Attila Gökçe

Attila Gökçe

agokce@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Makedonya’da tuhaf bir maç kazandık. Oyunun ilk yarısı Dünya Kupası üçüncülüğünün şu Avrupa Şampiyonası elemelerinde başımıza dertler açacağını gösterdi. Ev sahibi Makedonya, Dünya Kupası üçüncüsü Türkiye önünde gol bulmak, maç kazanmak için olağanüstü enerji, gayret, motivasyon ve hepsinden önemlisi beklenmedik bir organizasyonla çıkmıştı sahaya... Oyun başlar başlamaz ilk atağı milli takım yaptı. Ne var ki, bu atağın dönüşünde Grozdanoski’nin kafa vuruşuyla attığı golü seyretmek bize düştü. Bu golün öncesinde Okan ve Fatih inanılmaz bir biçimde adam kaçırarak, Rüştü’yü de çaresiz bıraktılar. Sakatlık sorunlarını aşamayan, yeterli idman yapamayan Rüştü tecrübesine yakışmayan bir gol yedi. Ama sonrasında en az üç mutlak golü kurtararak yine klasına yakışan inanılmaz işler yaptı.
Makedonya önünde Fatih, Bülent, Alpay, Ergün dörtlüsü ne alan paylaşıyor ne de akıllı ve çabuk yerleşerek Rüştü’ye güvence veriyordu. Kazandığımız bir korner atışında dahi tümüyle rakip kale ağzına giden, ama kendi kalesine dönerken rakibin gerisinde kalan savunmanın dünkü hali içler acısıydı. Dahası topu kazandığımız bölümlerde özellikle Tugay’ın pas yanlışları, gecikmeleri Makedonya’ya umulmadık toplar kazandırdı. Burdan buldukları kontratak fırsatlarını Rüştü’nün önüne kadar getirip yürek hoplattılar.
Şenol Güneş, ikinci yarıya başlarken formsuz ve etkisiz Arif’in yerine Serhat’ı, Tugay’ın yerine de Hasan Şaş’ı alarak doğru kararlar verdi. Tugay’ın göbekteki organizasyon görevini üstlenen Emre ikinci yarıda daha başarılı oynayan takımın dinamosu gibiydi.
Bu maçtan yine de olumlu izlenimlerle ayrıldık. Özellikle Nihat, Real Sociedad’da gösterdiği etkili golcü kimliğini Makedonya karşısında da tekrarladı. Ne günlerden ne günlere... "Hakan Şükür’süz olmaz" diyorduk. Serhat ile İlhan’ı bulduk. Arada Arif’le mutlu olduk. Şimdi golcülerimizin arasına Nihat da katıldı. Dileyelim ki, bu tablo süreklilik kazansın... Avrupa Şampiyonaları’nda başarı gösteren milli takım yavaş yavaş yenileniyor. Bu yenilenme umut verici... Oyun disiplinlerini kaybetmez ve kendi kulüp takımlarındaki form grafiklerini yükseltirlerse milli takım yeni hedeflerine de kolayca ulaşır. Yalnız savunmada toparlanmak şart!