Fikret Bila

<#comment>İdam cezasının Öcalan’ın da yararlanacağı şekilde kaldırılmasına dönük bir hükümet tasarısına MHP lideri Devlet Bahçeli imza atmayacaklarını açıkladı.
Başbakan Ecevit ise bu konuyu Meclis’te muhalefetin desteğiyle aşabileceklerini, bunu Bahçeli’nin hükümet sorunu yapmayacağını, bu yönde söz verdiğini belirtti.
Ecevit ve Yılmaz, idam cezasının kaldırılması konusunda Meclis’te nasıl bir muhalefet desteği sağlayabilirler?
Anamuhalefet Partisi DYP’nin lideri Tansu Çiller, böyle bir girişime ancak hükümetin kendi arasında uzlaşma sağlaması halinde destek verebileceklerini açıkladı. İdam cezasını kaldıran düzenlemenin hükümet tasarısı olarak Meclis’e getirilmesini istedi. Aksi halde muhalefetten destek beklemenin haksızlık olacağını kaydetti. MHP tasarıyı imzalamayacağını ilan ettiğine göre, bu durumda DYP’den destek beklemek gerçekçi değil.
Peki AK Parti’nin bu konudaki tavrı ne?
AK Parti lideri Tayyip Erdoğan, dünkü görüşmemizde şu değerlendirmeyi yaptı:

Bahçelinin, "gerekirse hükümetten çekiliriz" sözlerini Başbakan Ecevit yorumlarken, bunun bazı koşullara bağlı olduğunu belirterek MHP liderinin daha önceki tutumunun geçerli olduğunu vurguladı.Ecevit, Bahçelinin çekilme kararının ancak diğer iki hükümet ortağının muhalefetle işbirliğini alışkanlık haline getirilmesi halinde söz konusu olacağının, böyle bir durumda da haklılık kazanacağını kaydetti.Başbakan Ecevit, bu yaklaşımıyla idam cezasının muhalefet partilerinin desteğiyle kaldırılması halinde MHP lideri Bahçelinin hükümeti bozmayacağı mesajı aldığı veya mesajları böyle yorumladığı anlaşılıyor. Ancak idam dışında diğer konularda da muhalefetle işbirliğinin sıklaşması halinde MHPnin çekilmesinin gündeme gelebileceğini düşünüyor.Bahçelinin sözcükleri çok dikkatle kullandığına işaret eden Ecevit, MHP liderinin açıklamasını hükümeti kilitlemek olarak da görmüyor.Bu durumda Başbakan Ecevit, idam cezasının kaldırılması konusunda Mecliste destek arayışını sürdürme eğiliminde görünüyor. Ancak bu desteği sadece bir konuda arayacağı da anlaşılıyor. Diğer konularda da muhalefet işbirliğinin öne çıkması halinde Bahçelinin hükümeti bozma gibi bir tepki vermesinin doğal olacağını

<#comment>Çankaya zirvesinden sonra MHP lideri Devlet Bahçeli’nin açıklamalarıyla yükselen siyasi tansiyonu Başbakan Bülent Ecevit dünkü basın toplantısıyla büyük ölçüde düşürdü.
Bahçeli’nin, "gerekirse hükümetten çekiliriz" sözlerini Başbakan Ecevit yorumlarken, bunun bazı koşullara bağlı olduğunu belirterek MHP liderinin daha önceki tutumunun geçerli olduğunu vurguladı.
Ecevit, Bahçeli’nin çekilme kararının ancak diğer iki hükümet ortağının muhalefetle işbirliğini alışkanlık haline getirilmesi halinde söz konusu olacağının, böyle bir durumda da haklılık kazanacağını kaydetti.
Başbakan Ecevit, bu yaklaşımıyla idam cezasının muhalefet partilerinin desteğiyle kaldırılması halinde MHP lideri Bahçeli’nin hükümeti bozmayacağı mesajı aldığı veya mesajları böyle yorumladığı anlaşılıyor. Ancak idam dışında diğer konularda da muhalefetle işbirliğinin sıklaşması halinde MHP’nin çekilmesinin gündeme gelebileceğini düşünüyor.
Bahçeli’nin sözcükleri çok dikkatle kullandığına işaret eden Ecevit, MHP liderinin açıklamasını hükümeti kilitlemek olarak da görmüyor.
Bu durumda Başbakan Ecevit, idam cezasının kaldırılması konusunda Meclis’te destek arayışını sürdürme

Çiller, dünkü görüşmemizde, öncelikle Çankayaya çıkmayışının Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezere karşı bir tavır olmadığını vurguladı. Anamuhalefet partisi DYPnin lideri Tansu Çiller, Çankaya zirvesinden sonra ortaya çıkan tablo ve gelişmeleri değerlendirerek, bazı önerilerde bulundu. Aklımdan bile geçmez "Zirveye gitmeyişim, Sayın Sezere karşı bir duruş, bir saygısızlık gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu doğru değil. Benim de, partimin de Sayın Sezere karşı bir duruşu söz konusu olamaz. Bir saygısızlığımız söz konusu olamaz. Bu aklımızdan bile geçmez. Çıkmayışımın tek nedeni, hükümetin kendi arasındaki uyumsuzluğa dikkat çekmek ve uyumsuz fotoğrafı halkın görmesini sağlamaktı. Düşündüğüm gibi de oldu." Bahçeli ilan etti "Çankaya zirvesi ve sonrası göstermiştir ki, bu hükümet artık yoktur. Türkiye hem başbakansız, hem de hükümetsiz durumdadır. Türkiye için yaşamsal önemi olan bir konuda bile hükümetin ortakları, olayı başka başka yerlere çekiyorlar. Ne Avrupa Birliği konusunda, ne idam konusunda, ne de Kıbrıs konusunda ortada bir hükümet politikası var. Hükümet politikası olmadan bu önemli konularda devlet politikası üretmek mümkün değildir. Bu konularda artık bir hükümet politikası

<#comment>Anamuhalefet partisi DYP’nin lideri Tansu Çiller, Çankaya zirvesinden sonra ortaya çıkan tablo ve gelişmeleri değerlendirerek, bazı önerilerde bulundu.
Çiller, dünkü görüşmemizde, öncelikle Çankaya’ya çıkmayışının Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’e karşı bir tavır olmadığını vurguladı.

Aklımdan bile geçmez
"Zirveye gitmeyişim, Sayın Sezer’e karşı bir duruş, bir saygısızlık gibi gösterilmeye çalışılıyor. Bu doğru değil. Benim de, partimin de Sayın Sezer’e karşı bir duruşu söz konusu olamaz. Bir saygısızlığımız söz konusu olamaz. Bu aklımızdan bile geçmez. Çıkmayışımın tek nedeni, hükümetin kendi arasındaki uyumsuzluğa dikkat çekmek ve uyumsuz fotoğrafı halkın görmesini sağlamaktı. Düşündüğüm gibi de oldu."

Bahçeli, hem zirvede, hem de basın toplantısında yaptığı konuşmayla "hükümetten çekilmeyi" gündeme getirmiştir.Bahçelinin mesajı Başbakan Ecevite yöneliktir. MHP lideri, eğer zirveye katılan partiler arasında bir uzlaşmaya varılır ve "idam cezasının kaldırılması, anadilde öğrenim ve yayın" konularında yasal düzenleme yapılırsa, yeni bir hükümet kurulması gerekeceğini söylemektedir.Bu yaklaşıma "Bahçelinin resti" diyebiliriz.Bahçeli, idam cezasının Öcalanı da kapsayacak şekilde kaldırılmasına direnmektedir. Bu direnç, hükümeti bozmayı da kapsayacak kadar serttir.MHP, tek başına da kalsa, hükümetten ayrılsa da, idam cezasının kaldırılmasına karşı duruşunu değiştirmeyecektir.Anlaşılan odur ki, Bahçeli, Başbakan Eceviti ve ANAP lideri Mesut Yılmazı köşeye sıkıştırmaktadır. Ecevit ve Yılmazın, idam cezasının kaldırılması için muhalefet desteğini almak üzere girişimde bulunmalarını engellemek istemektedir. Böyle bir girişimin sonuç vermesi halinde hükümetten ayrılacağını ifade ederek, Ecevit ve Yılmazın hareket sahasını daraltmaktadır.Bahçeli, bu restiyle taktik bir adım atıyor. Ecevit ve Yılmaza, "o zaman hükümeti, AKP ve SP ile kurarsınız" demektedir. Tabii bu mesajı verirken, Ecevit

<#comment>Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in Çankaya Köşkü’nde gerçekleştirdiği liderler zirvesi sonrasında bir "mutabakat" açıklaması yapılmış olsa da MHP lideri Bahçeli’nin tavrı, işin rengini değiştirmiş durumda.
Bahçeli, hem zirvede, hem de basın toplantısında yaptığı konuşmayla "hükümetten çekilmeyi" gündeme getirmiştir.
Bahçeli’nin mesajı Başbakan Ecevit’e yöneliktir. MHP lideri, eğer zirveye katılan partiler arasında bir uzlaşmaya varılır ve "idam cezasının kaldırılması, anadilde öğrenim ve yayın" konularında yasal düzenleme yapılırsa, yeni bir hükümet kurulması gerekeceğini söylemektedir.
Bu yaklaşıma "Bahçeli’nin resti" diyebiliriz.
Bahçeli, idam cezasının Öcalan’ı da kapsayacak şekilde kaldırılmasına direnmektedir. Bu direnç, hükümeti bozmayı da kapsayacak kadar serttir.
MHP, tek başına da kalsa, hükümetten ayrılsa da, idam cezasının kaldırılmasına karşı duruşunu değiştirmeyecektir.

Çiller, Çankaya zirvesinin gündeminin, "Avrupa Birliği" olarak değil, "Başbakanın sağlığı ve hükümetin durumu" biçiminde belirlenmesini istiyor. Oysa, gündem Cumhurbaşkanı Sezer tarafından AB olarak ilan edildi.Anamuhalefet lideri olarak Çiller, bu bakış açısıyla son ana kadar Köşke çıkıp çıkmayacağını açıklamadı. Çiller, daha önce Köşke çıkmak için Başbakan Ecevitin de zirveye katılması koşulunu öne sürmüştü. Bu koşuluna bir de gündemin değiştirilmesi talebini eklemiş oldu.Çillerin bu yaklaşımının altında neler yatıyor?DYP lideri, bu çıkışlarıyla, "AB ve idam cezası" konusunda kendisini bağlamama çabası mı gösteriyor?Çiller, kısa bir süre önce, "AB mi Apo mu, diye sorarsanız AB derim" şeklinde bir açıklama yapmış ve sonrasında da, "2003e doğru artık Öcalanın cezasını infaz edemezsiniz" demişti.ABye giriş konusunda çok iddialı olan DYP liderinin bu sözleri idam cezasının kaldırılması konusunda destek verebileceği mesajı olarak algılanmıştı. Özellikle MHPnin karşı duruşu karşısında, ANAP ve DSPnin Mecliste DYPden destek alabilecekleri düşüncesi yaratmıştı.Ancak, Çillerin Çankaya zirvesini değerlendirirken idam ve AB konularını arkaya itip, Başbakanın sağlığı ve hükümet konusunu öne