Ne yapılmak isteniyor?

BU kargaşa ortamında, sessiz sedasız, bir dizi kararlar alınmak üzere. Yarardan çok zarar getireceği ve ilgili kitleler üzerinde müthiş bir tedirginlik yaratacağı yüzde 100 kesinken, kararların iyi niyetle alındığına inanmak biraz zor.
Milli Eğitim Bakanı Sağlam, önceki gün, Hürriyet'e, 8 yıllık eğitime, eylülde geçileceğini ve 1 haziranda yapılacak Anadolu liseleri sınavının kaldırılacağını açıkladı. Ortalık bir anda karıştı. Tepkiler yağmaya başlayınca da, tıpkı yabancı dille eğitimde olduğu gibi çark etti ve henüz verilmiş bir kararın olmadığını, çalışmaların sürdüğünü ve bir hafta içinde sonuca ulaşılacağını beyan etti.
İki gündür, telefonlar, "böyle saçmalık olur mu" diye susmak bilmiyor. Sanırım Sağlam'ın yaratmak istediği de buydu.
Bir yandan 8 yıllık kesintisiz eğitime geçiş mesajları vererek Atatürkçü kesime şirin görünecek, öte yandan da 8 yıla karşı çıkanların sadece imam hatipliler ve Refah Partililer olmadığını göstermeye çalışarak, RP'ye "siz hiç merak etmeyin, bu iş olmaz" morali verecek. Tipik Sağlam taktiği. Tabii veliler, bu oyuna alet olursa...
Hazırlıkları yıllardır süren, başvuruları, tercih listeleri alınan, tarihi bile açıklanan bir sınavı, bırakın kaldırmayı, kaldırılmasını tartışmaya açmanın siz samimi bir tarafını görebiliyor musunuz?..
Bence sakin olun. Anadolu liseleri sınavını bu yıl kaldırmaya değil Sağlam'ın, hükümetin bile gücü yetmez...
Sağlam gibi, Doğramacı'nın Türk eğitim sistemine kazandırdığı (!) YÖK Başkanı Kemal Gürüz de, kafaları karıştırmaya devam ediyor. Öğretmen yetiştirme düzenini sil baştan değiştirmeye kalkması yetmiyormuş gibi şimdi de, üniversiteye giriş sistemine el atıyor. İşin garibi de, hala çok tehlikeli bir oyun oynadığının farkında olmaması.
Üniversiteye girişin bugüne kadar, bir tek güvenirliği kalmıştı. Şimdi o da gitmek üzere. Kontenjanlarını bir türlü dolduramayan KKTC üniversiteleri ile özel vakıf üniversitelerini, "yaşatmak" gerekçesiyle, üniversiteye girişte özel koşullar sağlanıyor.
ÖYS'yi kazanamayan adaylar, önkayıtla bu üniversitelere girebileceklermiş... Oldu olacak, sınava girme zorunluluğunu da kaldırsınlar, nasıl alındığına bakılmaksızın, elinde lise diploması olan herkes, gitsin üniversitelere kayıtlarını yaptırsın!
Böyle saçmalık olmaz. 2, 3 yıl, gecesini gündüzüne katıp zor bela üniversiteye giren bir genç, ertesi yıl, lisedeki sınıfının en tembelini yatay geçişle yanıbaşında görürse, devlete, üniversiteye, YÖK'e, ÖSYM'ye güveni kalır mı sanıyorsunuz?..
Madem bir yenilik yapacaksınız, bırakın isteyen, istediği gibi öğrenci alsın! Ama, üniversite sonrasına, öyle bir yeterlilik sınavı koyun ki, ancak onu aşabilen o mesleği icra edebilsin, o unvanı taşıyabilsin...