Fikret Bila

İster kabul et, ister etme..."Irakın ulusal kurtuluş savaşı."Ulusal kurtuluş savaşını veren ilk millet olmasak yutacağız da, neyse...Irak halkı diktatöryal yönetimden ABD ve İngiltere sayesinde kurtulacaklar, sonra demokrasilerini kuracaklar, ABD ve İngiltere yanlısı bir yönetim seçecekler, petrollerini bu ülkelerin şirketlerine teslim edecekler, dünyanın neresinde olursa olsun ABDnin hoşuna gitmeyen bir gelişme olursa kayıtsız -koşulsuz ABDnin yanında yer alacaklar, istediği anda ABD ve İngiltereye üs verecekler, topraklarını açacaklar ve böylece kurtulacaklar!Kurtuluşun bedeli bu!21. yüzyılda ABD ve İngilterenin insan hakları ve demokrasiden anladıkları da bu!Tıpkı 20. yüzyılda anladıkları gibi. Bir farkla ki, 20. yüzyılda "demokrasi, insan hakları serbest piyasa" adına yaptıklarını, bir de "sosyalizm" adına yapan rakipleri vardı. Şimdi yok. Tek başına yapıyorlar.Savaşın siyasi boyutu böyle, böyle de olacak...Peki insani boyut?Ne oldu? Petrol sızıntısına bulanmış bir kuş için kıyamet koparan, sokak köpekleri için gözyaşı döken insanlar, dünya kuruluşları nerede?İki kolu kökünden kopmuş Iraklı çocuğu Türkiyeye, Almanyaya, Fransaya, ABDye taşıyacak uçak yok mu? Üç haftada Irakı

<#comment>     Bush ve Blair, Irak’ı işgal etmelerini, "bir işgal değil kurtuluş savaşı" olarak ilan ettiler.
     İster kabul et, ister etme...
     "Irak’ın ulusal kurtuluş savaşı."
     Ulusal kurtuluş savaşını veren ilk millet olmasak yutacağız da, neyse...
     Irak halkı diktatöryal yönetimden ABD ve İngiltere sayesinde kurtulacaklar, sonra demokrasilerini kuracaklar, ABD ve İngiltere yanlısı bir yönetim seçecekler, petrollerini bu ülkelerin şirketlerine teslim edecekler, dünyanın neresinde olursa olsun ABD’nin hoşuna gitmeyen bir gelişme olursa kayıtsız -koşulsuz ABD’nin yanında yer alacaklar, istediği anda ABD ve İngiltere’ye üs verecekler, topraklarını açacaklar ve böylece kurtulacaklar!
     Kurtuluşun bedeli bu!

Ahmet Çelebi, Irakın güneyinde boy göstermeye başladı. ABD askerleri ve kendine bağlı olduğu söylenen Iraklı muhalif güçlerle savaş meydanlarında görüntü veriyordu. Anlaşılıyor ki, ABD, Irakın güneyi için Çelebiyi ön plana çıkarıyor. Henüz nasıl bir yönetim kurulacağı ve başına kim veya kimlerin geçirileceği belli değil.ABD ve İngilterenin Iraka ne kadar ve nasıl bir "demokrasi" getireceklerini yakında göreceğiz.Savaş sonrası süreçte Türkiyenin de işi kolay değil.Son günlerdeki gelişmelerden görülüyor ki, Türkiye, küresel aktörlerle, bölgesel aktörler arasında sıkışacak. Bir yandan İran ve Suriye ile birlikte örtüşen amaçlar için işbirliği ve temas içinde olması, bir yandan da küresel süper güç olarak ABD ile arayı iyi tutması gerekecek. Bu dengeyi kurmak, hem ABDyi, hem de bölge ülkelerini karşıya almadan ince bir çizgide yürümek zor olacak.Türkiyenin ilişkileri iki taraflı baskı altında kalacak gibi görünüyor. ABDnin tehdit edip ilişkilerini gerdiği İran ve Suriye ile Türkiyenin çok yakın bir işbirliğine girmesi mümkün görünmüyor. ABD baskısı buna engel. Nitekim Ankara, Türkiye - İran - Suriye arasında üçlü bir blok görüntüsü vermemeye özen gösteriyor. İran ve Suriye ile

<#comment>     ABD ve İngiltere, Bağdat kapılarını zorlarken, bir yandan da yeni Irak ve yeni yönetim tartışmaları başladı.
     Ahmet Çelebi, Irak’ın güneyinde boy göstermeye başladı. ABD askerleri ve kendine bağlı olduğu söylenen Iraklı muhalif güçlerle savaş meydanlarında görüntü veriyordu. Anlaşılıyor ki, ABD, Irak’ın güneyi için Çelebi’yi ön plana çıkarıyor. Henüz nasıl bir yönetim kurulacağı ve başına kim veya kimlerin geçirileceği belli değil.
     ABD ve İngiltere’nin Irak’a ne kadar ve nasıl bir "demokrasi" getireceklerini yakında göreceğiz.
     Savaş sonrası süreçte Türkiye’nin de işi kolay değil.
     Son günlerdeki gelişmelerden görülüyor ki, Türkiye, küresel aktörlerle, bölgesel aktörler arasında sıkışacak. Bir yandan İran ve Suriye ile birlikte örtüşen amaçlar için işbirliği ve temas içinde olması, bir yandan da küresel süper güç olarak ABD ile arayı iyi tutması gerekecek. Bu dengeyi kurmak, hem ABD’yi, hem de bölge ülkelerini karşıya almadan ince bir çizgide yürümek zor olacak.
     Türkiye’nin ilişkileri iki taraflı

Sessiz, sedasız...Bu devir - teslim niye yapıldı, bu değişikliğe neden gerek görüldü?Şener, gürültücü biri değildir. Özelleştirmeyi teslim etti ve sustu.Ancak, herkesin kafasında, " bu işin altında ne var" sorusu da takılı kaldı...Abdüllatif Şeneri tanıyanlar bilir: Sessiz ama kararlı biridir. Dürüstlüğüyle bilinir. Akçalı konulardaki titizliğiyle tanınır. İyi bir maliyeci, iyi bir denetim elamanıdır. Kamu çıkarını, kamu vicdanını, hukuku hep ön planda tutar. Devletin parasını kendi parasından daha fazla korur.Şener, bu nitelikleriyle devletin parasını da kendi paranızı da gözü kapalı teslim edebileceğiniz biridir.Böyle olduğu için de özelleştirme gibi akçalı bir alanın sorumluluğunu en iyi yürütecek isimlerden biriydi. Ancak, bu görevi kısa sürdü.Biraz perde arkasına bakınca ortaya çıktı ki; Şener bu nitelikleri lehine değil aleyhine olmuş.Nedenine gelince...Şener, Özelleştirmeye borcu olan ama ödemek istemeyenlerin erteleme ricalarını kabul etmemiş. Devletin alacağını tahsil etmeye yönelmiş. Kendisinden beklendiği gibi yasaları uygulamış, kamu çıkarını gözetmiş.Taksitlerini zamanında ödemeyenlerin verdiği teminat mektuplarını tahsil edilmek üzere bankaya göndermiş. Hem de bunu

<#comment>     Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, bir törenle Özelleştirme İdaresi’ni Maliye Bakanı Unakıtan’ın sorumluluğuna devretti.
     Sessiz, sedasız...
     Bu devir - teslim niye yapıldı, bu değişikliğe neden gerek görüldü?
     Şener, gürültücü biri değildir. Özelleştirme’yi teslim etti ve sustu.
     Ancak, herkesin kafasında, " bu işin altında ne var" sorusu da takılı kaldı...
     Abdüllatif Şener’i tanıyanlar bilir: Sessiz ama kararlı biridir. Dürüstlüğüyle bilinir. Akçalı konulardaki titizliğiyle tanınır. İyi bir maliyeci, iyi bir denetim elamanıdır. Kamu çıkarını, kamu vicdanını, hukuku hep ön planda tutar. Devletin parasını kendi parasından daha fazla korur.

Kitle imha silahlarından söz eden pek yok. Kimyasal silah üreten fabrikalar, tesisler de henüz ortaya çıkmadı.Savaş, Irakta kitle imha silahları bulunduğu için yapıldı. BM, bu silahları aradı, bulamadı. Zaman istedi. ABD vermedi. Savaşı başlattı. Irakın kitle imha silahlarını ortaya çıkarmak için başka yol yok muydu? BM denetçilerinin istediği zaman bir işe yaramaz mıydı? ABD ve İngiltere bunun üzerine durmadılar. Sıcaklar bastırmadan savaşı başlatmaları gerekiyordu, başlattılar.Binlerce insan öldü. Daha ne kadar öleceği belli değil.Savaşın nedeni unutulmak üzere ama sonuçları savaş bitmeden ortaya çıkmaya başladı?ABD, Irakın yeniden inşaası için müteahhitlerini belirlemiş. Irak petrolünün başına geçirmek üzere Shellin eski başkanına öneri götürmüş. Yapılan hesaplara göre Irakın yeniden inşası için en az 100 milyar dolar gerekiyor. Bu da Irak petrolünün değeri düşünüldüğünde sorun değil. ABD ve İngiltere, Irak petrolünün geliriyle kendi şirketlerine Irakı inşa ettirecekler!Kimin malını kime veriyorsun, diye sormanın sırası da, kim soracak?Birleşmiş Milletler mi?NATO mu?Garip Irak halkı mı?BM ses çıkarmaya çalışıyor. BM Kalkınma Programı Başkanı Mark Malloch Brown ses çıkarmış.

<#comment>     ABD ve İngiltere güçleri Bağdat kapılarına dayandığında kimse savaşın nedenini hatırlamadı.
     Kitle imha silahlarından söz eden pek yok. Kimyasal silah üreten fabrikalar, tesisler de henüz ortaya çıkmadı.
     Savaş, Irak’ta kitle imha silahları bulunduğu için yapıldı. BM, bu silahları aradı, bulamadı. Zaman istedi. ABD vermedi. Savaşı başlattı. Irak’ın kitle imha silahlarını ortaya çıkarmak için başka yol yok muydu? BM denetçilerinin istediği zaman bir işe yaramaz mıydı? ABD ve İngiltere bunun üzerine durmadılar. Sıcaklar bastırmadan savaşı başlatmaları gerekiyordu, başlattılar.
     Binlerce insan öldü. Daha ne kadar öleceği belli değil.
     Savaşın nedeni unutulmak üzere ama sonuçları savaş bitmeden ortaya çıkmaya başladı?
     ABD, Irak’ın yeniden inşaası için müteahhitlerini belirlemiş. Irak petrolünün başına geçirmek üzere Shell’in eski başkanına öneri götürmüş. Yapılan hesaplara göre Irak’ın yeniden inşası için en az 100 milyar dolar gerekiyor. Bu da Irak petrolünün değeri düşünüldüğünde sorun değil. ABD ve