Deniz Sipahi

Deniz Sipahi

dsipahi@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Eğer bu top­lan­tı bu­gün­ler­de de­ğil, AKP’-nin ilk dö­nem­le­rin­de ya­pıl­say­dı ya da 6 yıl­lık AKP ik­ti­da­rın­da fark­lı uy­gu­la­ma­lar­da ob­jek­tif ka­lı­na­bil­sey­di bu eleş­ti­ri­le­ri yap­ma­ya­cak­tık.
Hep ha­tır­lat­tık.
Hü­kü­met tüm Tür­ki­ye’nin hü­kü­me­ti­dir.
Tür­ki­ye’nin bü­tün baş­kan­la­rı Tür­ki­ye’nin baş­kan­la­rı­dır di­ye.
O yüz­den se­çim­le­rin bit­ti­ği ge­ce se­çi­len­ler ro­zet­le­ri­ni bir do­la­ba bı­rak­ma­lı ve bir da­ha­ki san­dık gü­nü­ne ka­dar ora­da mu­ha­fa­za et­me­li­dir.
Ne ya­zık ki, bu ya­pı­la­ma­dı.
Gel­miş geç­miş bü­tün ik­ti­dar­lar ay­nı­sı­nı yap­tı.
Her se­fe­rin­de Tür­ki­ye’nin ye­ni bir si­ya­set an­la­yı­şı­na ve si­ya­set di­li­ne ih­ti­ya­cı ol­du­ğu­nu söy­le­dik.
Ama na­fi­le...
Yaz­dık­la­rı­mız, çiz­dik­le­ri­miz, ko­nuş­tuk­la­rı­mız bir ku­lak­tan gel­di, bir ku­lak­tan çık­tı.
Si­ya­set­çi­ler bil­dik­le­ri­ni oku­du­lar, ken­di yan­daş­la­rı­nı ko­ru­du­lar.
Ra­kip­le­ri­ni kö­tü­le­di­ler; zo­ra sok­tu­lar, si­ya­si linç yap­tı­lar.
Ol­ma­dık uy­gu­la­ma­lar­la kö­şe­ye sı­kış­tır­dı­lar.
İk­ti­dar de­ğiş­ti­ğin­ce fo­toğ­raf da de­ğiş­ti, mağ­dur olan­lar rö­vanş duy­gu­la­rıy­la ha­re­ket et­ti­ler.
2002’de AKP tek ba­şı­na ik­ti­da­ra gel­di­ğin­de de­dik ki...
AKP’nin önün­de bir şans var. Halk si­ya­si bir kon­so­li­das­yo­na git­ti ve es­ki­nin uy­gu­la­ma­la­rın­dan mem­nun ol­ma­dı­ğı­nı açık­ça or­ta­ya koy­du.
Eğer AKP mer­ke­ze otu­ra­bi­lir, oy al­ma­dı­ğı ke­sim­le­rin de en­di­şe­le­ri­ni gi­de­rir, Tür­ki­ye’nin hü­kü­me­ti ol­ma­yı ba­şa­ra­bi­lir­se bu ül­ke ka­za­nır, ge­le­cek çok da­ha gü­zel olur.
Eleş­ti­ri­le­ri­miz hep bu yön­dey­di.
Mer­ke­ze otu­ran, yö­ne­tim­de kad­ro­laş­ma­yan bir AKP çok fark­lı bir tab­lo­yu kar­şı­mı­za çı­ka­ra­bi­lir­di.
Ama ol­ma­dı.
Ge­ne­tik kod­la­rı AKP’nin böy­le bir ge­liş­me sağ­la­ma­sı­na en­gel ol­du.
Müt­hiş bir kad­ro­laş­ma ya­şan­dı.
Dev­le­tin yö­ne­ti­min­de ah­bap ça­vuş iliş­ki­si hiç ol­ma­dı­ğı ka­dar öne çık­tı.
Öy­le ata­ma­lar, öy­le ka­rar­lar alın­dı ki...
Ka­mu­oyun­dan bü­yük tep­ki çek­ti, top­lu­mun vic­da­nı bun­la­ra ra­zı gel­me­di.
Ob­jek­tif­lik terk edil­di.
Yi­ne söy­lü­yo­rum.
Ge­çen al­tı yı­lın her­han­gi bir dö­ne­min­de İçiş­le­ri Ba­ka­nı Be­şir Ata­lay, Sağ­lık Ba­ka­nı Re­cep Ak­dağ, Çev­re ve Or­man Ba­ka­nı Vey­sel Eroğ­lu bir ara­ya ge­lip suy­la il­gi­li top­lan­tı yap­mış ol­sa­lar­dı.
Bu­nu si­ya­si de­ğil, ob­jek­tif bir de­ğer­len­dir­me ola­rak yo­rum­la­ya­bi­lir­dim.
Ata­lay di­yor ki...
“Şa­ka­ya ge­lir ta­ra­fı yok. Suy­la il­gi­li te­mel so­run­lar, su­yun ge­ti­ril­me­si, sağ­lık­lı ve gü­ven­li su­yun sağ­lan­ma­sı, ye­rel yö­ne­tim­le­rin gö­re­vi­dir. Ba­kan­lık ola­rak de­ne­tim­le­ri­mi­zi ve yap­tı­rım­la­rı­mı­zı ar­tı­ra­ca­ğız...”
Son­ra da ek­li­yor.
“De­ne­tim­le­ri­mi­zi par­ti far­kı gö­zet­me­den ya­pı­yo­ruz...”
Ta­mam da...
Ko­nu bir şe­kil­de İz­mir’e ge­lip da­ya­nı­yor.
O İz­mir ki, Baş­ba­kan Re­cep Ta­yip Er­do­ğan’ın sık sık “Bu­ra­yı is­ti­yo­rum...” de­di­ği kent...
An­ka­ra’nın Kı­zı­lır­mak su­yu­nu kul­lan­ma­sın­da...
“So­run yok...”
İs­tan­bul’un...
Av­ru­pa’nın en ka­li­te­li su­yu ola­rak ta­nım­la­ya­cak­sı­nız.
İz­mir’e ge­lin­ce “Ar­se­nik var...”
Şim­di siz bu top­lan­tı­nın si­ya­si bir me­saj ver­me­di­ği­ni söy­le­ye­bi­lir mi­si­niz?
Eğer or­ta­da bir ku­sur, ih­mal var­sa...
Ya­pa­nın han­gi par­ti­den ol­ma­sı el­bet­te önem­li de­ğil­dir.
AKP’li, CHP’li, MHP’li, DP’li, DSP’li, ANAP’lı ol­ma­sı bi­zim için hiç fark et­mez.
Ye­ter ki hiz­met üre­til­sin, ye­ter ki va­tan­da­şı­mız mut­lu ol­sun.
Ama uy­gu­la­ma­lar, yak­la­şım­lar, ta­vır­lar ger­çek­ten öy­le mi?
İş­te bu yüz­den se­çim­le­rin üze­rin­den da­ha bir yıl geç­miş ol­ma­sı­na rağ­men ye­ni­den se­çim tar­tı­şı­lı­yor.
Si­ya­se­te ye­ni bir an­la­yış ge­re­ki­yor, ma­ale­sef AKP de bu de­ği­şi­mi ger­çek­leş­ti­re­me­di.
Yal­pa­la­ma­mı­zın asıl ne­de­ni de bu...
Hal­kı­mız ara­dı­ğı­nı yi­ne bu­la­ma­dı.