AKLIMDAKi ‘SURVIVOR’ SORULARI

15 Nisan 2012

Arkadaş hatırına ‘Survivor’ yarışmasını seyretmeye başladım. Kafamda deli sorularla ekranın karşındayım. Issız adaya düştüm. Bir bilenden, yardım bekliyorum

Üniversite yıllarında yediğinizin içtiğinizin ayrı gitmediği arkadaşınız telefon açıyor, küt diye lafa giriyor: “Ben ‘Survivor’a katılıyorum. Pazar Dominik’e gidiyorum.” Zihin, hard disk gibi taramaya başlıyor haliyle: Adamın işi gücü tıkırında, şan şöhretle işi olmaz; hali vakti yerinde, geçim derdi yok. Ünlü olmak istemiyor, para pul kovalamıyor, neden kalksın Survivor gibi koşulları zor, zahmetli bir yarışmaya katılsın?
Telefonun ucundaki Hayim (Evet, Mustafa Topaloğlu’na karşı yenilen çocuk) “Eğlencesine işte...” deyince iyice kaşıntı tuttu. Biraz ‘Nasıl bir eğlence bu?’ merakından, biraz arkadaş desteğinden toplandık, denk geldikçe ‘Survivor’ izliyoruz. Acemi bir ‘Survivor’ izleyicisi olarak, dizi izleyicisi teyze kıvamındaki “O ne”, “Bu kim?”, “Geçen hafta ne oldu?” sorularımdan ekip bıktı usandı. Hayim’in gelmesine de daha var. Kafamda deli sorular, ‘Survivor’ karşısındayım. Issız adaya düştüm. Bir bilenden, yardım bekliyorum...
* Adada sevişen, öpüşen, koklaşan oluyor da ekrana mı yansımıyor? Acun’un

Yazının Devamı

KULÜP SAATLERi BiR iLERi, ÜÇ GERi

10 Nisan 2012

Hafta sonu niyetiniz kulüp kulüp dolaşmak, parti parti gezmek. Cuma gecesi kaçta çıkılmalı, cumartesi eğlenmeye kaçta başlanmalı? Artı önemli bir soru: Türk TV’lerinin neden bir Emmy töreni çıkarma şansı yok?

Gecelerden cuma, gece yarısına çeyrek var. Olay mahalli Tepebaşı/Şişhane semaları... “Bi’ içki içip eve uzayalım” niyetiyle önce Rehab’in kapısındayız. “Henüz açılmadık, içeride ekip toplantı halinde.”
Kapı komşusu Nu Pera Auf’a göz dikiyoruz. Hareket sıfır. Ana yemekler bitmiş, tatlı safhasına geçilmiş. Gecenin DJ’i Tarık Koray ortalıkta yok. “Bir saat sonra, 1 gibi gelin. Anca başlarız” deniliyor.
Çık yukarı doğru, Odakule’den dön sağa, köşedeki Gloria Jeans’in üst katında Chunk’tayız. Mekan gıcır gıcır, içerisi bomboş. Şimdilik sadece kulüp, yemek seansları yakında başlayacak. “Çok erkencisiniz. 2 gibi gelin, yer bulamazsınız” cevabını alınca dön dolaş, tekrar Rehab-Nu Pera hattına.
Sadece Şişhane hattında değil, her semtte böyle. Hafif bir yemek sonrası salına salına dans edebileceğiniz yerler çoğaldıkça kulüp saatleri gece 2’lere kadar sarkmış durumda.

‘Beş çayı’ partileri
Erken eğlenip, erken yol almak isteyenlere güzel haber: 2-3 yıl evvel Public ve

Yazının Devamı

ABSOLUT VE iSTANBUL

8 Nisan 2012

Uzun zamandır konuşulan, Absolut’un ikonik şehirlere ithafen çıkardığı seriye, İstanbul’da eklendi. Yiğit Yazıcı’nın şişesinde İstanbul; bir balıkçı teknesi, Osmanlı’dan kalma macun arabası ve Galata Kulesi’yle taçlandırılmış

Absolut’un şehir şişeleri serisine İstanbul’un da eklenmesi sonucu kuşkusuz serinin en çok satan şişesi Absolut İstanbul olacak. Absolut’un, 10 şehir şişesini yan yana dizin, işi internette oylamaya dökün. Açık ara kim birinci çıkar anketten? Absolut İstanbul. Sürpriz mi? Değil. Başarı mı? Hiç değil.
Monopoly’nin anketinden en pahalı şehrin İstanbul çıkışını, ‘Time’ dergisinin yıllık oylamasında birincinin Recep Tayyip Erdoğan olmasını hatırlayın.
İçinde İstanbul/Türkiye geçen her oyunda, şişede, filmde, ankette kabaran milliyetçilik hissi tam da yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım kıvamında.
Akıllı olan, hızlı davranan markalar tuttuğu gibi Türk’ün hassas damarından, katlıyor cirosunu/pazar payını.

Yeni şişe ne kadar İstanbul?

Yazının Devamı

EN SIK KAVGA ÇIKAN KULÜPLER

1 Nisan 2012

İşletmecilerin, kulüp insanlarının son durum tespiti şu: En sık, türkçe pop kulüplerinde kavga çıkıyor. Nedenlerini bizzat yaşadım, gördüm. Sıralıyorum

* Eller havaya denilen senkronizasyonu iki metrekarelik alanda 50 kişi üst üsteyken yapmanın sakıncalı tarafları var. Şarkının ‘Benden selam söyleyin/bütün aşklarıma’ kısmında, mizansen amaçlı yukarı doğru selam vermek için elinizi kaldırmayı deneyin bakalım. Dirseğiniz yandaki sarışına, kolunuz öndeki bıyıklıya küt diye çarpınca kavga kaçınılmaz oluyor.
* Türkçe popun tabiatında efelene debelene, yalvara yakara kop kop eğlenmek var, kendi halinde salınmaca yok.
* ‘Baktın/bakmadın’ kavgalarına en şık paslar hep fondaki Demet Akalın’dan, Serdar Ortaç’dan geliyor.
* Çalan dans parçası dahi olsa, sözlere sinmiş ayrılık acısı, intikam duygusu, alkollü bünyeyi çevresine zararlı birer tehlike unsuruna dönüştürebiliyor.

Sazlı sözlü Lomography açılışı

Bir taraf koşaradım dijitalleşirken, öteki taraf köşe bucak piksellere ayrılmaktan kaçıp kendini analogun sıcak kollara atmakta. Ev iPad, iTv, iYatak, iSevgili’den geçilmezken, bir yandan plakların bu kadar popüler oluşu hep bu dijital-analog arası gelgit haller yüzünden. Lom

Yazının Devamı

SANAT GALERiSi OLARAK BARLAR

27 Mart 2012

Biber’da açılan What the f*ck sergisi ve Peyote’den çıkan Kafabindünya albümünün düşündürdükleri...

Bar ve restoranların sunduğu hizmetler, sahnesindeki isimlerden, mönüsündeki yemek ve içkilerden ibaret değil. Sahiplenmek istediğin alana dair ürün çıkarmıyorsan, fikir üretmiyorsan kök salıp, klasikleşmen zor. Babylon’un çıkardığı derleme albümler, koleksiyon kitapları, online radyosu bu duruma en şık örnek. Bağımsız müziğin doğal yollarla yeşerdiği, şehrin alternatif damarı olmuş kulüp Peyote de benzer açılım hikayesiyle, 2008 de plak kendi şirketini kurmuş, kendi keşfi grupların albümlenmesine vesile olmuştu. Geçen günlerde Kafabindünya’nın Obi albümünü çıkaran Peyote, kulüp olarak eski gücünü bitirmiş, popüleritesini yitrmişken plak şirketi olarak çok daha iyi işler yapıyor, bir eksiği tamamlıyor.

Şişede sanat olsam...
Yan dallarla imaj sağlamlaştırmanın başka bir formülü de bara sanat havası sokmak, iki lokma arasını bir sanat eseri sıkıştırmak. Şehirli jet setin hafif sanat ihtiyacını karşılamaya yönelik girişimcilerin öncüsü, Lucca olmuştur. Sıtkı Kösemen’n fotoğraf sergisine ev sahipliği yapmışlığı da var, Ömer Karacan’ın abstract Rio karnavalı fotoğraflarını

Yazının Devamı

KULÜP DEĞiL DANCING: CHUNK

25 Mart 2012

11:11 ekibinden yeni mekan, paparazzi kültürünü öldüren yeni meslek ve atıştırmalık pazar önerileri

11:11 yerini Rehab’a bırakınca ekip, kısa sürede kendine yeni bir mekan edindi. Beyoğlu’nda Saka Salim Çıkmazı’nda Chunk İstanbul’u açtılar. Pek yaygara koparmadan bu hafta sonu açılan mekanı, henüz duymamış olmanız normal. Ortaklar arasında bu kez Mithatcan Özer yok. Daha ziyade fahri ortak olarak yer alıyor, manevi destekte bulunuyor. Chunk, bir kafe/bar/dancing mekanı. Dikkat ederseniz kulüp değil dancing tabiri kullanılıyor. Kulüpten bozma, diskodan hallice bir duruşu var bu kalıbın. Amaç, ‘dans edilecek gece mekanı’ olduğunun altını kalın kalın çizmek. DJ kabininde, Crystal ekolünden gelen Cure-Shot ve Tangun var. “Gece gidilecek yeni neresi var?” diyenlere şimdilik en taze cevabım bu. Gidin, görün, dans pistini test etmeden dönmeyin.

Paparazziliğin ölüm haberi

Tam da Cem Yılmaz-Ahu Yağtu düğünü sonrası “Twitter, paparazziliği öldürür mü?” tartışmaları iyice hararetlenmişken, geçen hafta Radikal’de bu kültüre dair bir ‘oradaydım’ haberi vardı. Radikal muhabiri Elif İnce, Hürriyet magazin muhabirleriyle beraber ‘tek kare fotoğraf peşinde’ bir İstanbul gecesi

Yazının Devamı

YALAN DÜNYA, GERÇEK REKLAMLAR

20 Mart 2012

‘Yalan Dünya/30 Rock’ karşılaştırmalı ürün yerleştirme meselesi ve değişen/değişmeyen iki ayrı uçtan, iki ayrı müzisyen

Malum, dizilerimiz oyuncuların ağzına zorla sıkıştırılmış laflardan, kabak gibi duran ürün yerleştirmelerden geçilmiyor bir süredir. En doz aşımı, en popüler olan, Yalan Dünya’da. Yerli diziler, ürün yerleştirme meselesinin sınırlarını zorlarken ABD’de tersine dönüyor dünya. Elebaşı reklamveren baskısını hissetmeden cin fikirli, zihin açıcı diyaloglar yazan Amerikalı komedyen Tina Fey. İsmini daha önce duymamış olanlara Fey’i, Amerika’nın popüler dizisi ‘30 Rock’un yaratıcısı/yapımcısı/senaristi/oyuncusu olarak tanıtmak mümkün. Uluslararası çapta bir Gülse Birsel modeli durumu yani.

Medeniyet dediğin
‘30 Rock’un son bölümlerinden birinde şahane bir IKEA taşlaması var, mesela. Çift, IKEA’ya gitmeye karar verir. Amaç belli: IKEA’ya basit bir yolculuk yapılacak, tek parça alıp çıkılacak. Yan karakterlerden gelen “Kavga sonrası öfkeli seks için mi gidiyorsunuz? Akıllıca!”, “Ah, IKEA... Yeni bekar kalmış savunmasız hatunları tavladığım yer” gibi şık paslar cabası. Tüm bölüm çiftlerin en sık kavga ettiği yer, ilişkiye en darbe vurucu yer olarak resmedilen

Yazının Devamı

BANKALAR CADDESi NEDEN KAPANIYOR?

18 Mart 2012

Karaköy’ün seyrini tamamen değiştirecek karar, her şey dahil paket program partiler... Bu pazar, fonda İskoç müziği var

Bir zamanlar salkım salkım avizelerin, parlak LED’cilerin yeri olan Bankalar Caddesi, birkaç adım ötesinde yer alan Tepebaşı/Şişhane’deki sosyalleşme trafiğinin haraketlenmesi, ardından Salt Galata’nın açılmasıyla, kabuk değiştirdi, imaj tazeledi. Cadde üzerindeki hanlar hunharca havalı birer butik otele dönüşürken, caddenin bugünkü fotoğrafı biraz kaotik biraz melankolik: Bir köşede Mermerciler, sivri topukluları üzerinde, siyah gözlüklerine sığınmış, mahalleliye temas etmeden kendini Salt Galata’nın havalı restoranına atma derdinde. Diğer köşede cadde esnafı, trafiği kitlemiş, kan ter içince mal yüklüyor. Arada kafasını kaldırarak yürüyenler, romantik turistler. Eski binaları, salyalar akıta akıta fotoğraflıyorlar.

Altında başka bir metin var
Geçen hafta Büyükşehir Belediyesi, caddenin seyrini tamamen değiştirecek bir karar aldı. Bankalar Caddesi tez vakit trafiğe kapatılacak. Öngörülen tarih 2013. Caddenin girişindeki otoparkın tamamlanmasıyla trafiğe kapatılacak olması, teknik olarak yerinde bir karar. Hafta içi mesai saatlerinde bölgeye yolunuz

Yazının Devamı