Deniz Sipahi

BİRKAÇ defa bu sütunlarda dile getirdim.
Etrafımda siyasete ilgi duyan çok insan var.
Bu dostlarımın tamamı...
İstisnasız...
Siyasetten bir şeyler almayı değil, bir şeyler vermeyi istiyor.
Çoğunun hali vakti yerinde, parayla problemleri yok.
Ekonomik kriz onları vurmadı değil...

‹z­mir sporuna gönül verenlere, özellikle de Göztepelilere bir müjdem var.
Göztepe’nin tarihi, özel anılarla, belgelerle kitap haline getiriliyor.
Bu projeyi İzmir’in tanıdığı üç Göztepeli işadamı destekliyor.
Fatih Dalan, Cem Heris ve Selçuk Borovalı...
Projenin başında Ahmet Piriştina Kent Arşivi ve Müzesi Müdürü tarihçi Doç. Dr. Oktay Gökdemir bulunuyor.
Gökdemir’in dışında dört öğretim görevlisi ve araştırmacı kitaba katkı koyacak.
Kitabın 1 Ekim’de çıkması planlanıyor.

Her şeyi İstanbul’a düşünmek, her şeyi İstanbul’a istemek nasıl bir ruh halidir?
Ben, İstanbul’u obezite hastalığına yakalanmış bir kişiye benzetiyorum.
Hangi proje olursa olsun İstanbul’a olsun.
Hangi yatırım olursa olsun İstanbul’a yapılsın.
Peki, bugün İstanbul’da adım atacak yer kalmış mıdır?
Trafiğiyle, altyapı yatırımlarıyla İstanbul tıkanmıştır.
Sizi bilmem ama benim birçok arkadaşım bir alternatif bulsalar Ege’nin illerine dönmeye dünden hazırlar.

HAFTA sonu mail kutum dolmuş. Onlarca mesaj... Cumhuriyet Halk Partisi’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı kesinleştikten sonra gözler ilçelere çevrildi.
Cumartesi günü öğle saatlerinde bazı isimler siyasi kulislerde dolaşmaya başladı.
Tek tek yazmak istemiyorum.
Ama herkesin kafasını karıştıran ve partide fırtına yaratabilecek bir liste...
Buca’da, Bornova’da, Konak’ta, Çiğli’de, Karabağlar’da, Bayraklı’da beklentilerin aksine öne çıkan isimler...
Sonra mesajları tek tek okudum.
Bazen bir konu ya da bir olay üzerine çıkışı tek bir yerden olan mailler gelir.

CHP, en sonunda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayını belirledi. Beklendiği gibi Kemal Kılıçdaroğlu oldu.
Ancak parti önemli bir açılımı da yaparak İstanbul’daki seçimleri farklı boyuta taşıdı.
Deniz Baykal, başkan adayını açıklamakla yetinmedi; seçilmesi halinde Kılıçdaroğlu’nun çalışacağı kilit ekibi de şimdiden ilan etmiş oldu.
Seçmenin karşısına üçlü modelle çıkan Baykal, bize kalırsa akıllı bir iş yapmış oldu. Başkan adayı Kılıçdaroğlu olurken, CHP İl Başkanı Gürsel Tekin Belediye Meclisi Başkan adayı, şehir planlamacısı Prof. Alper Ünlü ise Genel Sekreter olarak ilan edildi.
Her zaman ABD’den örnekler veriyoruz.
Başkan adayları aylarca şehir şehir dolaşırken aynı zamanda kilit kadrolarını da çok önceden kamuoyuyla paylaştılar.
Benzeri bir uygulama Fransa’da da geçerli.

KİM demiş, “İzmir’de spor seyircisi yok” diye...
Hani tribünler boş kalır, taraftarın ilgisi olmazdı?
Camialar yeteri kadar destek vermezdi?
Bence bu yorumları yapanlar tekrar oturup bir düşünsünler.
Karşıyaka-Malatya maçında statta 10 bini aşan topluluk vardı.
Karşıyaka galip geldikçe seyircinin sayısı da artıyor.
Göreceksiniz, zirve yarışı devam ederse Atatürk de dolacaktır.

SÜRPRİZ olmadı, beklenen oldu. Aziz Kocaoğlu resmen CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.
Tamam da...
Bu açıklama internet sitesinden mi yapılmalıydı?
68 ilin aday isimlerinin açıkladığı bir listede mi yer almalıydı?
Bize kalırsa...
İzmir’in CHP için ayrı bir yeri olmalı.
Genel Başkan Deniz Baykal için de öyle...

Taha Aksoy geçen seçimlerde aday olduğunu 42 gün kala öğrenmişti.
Hazırlık yapması, halka kendini tanıtması, medyayla iletişim kurması için yeterli zaman pek yoktu.
Aslında bu sefer de çok farklı olmadı.
Hele hele ABD’deki seçim sürecini gördükten sonra...
Aday adaylığı süreci bile bir yıldan fazla sürdü. Herkes adayların projelerinden özel hayatına, olaylar karşısında takındıkları tavırdan hobilerine kadar birçok ayrıntıyı öğrendikten sonra süreç başladı.
Taha Aksoy’la konuşurken, aslında kendisinin de farklı bir zaman dilimini kullanmak istediğini fark ettim. Ama yine olmadı.
Bu sefer de 80 gün kala aday olduğunu öğrendi Aksoy...