Sınava iki gün kaldı

13 Haziran 2008

ÖSS’ye sadece iki gün kaldı. Ben 1990 yılında aynı heyecanı yaşadım o zaman sınav iki aşamalıydı yani iki kere stres heyecan, endişe, merak ve hazırlık. Sınavdan çıktığım anda Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü’nü kazanacağım içime doğmuştu. Mesleğini sevmek ve zevkle yapmak inanılmaz keyif verici bir etken. Tüm öğrenci arkadaşlara başarılar...
Sınava bir gün kala ve sınava gitmeden önce yenilenler önemli. Kahvaltı başarıyı etkiliyor bir gece önceki yemek ve uyku da sınav için etkili olabilir. Bu yüzden aşağıdaki noktalara dikkatinizi çekmek istiyorum:

Sınavdan önceki gün:
Şimdiye kadar hiç tüketilmemiş bir besin sınavdan bir gün önce yenmemelidir. Çünkü hazımsızlık, gaz veya bağırsak düzeninde bozulmaya sebep olabilir.
Mümkünse dışarıda yemek yenilmemeli, evde daha önce denenen, en çok sevilen  yemekler tercih edilmelidir.
Uyku saatinden bir - iki saat önce çay, kahve içmeyip kafein içeren içecekler yerine bitki çayları tercih

Yazının Devamı

Sınavda çikolata yerine kuru meyve tüketin

11 Haziran 2008

ÖSS bu pazar yapılacak sevgili öğrenciler, hayati öneme sahip bu günde kendinizi iyi hissetmeniz, dikkatinizi toplamanız, beyin için gerekli enerji, fiziksel kondisyon iyi bir beslenme programı ile desteklenmelidir. Sınava geri sayımın başladığı anda heyecan artar, stres duygusu maksimum seviyededir. Stres ile mücadelede beslenme tipi size destek olabilir. Pazartesi günü örnek bir beslenme programı vermiştim şimdi ise önemli tavsiyeleri sizlerle paylaşmak istedim.

Stresi bu besinlerle yenin
B vitamini, stresi önler ve rahatlatır. B vitaminini ekmek, kuru baklagiller ve tahıllar gibi gıdalardan almak mümkündür, sınav haftasında ekmek azaltılmamalı ve kaldırılmamalıdır.
Hatırlama yeteneğini artırmak ve güçlü bir vücut için antioksidanlardan faydalanılabilir bunun için, havuç ve yeşil yapraklı sebzeler tercih edilebilir.
Çilek, limon, portakal suyu veya kivi, C vitamini açısından zengin meyveler olarak seçilebilir.
Omega 3 mutlaka alınmalı. Haftada iki kez balık tüketilmelidir.

Yazının Devamı

Doğru beslenmeyle doğru şıkları bulun!

9 Haziran 2008

Hayatımızda sınavlar hiç bitmiyor. Bu sınavlar her birey için farklı anlamlar taşıyor ancak hayatta karşımıza çıkan psikolojik, fizyolojik, zihin veya güç gerektiren her türlü sınav için sağlıklı bir bedene sahip olmak, mücadele ve başarı için en önemli unsurlardan biridir. Okul yıllarından itibaren, hayatımızın pek çok döneminde eğitim veya iş hayatı için sınavlara girmemiz gerekiyor. Okul sıralarında sınav başarısını artırmak için beslenme programınızda yapacağınız küçük değişikliklerle, etkili sonuçlara ulaşabilirsiniz...

Beslenmenin öğrencilerin başarısı üzerindeki etkisi nedir? Dengesiz ve kötü beslenme, öğrenme kapasitesini etkiler mi?
Sağlıklı ve dengeli beslenme başarı üzerinde etkilidir. Konsantrasyon bozukluğu, öğrenmede ve anlamada güçlük, akılda tutamama gibi problemler dengesiz beslenme sonucu ortaya çıkabilir. Okul sıralarında sınav başarısını artırmak için beslenme programında yapılacak küçük değişiklikler ile etkili sonuçlara ulaşmak

Yazının Devamı

Nasıl diyetisyen olunur?

6 Haziran 2008

Bugün 6 Haziran Dünya Diyetisyenler günü, bu tarih Türkiye’de ilk defa Diyetisyen diplomasının verildiği tarih olması sebebiyle kutlanıyor bu vesile ile ben de tüm meslektaşlarımın diyetisyenler gününü kutlarım.
Beslenme ve Diyetetik Bölümü bundan 46 yıl önce yani 1962 yılında Hacettepe Üniversitesi’nde kuruldu. Hacettepe Üniveristesi’nin öğrenci kontenjanı 1962’de 10 iken, bugün 70’ten fazladır.  2000’li yılların başından bu yana bu bilim alanında değişik üniversitelerin programları da mezun vermeye (Erciyes Ü. Başkent Ü.) başlamıştır. Mezun olan diyetisyenler 1969 yılında kurulan Türkiye Diyetisyenler Derneği’ne üye olabiliyor. Ülkemizde 2000’den fazla mezun diyetisyen var oysa ABD’de bu rakam 70 binden fazla. Türkiye’deki geçmişi sadece 40 yıl civarı olan mesleğimiz son yıllarda daha fazla ilgi çekiyor. Birçok insan “Nasıl diyetisyen olunur?”, “Hangi eğitimi aldınız?”, “Çocuklara tavsiye eder misiniz?” diye soruyor. Bu vesile ile

Yazının Devamı

Hangi egzersiz daha iyi?

4 Haziran 2008

Tüm dünyada şişmanlığın artma sebeplerine bakıldığında aslında aldığımız kalorinin çok fazla artmadığı ama hareketimizin çok azaldığı net bir şekilde ortaya çıkıyor. Durum böyle olunca günlük yaşam aktivitelerini desteklemek dışında düzenli spor yapmak ve bu konuda bilinçlenmek de önem kazanıyor. Egzersizle ilgilenen fizyologlar, kardiyovasküler kondisyonu artırmak için ne kadar egzersiz yapmanın gerekli olduğunu bulmak üzere yoğun şekilde araştırmalar yapıyor. Kardiyovasküler kondisyon kalbinizin, damarlarınızın ve genel dolaşım ve solunum sisteminizin yeterliliğine bağlıdır. Bu araştırmalara göre üzerinde durulması gereken en önemli noktalar şöyle sıralanıyor;
Ne kadar egzersiz? 
Ne sıklıkta egzersiz?
Ne kadar süre ile egzersiz?
Bu soruların cevabı egzersiz fizyolojisi ve spor tıbbı hakkında en söz sahibi organizasyonlardan biri olan Amerikan Spor Akademisi’nden şöyle geliyor. Bu rapor “F.I.T. Prensibi”ne, (Frequency-Sıklık, Intensity- Yoğunluk, Time- Zaman) odaklanıyor. 
Bu prensip ve bileşenler kardiyovasküler

Yazının Devamı

Diyette sakın bunları yapmayın

2 Haziran 2008

Ne zaman birkaç kilo aldığımızı düşünsek hemen ilk yaptığımız ekmeği kesmek olur!! Aslında doğru şekilde tüketildiğinde en masum besindir ekmek... Ekmeğin şişmanlatıcı olduğuna dair kanıtlanmış herhangi bir bilgi yoktur. Yağ oranının düşük olması ve insanı tok tutması nedeniyle ekmek diyetlerde rahatlıkla tüketilebilir; ancak tam tahıl veya kepekli olup ihtiyaçtan fazla yememek kaydıyla. Diyette yapılan diğer yanlışlar ise
Öğün atlamakAç kalmakTek besin içeren diyetlerPopüler diyetler
Ekmeği kaldırılmayın ama tam tahıl ürünleri tüketin: Rafine edilmemiş tam tahıl ürünleri, kepekli pirinç, bulgur, tam buğday ekmeği, kurubaklagiller gibi lifli besinlerle beslenenlerin kilolarını korumaları daha kolay oluyor ve bu kişilerin bel ölçüleri diğerlerinden daha ince oluyor, ayrıca bu tip besinlerin, uzun süre tok tutma, kansere karşı koruyuculuk, bağırsakları çalıştırma, vitamin, mineral yönünden zengin olmaları da çok önemli. Beslenmemizde ekmeğe yer vermeliyiz. Çünkü;
Ekmek doyurucudur. Çoğumuz ekmek

Yazının Devamı

Krampları önlemek için nasıl beslenmeli?

28 Mayıs 2008

Kramplar bacaklardaki ve ayaklardaki kasları etkileyen ağrılı kasılmalardır. Bir kramp genellikle birkaç dakika sürer ve sonra kendiliğinden geçer. Kas kasılmasını engellemek veya kasılma süresini kısaltmak için masaj ve esneme egzersizleri yardımcı olabilir. Bunun yanı sıra doğru beslenmek de tekrar kasılmayı engellemekte önemli bir yardımcıdır.
Bacak kramplarından musdarip kişiler arasında bazı bireyler özellikle dikkat çeker şöyle ki;
Vücudumuzda karbonhidratın depolanmış şekli olan glikojeni yoğun aktivite sonucu hızla tüketenler
Sıcak hava ve ağır terleme sonucu terle aşırı potasyum ve tuz kaybeden sporcular 
Hastalığı sebebi ile idrardaki potasyum seviyesini yükselteci ilaç kullananlar
İdrar söktürücü ilaç kullanan hipertansiyon hastaları
İdrarda daha fazla miktarda potasyum kaybeden hamileliğin son aylarındaki kadınlar 

Yazının Devamı

Yeşil soğanı sofranızdan eksik etmeyin

26 Mayıs 2008

Sağlığa faydaları
Aşçılar soğana besinsel değerinden çok tadı için değer verirler. Soğanlar besinsel skalada çok tepede yer almasalar da taze soğan C vitamini için iyi bir kaynaktır ve yeşil kısmı beta karoten sağlar.
Soğanda bulunan adenozin isimli madde pıhtı oluşumunu önleyerek kalp krizlerinin önlenmesine yardımcı olur. Araştırmalar ayrıca soğanın HDL seviyesini artırarak da koruyucu etki sağladığını göstermiştir. Bol miktarda soğan yemek yüksek kan basıncını da önlemeye yardımcı olabilir.
Soğandakİ sülfür bileşikleri nefeste ve ellerde hoş olmayan bir koku bırakır ancak aynı zamanda bazı kansere yol açıcı kanserojenleri bloke ederler. Bunlara ek olarak soğanda hafif antibakteriyel etkisi olan maddeler bulunur.
Soğanı kesmek sülfür bileşiklerini serbest bırakarak enzimlerle birleşmesine izin verir ve serbest kalan uçucu moleküller gözdeki nemle reaksiyona girerek sülfürik asit oluştururlar. Gözden yaş gelmesi rahatsız edici maddeyi dışarı atmak için doğal bir tepkidir. Bu etki bir nezle sırasında tıkanık olan burun kanallarını açmaya

Yazının Devamı