Feyzi Hepşenkal

Feyzi Hepşenkal

feyzihepsenkal@mynet.com

Tüm Yazıları

KURTLAR Vadisi bir anda aslına dönüverdi. Heyecan ve merakla izlenmenin çaresini, sanki tekrar keşfetti.
Neydi o, yarı resmi El Ehram Gazetesi ağzıyla yazılan diyaloglar?
Sanki Kamu Güvenliği Müsteşarı Muammer Güler ile Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal başrolde oynuyordu!
Çok şükür.
İttire kaktıra uçurumun kenarına doğru götürülen Vadi’nin Kurtları özgürlüklerine kavuştular yeniden.
Böylece yeni karakterler de katıldı maceraya.
Yeri gelmişken bir hakkı teslim edelim.
Millet dizilerde oynatmak için yakışıklı adam ararken, Kurtlar Vadisi yapımcıları çirkinlerin peşinde koşuyor ve gerçekten dikkat çeken tipleri bulup, çıkarıyor.
Örneğin PKK’lı Karayılan’ın dizideki muadili Şahmaran’ı oynayan Oktay Dal müthiş.
Adamı al, döv!
Diğer yanda, şaşılacak birşey yok bunda.
Oktay Dal, Ankara Devlet Tiyatrosu’nun oyuncularından biri aynı zamanda.
* * *
Hanımın Çiftliği dizisinin yapımcılarına bir önerim var.
Onların da yarattığı dört tip var ki...
Mükemmel.
Berber Reşit.
Kabak Hafız.
Zaloğlu Ramazan.
Cemşir Ağa.
Onları sadece ekrana mahkûm etmek çok yazık.
Dizideki görüntüleri birer objeye dönüşmeli mutlaka.
Biblo, anahtarlık ve akla gelebilecek her türlü objeye.
Bizim dizi ve film yapımcıları, işin sinema dışındaki ticari boyutlarına hiç kafa yormuyor.
Oysa yan ürünlerle daha fazla para kazanmaları ve bu sayede daha iddialı işler yapmaları mümkün.
* * *
Gelelim Behzat Ç.’ye... Yağ, şeker, un ne gerekiyorsa var ve sonuçta ortaya çıkan helva da “damak çatlatan” cinsten.
Bazı tiplerin hafiften karikatürize edilmeleriyle, genel yapının sahiciliği ancak bu denli başarıyla harmanlanabilir.
Ve Erdal Beşikçioğlu.
Vali Recep Yazıcıoğlu karakterinden sonra Behzat Ç. rolünde de, “bu dizi hiç bitmese” dedirten ölçüde döktürüyor.
Amma velâkin...
Bir terslik yakalarını bir türlü bırakmıyor.
Sıkıntı, dizinin reytinginde.
Hiç ama hiç hak etmediği bir yerde, her seferinde.
Eee.
O kadar çok günüyle ve saatiyle oynadılar ki, bir türlü demir atamadı sağlam bir yere.
Dilerim kanalın yöneticileri hatayı kendilerinde ararlar da, Behzat Ç. de reyting kurbanı olmaktan kurtulur.

Haberin Devamı

Korku değil, güven yok
ZAMAN Gazetesi’nin internet sitesinde yayınlanan haberin başlığı dikkatimi çekti:
korkmahemserim.com’dan korktular
Kim korktu? Neden korktu? Neydi ki olan?
Mesele AKP Konak İlçe Başkanı Latif Özkan’ın dediğine göre şuymuş:
“İzmirliler, ‘AK Parti içkiyi yasaklayacak, kadınları örtecek’ diye korkutuluyor. Korku tüccarlarının ekmeğine yağ sürmemek için bu siteyi hazırlıyorduk.”
Eee...
Sonra?
İddiaya göre, siteleri hacklenmiş.
Anlamadım.
Yayında olmayan bir siteyi hacklesen ne olur, hacklemesen ne olur?
Ayrıca haberi okuduktan sonra adrese girdim, baktım.
“korkma hemserim.com yapım aşamasındadır” yazısı, aslanlar gibi yerinde duruyor!
Latif Özkan’dan Recep Tayyip Erdoğan’a kadar, bu arkadaşların anlamadıkları birşey var.
Kimse, kimseden korkmuyor.
Hele İzmirli, AKP’den neden korksun?
Sadece “AKP’ye güvenmiyor” hepsi o kadar!

Haberin Devamı

Tek karelik çözüm!

Vadi, Çiftlik ve Behzat

Haberin Devamı

blog
KORKMAZ SOLGUN:
Değerli Hepşenkal, İZFAŞ, fuarcılık denince İzmirimizin gözbebeklerinden birisidir. Amacı fuarcılık olan, hem de uluslararası bir üne sahip İZFAŞ gibi bir kuruluşun fuar düzenleme belgesinin iptal edilmesi korkunç bir olaydır. Endişelelerinizi paylasıyorum.Bu konuda kamuoyunun da yeterince bilgilendirilmediğine inanıyorum ve sorumluları İzmirlilere açıklama yapmaya davet ediyorum.
MEFTUN DİNÇEL: Evet Wikileaks’i dediğiniz gibi
pek sevdik ama, ülkemizde muhalefetin buna bel bağlaması son derece komik. Ben bugüne değin iktidara oy vermiş bir insan değilim, sempati de duymuyorum. Ama, ne yazık ki, halkın sorunlarını dillendirecek bir sol muhalafet yok. Bugün
haberlerde izledim, Karabük’te işçiler açılık grevi yapmışlar. Ve sonunda grevi bitirmişler. Grevi hangi söz karşısında bitirmişler biliyor musunuz? “Artık sendikalı diye kimse işten çıkarılmayacak.” Bu ülkede, işçiler sendikaya bile girmekten korkuyorlar. Her
yerde taşeronlaşma var. Hastanede çalışan taşeron işçiler ,”Bu yıl sözleşmemiz yenilenmeyebilir”diye korkunun tutsağı olmuş.
Ahh pardon. Siz Wikileaks mi dediniz? Ben Karşıyaka’da tam 5 saat PTT’de kuyrukta bekledim. Sıra bana geldiğinde görevli, “E -devlet şifresi yok” demesin mi? Ben 5 saat boşu boşuna beklemişim kimin umrunda. Fırsatını bulsam, başka ülkenin yurttaşlığına geçeceğim. Feyzi Ağabey, hani bir türkü var. “Katip hallerimi yaz şaha böyle” diye. Ben ki yurttaşım. Sen de beni yaz köşende... Saygılar...

GÖRÜŞLERİNİZİ GÖNDERİN, ‘BLOG’DA SİZ DE DÜŞÜNCE VE YORUMLARINIZLA YER ALIN