Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Diyalog Okullar 19 Haziran yerine 15 Haziran'da kapanacakmış. Yani 4 gün önce. Oysa Avrupa'nın en kısa öğretim süresi zaten bizde. Kaldı ki onlarda tam gün eğitim yapılırken biz de ağırlıklı olarak yarım gün eğitim yapılıyor. Ama tüm bunların ötesinde Temel Eğitim Yasası'nın emredici hükmü var. Yasa ve yönetmelikler çok net. Bir öğretim yılında 180 işgünü eğitim yapılır diyor.Peki yasa ve hukuka işine geldiği zaman dört elle sarılan, icraatlarına uymadığı zaman da görmezlikten gelen Bakan Çelik bu konuda ne yapıyor?Çözüm formülü tam ona uygun şekilde. Biz yönetmeliklere uyamıyorsak, yönetmelikler bize uyar dedi ve ilk-orta öğretim kurumları sınıf geçme yönetmeliğini değiştirdi. Yeni düzenlemeyle, her iki yönetmelikte de yer alan "Ders yılının 180 işgününden az olmaması esastır" hükmü korunarak buna "180 işgününün haftanın ilk üç işgününe rastlaması durumunda ders yılının bitim tarihi, bir önceki haftanın son işgününe alınarak kısaltılabilir" ibaresi eklendi.Yönetmelikteki değişikliğin onaylanıp Resmi Gazete'de yayımlanmasıyla, ilköğretim ve ortaöğretim kurumları 19 Haziran Salı günü yerine, 15 Haziran Cuma günü tatile girecek.MEB'in, okulların tatil edileceği günün hafta içi bir güne denk gelmesi durumunda "eğitimden verim alınamadığı" düşüncesinden hareketle böyle bir düzenlemeye gidildiği belirtiliyor. Seçim rüşvetlerinin her türlüsüne alışmıştık. Ama bu kadarına pes doğrusu. Önce ilköğretim ve lise son sınıf öğrencilere erken tatil müjdesi(!) verildi, şimdi de diğer öğrencilerin tümüne, erken tatil olanağı sağlanıyor. Böyle bir mantık olabilir mi? Eğer önünüzde seçim varsa, bal gibi oluyor işte. Verimlilik düşüyormuş! Okulların çoğunda yazılı ve sözlüler çoktan bitti. Yani gelecek hafta, tümüyle "verimsiz" geçecek. Oldu olacak okullar açılırken de, kapanırken de bir önceki haftayı da tümüyle tatil etsinler.Sayın Bakan'ın öğretim süresini kısaltmak aklına geliyor da, uzatmak niye hiç aklına gelmiyor. Mademki hafta ortasına geldi, neden kısaltılıyor da uzatılmıyor?Japonya'da öğrenim süresi 240 işgünü, AB ülkeleri ortalaması da 220 gün. Ve biz 180'ni de aşağı indirmek için formül üzerine formül üretiyoruz. Hem de yasaya rağmen. Çelik modeli Okulların erken kapanması öğrenciler arasında bayram havası yaratmış. Bakan Bey'in de istediği buydu zaten. Onlara nasıl sempatik görünürüm diye kafa patlatıyordu, işte oldu. Ama eli değmişken, "Bir daha iktidara gelir ve yine Mili Eğitim Bakanı olursam, gelecek öğretim yılında okulları tümüyle tatil edeceğim" desin, bak o zaman çok daha sempatik olur...Öğrenciler olayı "Oh beee! İlaç gibi geldi valla! Çok mutlu olduk. 19 Haziran'a kadar çekilmezdi zaten bu okul" diye karşılamışlar. Farklı bir şey duysam zaten şaşardım. Böyle Bakan'a, böyle öğrenciler. Daha ne bekliyorduk ki!.. Öğrenciler memnun! OKS ve ÖSS'de, önceki yıl 100 binden fazla öğrenci sıfır puan aldı. Türkiye ortalamaları da özellikle Fen ve Matematik'te çok düşük. Böyle bir durumda tatil süresini uzatmak belki öğrencilerin hoşuna gidebilir ama yetişkinlerin asla. Çünkü, onlar çok iyi biliyorlar ki eğitim olmadan hiçbir şey olmaz.İçinizden "Okula gidiyorlar da ne oluyor?" diyenleriniz çıkabilir. Onlara cevabımız: Peki gitmiyorlar da ne oluyor? Özetin özeti: Türkiye sadece turistler için değil, öğrenciler için de tatil cenneti!.. aguclu@milliyet.com.tr Seviye giderek düşüyor