TESEV’in araştırması

29 Haziran 2002


<#comment>Türkiye Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı (TESEV)’in, "Türk Halkının AB Üyeliğine Bakışı" konulu araştırması çok değerli bulgular içeriyor. Avrupa Birliği’yle ilgili olarak aylardır sürdürülen tartışmalar dikkate alındığında TESEV’in Boğaziçi Üniversitesi’ne yaptırdığı araştırmanın sonuçları daha da önem kazanıyor.
Boğaziçi Üniversitesi öğretim üyeleri Ali Çarkoğlu, Refik Kazan, Kemal Kirişçi ve Hakan Yılmaz’ın 3060 kişiyle yüz yüze yaptıkları görüşmelere dayanan araştırma, Türkiye’nin sıcak gündemindeki AB üyeliği, idam cezasının kaldırılması, anadilde yayın ve öğrenim konularında kamuoyunun eğilimlerini ve tereddütlerini ortaya koyuyor.
Araştırmanın saptadığı genel eğilim, Türk halkının AB üyeliğine desteğinin sürdüğü yönünde. Bu destek yüzde 64 düzeyinde görülüyor. AB’ye karşı olanların oranı ise yüzde 30. Araştırmayı yapan bilim adamları yüzde 64’lük desteğin AB konusunda büyük olumsuzluklar ve derin belirsizliklerin yaşandığı bir dönemde anlamlı olduğu yorumunu yapıyorlar.
En çok tartışılan konuların başında gelen idam cezasının kaldırılması konusunda ise ortaya çıkan sonuç siyasilere yol gösterecek nitelikte. İdam cezasının her suç ve herkes

Yazının Devamı

Uzlaşma...

28 Haziran 2002


<#comment>Başbakan Bülent Ecevit, hızlı bir başlangıç yaptı. Başkent Hastanesi’nde yapılan kontrolünden sonra doktorlardan sınırlı mesai izni alan Ecevit, dün hemen harekete geçti. Sık sık normal mesaiye dönmek için sabırsızlandığını söyleyen Başbakan, doktorların verdiği son sınırlarını kullanma eğiliminde görünüyor.
Sabah partisinin grup toplantısına katıldı, ardından Cumhurbaşkanı ile haftalık olağan görüşmesini yaptı, Başbakanlık Konutu’na giderek, pazartesi için liderler zirvesi planladı. Normal mesaisine yakın bir gün geçirdi.
Başbakan’ın dün verdiği görüntü ve çalışması piyasaları rahatlatan bir etki de yarattı. Son haftalarda piyasaların Başbakan’ın sağlığıyla ilgili spekülasyonlara göre şekillendiği gözleniyordu. Ekonomik ve mali gelişmelerden çok, Başbakan’ın sağlığıyla ilgili dedikodulara göre hareket eden piyasalar, dün, kendi gözleriyle görerek karar verdiler.
Dünkü mesajlarında da anlaşıldı ki, Başbakan Ecevit’in ilk hedefi hükümeti dağıtmadan, hükümet sorunu yaratmadan, yeniden koalisyon uyumunu sağlamaktır. Sağlığının iyiye gitmesiyle birlikte öne çıkardığı konu ve mesaj da ANAP ile MHP arasındaki gerginlik ve tartışmalar oldu. Ecevit, grup

Yazının Devamı

Ecevit: Sorumsuzluk

27 Haziran 2002


<#comment>Türkiye - Brezilya maçı öncesinde konuştuğumuz Başbakan Ecevit’e tahminini sorduk.
Gülerek şu yanıtı verdi:
"Deneyimlerim bana gösterdi ki, seçimde ve maçta tahminde bulunulmaz. Çünkü ne olacağı belli olmaz. Futbol hakkında teknik bilgim pek yoktur ama şunu biliyorum ki maçlarda her şey olabiliyor. Bu nedenle bir tahminde bulunmam zor. Ancak temennide bulunabilirim. Tabii ki, bu maçı kazanmamızı temenni ediyorum. Kazanacağımıza inanıyorum. Gençlerimize güveniyorum. Her takımı yenebileceklerini kanıtladılar. Umarım bir hayal kırıklığı olmaz. Maç saatini heyecanla bekliyorum."
Ecevit, Milli Takım’ın gösterdiği başarıyı övdükten sonra bir temennide daha bulundu:
"Futbolda, dünya çapında gösterdiğimiz bu başarıyı diğer alanlarda da göstermemiz lazım. Bu başarının örnek alınması gerekiyor. Umarım diğer alanlarda da Türkiye futbolda yükseldiği düzeye yükselir. Bunun için çalışmamız lazım."
Başbakan Ecevit’e, dokuz DSP’li milletvekilinin yaptıkları çağrıyı nasıl değerlendirdiği sorusunu yönelttik. Ecevit, şu karşılığı verdi:

Yazının Devamı

Bu takıma kupa yakışır

26 Haziran 2002


<#comment>Milli Takımımız, bugüne kadar gösterdiği başarıyla dünyanın en iyi takımlarından biri olduğunu kanıtladı.
Yarı finale çıkma başarısının bir tesadüf olmadığı da ortada...
Bundan sonrası artık "eşitler arasında birinci"nin belirlenmesi olarak görülebilir.
Milli Takımımız, Dünya Kupası’nı almaya en yakın takım olarak gösterilen Brezilya’yı da yenebileceğini ilk maçta da ortaya koydu. Bugün oynanacak maçta Brezilya’yı yenmesi artık sürpriz sayılmaz. Finale kalması, hatta kupayı alması da güçlü bir olasılıktır.
Milli Takımımızın gösterdiği bu başarı da üzerinde durulması gereken süreçtir. Alınan sonuç bir maçta alınmış tesadüfi bir sonuç değildir. Yıllarca süren bir sürecin sonucudur. Türk futbolu son yıllarda atağa kalkmış, hatta bir devrim gerçekleştirmiştir. Türk futbolunun bu düzeye ulaştığı son yıllarda kabul görmüş bir gerçekti. Galatasaray’ın ülkedeki başarısını, uluslararası düzeye taşımasıyla bu yargı da oluşmaya başlamıştı. Teknik adam ve futbolcularımız aynı düzeyi ve başarıyı Milli Takım’la sürdürmeyi başardılar.
Bu Türk futbolunun ulaştığı genel düzeyin bir göstergesidir. Kalıcı bir başarıdır. Bu düzeyin, futbolcular ve teknik adamlar

Yazının Devamı

Çiller: Kürtçe kurs açılabilir

25 Haziran 2002


<#comment>Anamuhalefet partisi DYP'nin lideri Tansu Çiller, muhalefet olarak destek verecekleri konularda hükümeti hareketsiz kalmakla eleştirdi. Çiller, Meclis'in tatile girmesinin tarihi bir yanlış olacağını düşünüyor. Meclis'in çalıştırılması için Başbakan Ecevit'e son çağrıyı yaptığını vurgulayan Çiller, AB bağlamında çok kolayca atılabilecek adımlar için hükümetin işi yokuşa sürdüğünü belirtti.
Çiller, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Brüksel'den sürekli haber alıyorum. Ayfer Yılmaz arkadaşımız yeni temaslarda bulanarak geldi. Verdiği bilgiler, Ankara'nın kolayca bazı konularda adım atmasının Türkiye - AB ilişkilerinde çok ilerleme sağlayacağı yönünde. İspanya'dan da aynı yönde bilgiler alıyorum. Ama hükümet hareketsiz duruyor. Biz muhalefet olarak somut önerilerde bulunuyoruz, iktidar duymazlıktan geliyor."DYP lideri Çiller, AB'nin de beklentilerine uygun olarak Türkiye'nin hemen atabileceği adımları şöyle sıraladı:
"Brüksel'den ve İspanya'dan gelen mesaj 'idamı bir kenara bırakın, zaten uygulamıyorsunuz' yönünde. Buna karşılık anadilde yayın, öğrenim, öğrenci ve memurların siyasi partilere girmesi ve gösteri özgürlüğünün genişletilmesi yönünde adım

Yazının Devamı

Ecevit: İlke olarak Kürtçe yayına taraftarım

23 Haziran 2002


<#comment>Başbakan Bülent Ecevit, DYP lideri Tansu Çiller’in gündeme getirdiği, "Kürtçe dahil anadilde televizyon yayını" yapılması önerisine sıcak bakıyor.
Başbakan Ecevit, dünkü görüşmemizde ilke olarak Kürtçe televizyon yayını yapılmasından yana olduğunu belirtti ancak bazı kaygıları bulunduğunu ifade etti. Ecevit, Kürtçe dahil anadilde yayın konusunda şu değerlendirmeyi yaptı:
"Ben öteden beri dil konusunda hep serbestliği savunmuşumdur. İlke olarak Kürtçe televizyon yayını yapılmasına da taraftarım. Zaten, teknolojinin ulaştığı bugünkü düzeyde yayınlar yapılıyor. Ancak kaygım bu yayınların bölücü akımlar tarafından istismar edilmesi. PKK ve onu destekleyen örgüt ve kesimler, Kürtçe’yi ayrı bir ulus bilinci yaratmanın aracı olarak kullanıyorlar. Bölücülük amacıyla istismar ediyorlar. Aslında bu istismardan vazgeçmiş olsalardı, çok daha önce rahatlıkla bazı adımlar atabilirdik. O nedenle, bu yayınların, bölücülük amacıyla istismar edilmesini önleyecek biçimde yapılması gerekir."
Başbakan Ecevit’e, anadilde yayın düzenlemesinin ne zaman yapılabileceğini sorduk:
- Meclis tatile girmeden bir düzenleme yapılması zor görünüyor. Durumu arkadaşlarımla bir

Yazının Devamı

Çiller: Kürtçe dahil anadilde yayın yapılsın

22 Haziran 2002


<#comment>Anamuhalefet partisi lideri Tansu Çiller, Avrupa Birliği bağlamında iktidar liderleriyle görüşmeye başladı. ANAP lideri Mesut Yılmaz’la dün görüşen Çiller, önümüzdeki hafta da MHP lideri Devlet Bahçeli ile, doktorlar izin verdiği zaman da Başbakan Ecevit’le görüşeceğini kaydetti.
DYP lideri Çiller, DSP ve ANAP’ın sıralamasının tam tersi bir sıralamayla düzenlemeler yapılabileceğini belirtiyor. ANAP lideri Yılmaz’la dün yaptığı görüşme öncesinde telefonla görüştüğümüz Çiller, idam konusunun ertelenmesi gerektiğini vurgulayarak, şu bilgiyi verdi:
"İdam konusunda Avrupa Birliği’nin acil bir talebi yok. Fakat bunu DSP ve ANAP liderlerine kabul ettiremiyoruz. Ben, İspanya ve Danimarka’nın Ankara büyükelçileriyle de görüştüm. İki büyükelçi de, idam tartışmasının zamanından önce gündeme getirilmesinin Türkiye açısından hata olduğunu söylüyorlar. Onların önceliği, kültürel haklar olarak bilinen bazı düzenlemeler ile Kıbrıs konusu."
Çiller, bu görüşe katıldığını belirterek, uzlaşma sağlanamayan idam sorunu yerine anadilde yayın ve öğrenim konularının öne alınmasını isteyerek, hükümete şu çağrıyı yaptı:
"Öncelikle sonuç alınabilecek konuları Meclis’e

Yazının Devamı

Ecevit: İdam sonbahara kaldı

21 Haziran 2002


<#comment>Başbakan Bülent Ecevit’in dün DSP grup toplantısına katılması bekleniyordu. Bugün de DYP lideri Çiller ile randevusu vardı. Ancak, doktorları Ecevit’in her iki programa katılmasına da izin vermediler.
Başbakan Ecevit ile dün görüştük ve doktorların kararını sorduk:
- Doktorlar dışarı çıkmanıza izin vermediler. Sağlık durumunuzda yeni bir gelişme mi var?
- Hayır. Tam aksine her zamankinden çok daha iyi buldular ancak ayın 27’sine kadar bu tür toplantılara katılmama izin vermiyorlar. İhtimam gösteriyorlar. Doğrusu benim de sabrım artık tükeniyor. Kendimi çok iyi hissediyorum. Bir an önce normal mesaiye dönmek istiyorum. Ama doktorlar bir aylık sürenin dolmasında ısrar ediyorlar. Bu yüzden izin vermediler.
- İdam konusunda bir uzlaşmaya varılamadı. Meclis tatile girmeden sizce bir adım atma şansı kaldı mı?
- Zaman çok azaldı. Maalesef yetişecek gibi gözükmüyor. Sayın Çiller, beklediğimiz desteği vermedi. Bu nedenle bu konu artık sonbahara kalmış görünüyor.

Yazının Devamı