ABD İdlib konusunda destek verecek mi?

Türkiye’nin İdlib’de, Esad rejimine karşı askeri operasyonu devam ederken, Başkan Donald Trump sıcağı sıcağına, Türkiye’ye Patriot füzelerinin tedarik edilmesi konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’la konuştuğunu dile getirdi. Anladığımız kadarıyla iki liderinin İdlib konusunda telefonda tekrar görüşmesi an meselesi.

Türkiye’nin İdlib’de dört hedefi var:

Sahada rejimin saldırganlığını durdurmak

Kalıcı ve bağlayıcı bir ateşkes sağlanması

Mültecilerin korunması ve sınırda mülteci yoğunluğun azaltılması

Şehit olan kahramanlarımızın kanının yerde bırakılmaması

Esad ve destekçilerinin Türk askerlerimize yaptığı hain saldırı sonrası gözler ABD’ye çevrilmiş durumda. Bir kesim ABD’nin Türkiye’ye İdlib konusunda destek vermeyeceğini ön görürken bir kesim de Türk-ABD ilişkileri açısından İdlib’in yeni bir fırsat olduğunu düşünüyor. Son 5 günde yapılan açıklamalara bakarsak ABD net bir şekilde “Türkiye’nin yanındayız” mesajı veriyor. Bilhassa Beyaz Saray ve ABD Dışişleri Bakanlığı çok net şekilde açıklama yaparken, Pentagon’dan ne bir taziye ne de bir kınama mesajı gelmiş durumda. ABD Kongresi’nden ise sadece 3 Senatör(100 Senatör içinden) ve 4 Kongre üyesinin (435 kişi içinden) İdlib konusunda bir açıklama yaptığını gördük. Gelin görün ki bu Kongre, Türkiye’nin önceki askeri operasyonları için kıyameti koparmış, YPG-PKK’yı destekleyici açıklamalarda bulunmuştu.

Peki somut olarak bir destek gelecek mi? Açıkçası kısa vadede sahada Türkiye’ye yardım yapılacağı düşünülmüyor. Zira böyle bir hava Washington’da yok. Ancak seçenekler şöyle:

Demeçlerin sertleşerek Rusya ve Esad rejimine gözdağı verilmesi

Türkiye’ye istihbarat desteğinin artırılması

2 Patriot füzesinin Hatay’a konuşlandırılması

İdlib’de hava sahasının kapatılması

Sezar adlı kanunun yürürlüğe girerek Suriye rejimine ağır yaptırımların hayata geçirilmesi

NATO’nun daha aktif şekilde Türkiye’ye destek vermesi için öncü olması

Birleşmiş Milletler’de Türkiye’ye tam desteğin verilmesi

Pentagon’daki hava kesinlikle Suriye içinde Türkiye’nin doğrudan desteklenmemesi yönünde. Nedenleri de S-400 konusunda rahatsızlığın devam etmesi, Rusya ile sıcak temastan kaçınılması ve de Türkiye’ye verilecek desteğin bir sonucunun olmayacağı kanısı! Zira askeri anlamda da ABD’nin şu anda toplamda 700 askeri Suriye’de bulunmakla beraber, azalan askeri varlığı ile meydanı Rusya ve İran’a genel olarak bırakmış durumda. Anladığımız kadarıyla da ABD’nin bu durumdan memnun olduğu. Aynı şekilde YPG-PKK’ya verdiği 500 milyon Dolarlık bütçe desteği ile ‘ben varlığımı zaten Suriye’de sürdürüyorum’ mesajını veriyor.

ABD Dışişleri Bakanlığı ile Beyaz Saray ise mümkün olduğunca Türk-ABD ilişkilerinin düzelmesi anlamında somut yardımın etkili olacağı görüşünde. Bilhassa Patriot’ların geri gelmesi konusunda ciddi tartışmalar ve görüşmeler yapılıyor. Gönül isterdi ki bu kadar naza bu kadar zaman kaybına neden olmadan “güvenlik tehdidi var, Patriot’lara ihtiyacı var tabi ki hemen yolluyorum” deme ihtimali olsaydı. Bakalım bu hafta içinde Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Başkan Trump arasındaki ikinci görüşme ile nasıl bir ilerleme kaydedilecek?

Mülteciler konusunda ABD’nin bakış açısı

Türkiye haklı olarak ne 1 milyon ne 2 milyon ne de yeni gelecek mülteciyi kaldıracak güçte değil. Yıllarca mülteci sorununu görmezden gelen Avrupa panik içinde olurken, ABD’de Türkiye sınırından Yunanistan ve Bulgaristan’a geçen veya sınırda bekleyenlere yönelik hiçbir açıklama ve tepki vermedi. Açıkçası ABD’nin çok da umurunda değil. Zaman zaman insani yardım konusunda açıklamalar yapılırken, ABD’nin kendisi Suriyeli mülteci konusunda bekleneni yapmış gibi görünmüyor.

Ocak 2017 ile Şubat 2020 arasında ABD’nin Suriyeden aldığı mülteci sayısı 3696. En fazla 2017 yılında 3024 mülteci almışken, 2018’de 41, 2019’da ise 631 mülteci ABD’ye kabul etmiş. Mültecilerin %82.44’ü Arab kökenli iken, %13.93’ü Kürt kökenli, %1.84%’ü Türkmenlerden oluşuyor. ABD’nin sadece Suriyeli mültecilere insani yardım amacı ile bu güne kadar yaptığı yardım ise $10,498,943,40. Türkiye ile mukayese edildiğinde bir süper güce göre komik bir rakamdan bahsediyoruz. Şu anda Yunan sınırında mültecilere yapılan zorlukları Türkiye yapsaydı Amerikan medyası ana manşete taşıyıp Türkiye’yi eleştirirdi. Genel olarak medyaya baktığımız zaman, bu konuda doğru dürüst haber göremiyoruz zira Trump yönetiminin mülteci ve göçmenlere yönelik politikası genel olarak sertleştiği için sınırda yaşananlar burayı da çok ilgilendirmiyor.

Demokrat seçimlerinde son durum ve Booker’dan seçim mesajı

Demokrat Parti başkan aday adaylarının kıyasıya mücadelesi devam ediyor. Haftasonu yapılan dördüncü ön eyalet seçimini eski Başkan Yardımcısı Joe Biden kazandı ve yarışta hala ‘bende varım’ dedi. Yarın ‘Süper Salı’ denilen 16 eyalette ön seçim yapılacak ve artık Demokrat Parti’de Trump’un karşısına kimin aday olacağı az da olsa netlik kazanacak. Her ne kadar Senatör Bernie Sanders önde görünse de, Biden’nin yarın birçok eyaleti kazanması bekleniyor.

Demokrat kanatta yarıştan yakın zamanda çekilen Senatör Cory Booker’la geçen gün beraberdim. Seçim kampanyasına 22 milyon dolar harcamış olan Booker, seçim yarışının kendisine büyük bir tecrübe kazandırdığını ve çalışmalarına Senato’da devam edeceğini söyledi. Dış İlişkiler Komitesi’nde de görev yapan Booker, Türkiye’ye gitmek istediğini belirtti. Senatör Booker, genç yaşına rağmen Amerikan medyasında popülerliği ve renkli çıkışları ile tanınan bir isim.

New Jersey’de 400 milyon doları yönetecek Türk: Tayfun Selen

ABD’nin ilk Türk Belediye Başkanı olarak küçük bir ilçe olan Chattam’da görev yapmış olan Tayfun Selen, New Jersey’de bölge idare üyeliğine seçildi. 39 belediyenin birleşiminden olan Morris County’de FreeHolder olarak seçilen Tayfun Selen, 400 milyon Dolarlık idari yönetim bütçesinden sorumlu olacak. 20 yıldır tanıdığım ve daha önceden kendisi ile çalıştığım Tayfun Selen, yemin töreninde Kuran’a el basarak görevine başladı. İngilizce bilmeden cebinde 400 Dolar ile ABD’ye 1996 yılında göç eden Selen, “Morris bölgesinde yaşayan 500 binden fazla kişiye yardım edebilme, onların hayatlarını daha da iyileştirebilme fırsatı bulacağım için çok mutluyum” diyerek, hem Türkiye’nin gururu hem de gençlerimize güzel örnek oldu.

Beyaz Saray önü Kırmızı-Beyaz oldu

Haftasonu Washington DC’de Türk toplumu bir araya gelerek, hem Türkiye’nin İdlib’deki operasyonuna destek, hem de şehitlerimizin anısına Beyaz Saray önünde birlik ve beraberlik mitingi düzenlediler. Ben de şehit olan kahramanlarımıza Allah’tan rahmet diliyor, yaralanan askerlerimize acil şifalar diliyoru.