Guggenheim’dan bir ilk

Tam 4 yıl önce bugünlerde New York Guggenheim Müzesi’ndeydim.

Guggenheim’ın ilk müzesi, Frank Lloyd Wright eseri silindir şeklinde bir binada yer alıyor.

Bu binada olma nedenim, Guggenheim Müzesi’nin büyük ödülü Hugo Boss Prize’ın 20. yıl töreniydi.

Bu ödül, sanat dünyasında bir sanatçının kariyerini değiştirebilen büyük bir prestij ve tabii ödülün tam 24 yıldır devam ediyor olması önemli.

Peki ama neden bu kadar önemli?

Sadece çok değerli bir jüri tarafından seçilmesi ve 100 bin dolarlık bir para ödülü olması değil, The Hugo Boss Prize’ı özel yapan.

Ödül gecesi Guggenheim Direktörü Richard Armstrong’la da uzun uzun sohbet etme şansım olmuştu.

Çağdaş sanatçıları asıl heyecanlandıran, bu ödülü kazanan kişinin Guggenheim gibi bir müzede kişisel sergi açma fırsatı.

O zamanki tema “artivist”ti; aktivist özellikleriyle ön plana çıkan sanatçılar seçilmişti.

Tania Bruguera, Mark Leckey, Ralph Lemon, Laura Owens, Wael Shawky ve Anicka Yi adaylar arasındaydı.

Eserlerinde koku, sabun, patates cipsi, bakteri, balık yağı gibi alışılmadık malzemeler kullanan Güney Koreli sanatçı Anicka Yi kavramsal eserleriyle ödülü kazandı.

Bu yıl ise dört yıl önceki gibi bir tören ya da kutlama yok ama Guggenheim, ödülü kazanan kişiyi açıkladı: Deana Lawson.

New York’ta yaşayan Deana Lawson, bu büyük ödülü kazanan ilk fotoğraf sanatçısı olma özelliğini taşıyor.

Daha önce Los Angeles’ta Underground Museum, Pittsburgh’da Carnegie Museum of Art ve Amsterdam’da Museum voor Fotografie’de eserleri sergilenen Lawson’ın gelecek yıl ICA Boston’da da bir sergisi gerçekleşecek.

Ayrıca bu yıl pandemi nedeniyle çağdaş sanatçıların ekonomik zorluklar çektiği göz önüne alınarak ilk defa ilk 5’e kalan diğer sanatçılara da 10’ar bin dolarlık onur ödülü veriliyor.

Bu ödülü kazananlar ise Kevin Beasley, Elias Sime, Cecilia Vicuña, Adrián Villar Rojas ve Nairy Baghramian.

Guggenheim hakkında bilmeniz gerekenler

Madenci bir aileden gelen Solomon R. Guggenheim, 1890’lardan itibaren ustaların klasik eserlerini toplamış.

1926’da sanatçı Hilla von Rabey’le tanıştıktan sonra modern sanatlara yönelmiş.

Koleksiyonunu önce New York Plaza otelde sergilemiş, daha sonra da 1937’de kendi vakfını ve müzesini kurmuş.

Bugün, sadece New York’taki Frank Lloyd Wright imzalı müzeyi yılda 1.5 milyon kişi ziyaret ediyor.

Müzenin, New York’tan sonra Venedik ve Bilbao’da şubeleri açıldı.

Sırada Frank Gehry imzalı, halen inşaatı devam eden Abu Dabi şubesi var.

Akaretler’de sanat haftası başlıyor

Kira fiyatlarının artışı sadece İstanbul’da değil, Londra, New York gibi büyük şehirlerde de bağımsız sanat galerilerini zor durumda bırakıyordu.

Şimdi pandemi nedeniyle yaşanan ekonomik zorluklar da buna eklenince, sanat galerileri çözümü galeri alanlarını kapatmakta ve pop up mekânlarla sanat eserlerini sergilemeye devam etmekte buldu. Artweeks@Akaretler bunun öncülerinden oldu, sanatseverleri ve koleksiyonerleri yerli ve yabancı sanatçıların eserleriyle bir araya getirdi.

Bilgili Holding ve Sabiha Kurtulmuş’un düzenlediği Artweeks@Akaretler yarın başlıyor, 8 Kasım’a kadar Akaretler Sıraevler’in 25-27, 35, 37-39 ve 55 numaralı binalarında devam edecek.

Artweeks@Akaretler’in 4. edisyonuna Anna Laudel, The Empire Project, Ferda Art Platform, Gama, Martch Art Project, Merkur, Mine Sanat, Pi Artworks, Pilevneli ve x-ist galerileri katılıyor.

Ara Güler Müzesi özel bir seçki ile 35 numaralı binada yer alacak. Ekrem Yalçındağ küratörlüğünde Volkan Demirel-Baha Toygar koleksiyonundan bir seçki 37-39 nolu binada, Şerife Ercantürk Bilgili’nin kişisel sergisi de 55 numarada.

Ayrıca Serdar Bilgili’nin fotoğraf sergisi ‘Huri in Colour’ da Artweeks@Akaretler’de görülebilecek.