Çalışma Meclisi dün Başbakan Recep Erdoğan’ın da katıldığı toplantıyla çalışmalarına başladı. Bu Meclis yaklaşık 10 yıl aradan sonra tekrar toplanıyor. Aslında her yıl toplanması gereken bu platform bu yıl için önemli değişikliklerin olacağının ilk sinyali gibi.
Başbakan açılış konuşmasında çok önemli bir kaç noktaya değindi. İlk olarak çalışma hayatında memur - işçi ayrımının pek çok sorunun temelinde yattığını belirten Başbakan, belirli ölçüde ücret farklılıklarının ve sendikal anlayışın bu farklılık dolayısıyla ortaya çıktığını anlattı. Ücret pazarlıklarında yaşanan sıkıntıların ve bazı aksaklıkların “memura bu kadar zam yapıldı, işçiye şu kadar yapıldı” düşüncesi nedeniyle kaynaklandığını söyleyen Başbakan bu sorunu aşmak için sendikalardan görüşte bulunmalarını istedi. Kamu personel sisteminin oldukça dağınık olan yapısını sadeleştirme çalışmaları aslında başlatılmıştı. Başbakan’ın bugün söyledikleri bu çalışmanın da ötesine geçmiş oldu.
Taşerona müjde yolda
Kıdem tazminatında alt işverenlik uygulamasının bir deneme olabileceğine değinen Başbakan, “Fon oluşturulursa taşeron işçileri de bu haktan yararlanabilir” diyerek tarafları anlaşmaya davet etti.
Anlaşılan o ki, daha önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi, kıdem tazminatındaki ilk değişiklik yaklaşık 1.2 milyon çalışan gerçekleşecek, daha sonra tüm çalışanlara uygulanması için sosyal taraflarla bir araya gelinecek.
Taşeron çalışanları için, “bireysel hesaba dayalı kıdem tazminatı fonu” için gerekli çalışmalara ve taslak hazırlıklarına yakında başlanacak. Gelecek düzenlemeyle, taşeron çalışanı bir gün dahi çalışsa, hesabına o güne ait kıdem tazminat karşılığı yatacak. Burada formül sigorta primlerinde olduğu gibi, işverenden yapılacak kıdem tazminatı prim kesintisinin çalışan adına açılacak hesapta birikmesi. Prim oranı konusunda da yüzde 4’lük bir prim düzeyinin kararlaştırılabileceği belirtiliyor.
Çözüm sunmak şart
Kıdem tazminatı bugünkü haliyle çok sınırlı bir kapsama sahip. Pek çok çalışan kıdem tazminatını alamıyor, Bu haktan yararlanabilen çalışan sayısı çok az. Ancak kıdem tazminatını sosyal taraflarla görüşmeden bir fon vasıtasıyla düzenlemek mümkün değil. Dolayısıyla kıdem tazminatı konusunda tüm taraflar görüşlerini sunmalılar. Daha önce gündeme gelen kıdem tazminatı fonu taslağındaki 30 gün şartı, planlanan uygulamanın kapsamının dar olması sonucunu doğurabilir. Bu nedenle taslaktaki 30 gün şartı da mutlaka kaldırılmalı ve sosyal taraflarla bir arada tüm çalışanların bir gün dahi çalışsa kıdem tazminatına hak kazanabileceği bir düzenlemeye imza atılmalıdır. Özellikle kıdem tazminatının ne kadar olacağı, hangi şartlarda alınabileceği konusunda sosyal tarafların tamamının fikirleri alınarak düzenleme şekillendirilmelidir. Aksi taktirde konunun yine çözülemeyeceğini bugünden söyleyebiliriz.
Meclisin ana gündemi kıdem tazminatının yanında esnek çalışma biçimleri ve özel istihdam büroları ile geçici iş ilişkisinin kurulması. Özellikle kadınların çalışma hayatına katılımının desteklenmesi adına özel istihdam büroları vasıtasıyla hamilelik sürecinde geçici iş ilişkisi kurulması planlanıyor. Kadın işçilere yönelik düzenlenen izin sürelerinin artırılmasının yanında belirli bir süre part - time çalışmanın gündemde olması, geçici iş ilişkisi ile birlikte değerlendirilen bir konu. Yani kadınlara yeni haklar sağlanırken işverenlerin de mağdur olması engellenmek isteniyor. Bu noktada özel istihdam büroları devreye girerek geçici iş ilişkileri kuracaklar.