<#comment>#comment>DYP lideri Tansu Çiller, AB sürecinde idam cezasının kaldırılması, anadilde öğrenim, yayın gibi konuların ele alınacağı Çankaya zirvesi öncesinde değişik bir tutum aldı.
Çiller, Çankaya zirvesinin gündeminin, "Avrupa Birliği" olarak değil, "Başbakan’ın sağlığı ve hükümetin durumu" biçiminde belirlenmesini istiyor. Oysa, gündem Cumhurbaşkanı Sezer tarafından AB olarak ilan edildi.
Anamuhalefet lideri olarak Çiller, bu bakış açısıyla son ana kadar Köşk’e çıkıp çıkmayacağını açıklamadı. Çiller, daha önce Köşk’e çıkmak için Başbakan Ecevit’in de zirveye katılması koşulunu öne sürmüştü. Bu koşuluna bir de gündemin değiştirilmesi talebini eklemiş oldu.
Çiller’in bu yaklaşımının altında neler yatıyor?
DYP lideri, bu çıkışlarıyla, "AB ve idam cezası" konusunda kendisini bağlamama çabası mı gösteriyor?
Çiller, kısa bir süre önce, "AB mi Apo mu, diye sorarsanız AB derim" şeklinde bir açıklama yapmış ve sonrasında da, "2003’e doğru artık Öcalan’ın cezasını infaz edemezsiniz" demişti.
Milli Güvenlik Kurulunun 30 Mayısta yaptığı toplantıdan bu yana süren tartışmalarda doğrudan veya dolaylı olarak askerlere atıf yapılması Genelkurmayı rahatsız etmiş durumda. Tartışmaların getirdiği birikimin belli bir düzeye ulaşması ve devam edeceğinin anlaşılması sonucunda da Genelkurmayı "TSKyı bir kesim veya görüşün yanında gibi göstermeyin, biz kendi görüşümüzde duruyoruz" anlamına gelen dünkü açıklamayı yapmaya yönelttiğini söyleyebiliriz.Genelkurmay açıklamaları elbette Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlunun bilgisi ve talimatı dahilinde yapılıyor. Moskovada bulunan Org. Kıvrıkoğlu, Genelkurmaya bu açıklamanın yapılması talimatını veriyor ve hazırlanan açıklama metni onayından geçirildikten sonra dağıtılıyor.Askerlerin, açıklamaya kaynaklık eden değerlendirmeleri şöyle özetlenebilir:"MGKnın 30 Mayıs toplantısında idam cezasıyla ilgili olarak komutanlar bir beyanda bulunmadılar. Komutanların konuşmamış olması, daha sonra, idam cezasının kaldırılmasını isteyenler tarafından, asker de itiraz etmeyerek dolaylı onay verdi biçiminde; idam cezasının kaldırılmasına karşı çıkanlar tarafından da, askerler kaldırılsın demedi şeklinde yorumlara yol açtı. Siyasi tartışmalar
<#comment>#comment>Genelkurmay Başkanlığı’nın dün yaptığı açıklamanın nedeni, MGK kararları, idam cezası, AB yandaşlığı ve karşıtlığı gibi konulardaki tartışmalar içinde Türk Silahlı Kuvvetleri’nin "taraf" gibi gösterilmesi. Bu tartışmalara katılan kesimlerin her birinin "asker de bizim gibi düşünüyor" mesajı vermeye özen göstererek, tartışmalarda güç kazanmaya çalışması.
Milli Güvenlik Kurulu’nun 30 Mayıs’ta yaptığı toplantıdan bu yana süren tartışmalarda doğrudan veya dolaylı olarak askerlere atıf yapılması Genelkurmay’ı rahatsız etmiş durumda. Tartışmaların getirdiği birikimin belli bir düzeye ulaşması ve devam edeceğinin anlaşılması sonucunda da Genelkurmay’ı "TSK’yı bir kesim veya görüşün yanında gibi göstermeyin, biz kendi görüşümüzde duruyoruz" anlamına gelen dünkü açıklamayı yapmaya yönelttiğini söyleyebiliriz.
Genelkurmay açıklamaları elbette Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun bilgisi ve talimatı dahilinde yapılıyor. Moskova’da bulunan Org. Kıvrıkoğlu, Genelkurmay’a bu açıklamanın yapılması talimatını veriyor ve hazırlanan açıklama metni onayından geçirildikten sonra dağıtılıyor.
Askerlerin, açıklamaya kaynaklık eden değerlendirmeleri şöyle
Bahçeli, bir yandan partisine yöneltilen eleştirileri yanıtladı, bir yandan da tartışılan konularda partisinin kesin görüş ve tavırlarını ortaya koydu.Bahçelinin mesajlarını özetlemek gerekirse:1- MHP, idam cezasının Öcalanı da kapsayacak şekilde kaldırılmasına karşıdır. Bu tavrını sonuna kadar sürdürecektir.Bahçelinin ifade ettiği bu görüş ve tavır, geçmiş görüş ve tavırlarıyla tutarlıdır. Öcalan dosyasının Başbakanlıkta tutulması kararının gerekçesi, üç lider tarafından imza altına alındığı gibi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi sürecinin beklenmesidir.2- Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararı belli olunca, Öcalan dosyası TBMMye indirilmelidir.Bahçelinin bu görüşü de geçmişteki açıklamalarıyla tutarlıdır. MHP lideri, bekletilme kararının altına bu gerekçeyle imza atmıştır. İdam cezasının Öcalanı da kapsayacak şekilde kaldırılması gerektiğini hiç savunmamıştır.3- MHP engel değildir. Bahçelinin bu ifadesi de geçmişle tutarlıdır. MHP lideri, idam cezasının tümüyle kaldırılması konusunda Mecliste bir çözüm bulunması halinde bunu koalisyon sorunu haline getirmeyeceğini daha önce açıklamıştı. Bugünkü tavrı da, MHPnin desteği olmadan, Mecliste bu yönde yapılacak bir düzenlemeyi hükümet
Çakmakoğlu öncelikle MGK ile ilgili şu bilgiyi verdi:"MGK kapalı bir toplantıdır. Bu nedenle neler konuşulduğunu açıklamaya mezun değilim. Ancak, bazı hususların açıklığa kavuşması gerekir. Birincisi, MGKda alınan tek karar, basın bildirisinde açıklandığı gibi OHALın iki ilde kaldırılması, iki ilde de son kez uzatılmasıdır. Bildiride yer alan diğer bir husus ABye dönük taahhütlerimizin hızlandırılması sonucuna varıldığıdır. Dikkat edilirse bu ifadede `karar yoktur. Karar, MGK üyelerinin imza altına aldıkları sonuçlardır. Bu da sadece OHALle ilgili olarak yapılmıştır. Diğer konular tartışılmış, görüşler açıklanmış ama MGK kararına dönüştürülmemiştir. Bu farkın bilinmesi yararlı olur. MGK sonrasında basın bildirisiyle açıklanan her husus, karar alındığı anlamı taşımaz."Çakmakoğlu, askerlerin MGKya dayanarak idam cezasının kalkmasını onayladıkları gibi bir hava yansıtılmasının doğru olmadığını, askerlerin görüşünün Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlunun ifade ettiği, "Biz bu konuda tarafız, kararı TBMM verecek" çizgisinde durduğunu söyledi. Org. Kıvrıkoğlu, başka beyanda bulunmadığı sürece bu görüşün esas alınması gerektiğini kaydetti. Çakmakoğlunun bu konulardaki
<#comment>#comment>Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu, dünkü görüşmemizde, hem MGK, hem de partisi MHP açısından idam tartışmalarına açıklık getirdi.
Çakmakoğlu öncelikle MGK ile ilgili şu bilgiyi verdi:
"MGK kapalı bir toplantıdır. Bu nedenle neler konuşulduğunu açıklamaya mezun değilim. Ancak, bazı hususların açıklığa kavuşması gerekir. Birincisi, MGK’da alınan tek karar, basın bildirisinde açıklandığı gibi OHAL’ın iki ilde kaldırılması, iki ilde de son kez uzatılmasıdır. Bildiride yer alan diğer bir husus AB’ye dönük taahhütlerimizin hızlandırılması sonucuna varıldığıdır. Dikkat edilirse bu ifadede 'karar’ yoktur. Karar, MGK üyelerinin imza altına aldıkları sonuçlardır. Bu da sadece OHAL’le ilgili olarak yapılmıştır. Diğer konular tartışılmış, görüşler açıklanmış ama MGK kararına dönüştürülmemiştir. Bu farkın bilinmesi yararlı olur. MGK sonrasında basın bildirisiyle açıklanan her husus, karar alındığı anlamı taşımaz."
Çakmakoğlu, askerlerin MGK’ya dayanarak idam cezasının kalkmasını onayladıkları gibi bir hava yansıtılmasının doğru olmadığını, askerlerin görüşünün Genelkurmay Başkanı Org. Hüseyin Kıvrıkoğlu’nun ifade ettiği, "Biz bu konuda tarafız, kararı TBMM
MGKda alınan idam cezasının kaldırılması, anadilde yayın serbestisi, OHALin kaldırılması gibi önemli kararların uygulamaya geçirilmesi açısından Çankaya zirvesi belirleyici rol oynayacak.Bunun temel nedenlerinden biri koalisyon ortaklarından MHPnin MGKda alınan kararlara soğuk durması. Özellikle idam cezasının kaldırılmasına Abdullah Öcalan nedeniyle itiraz etmesi. Bahçeli ve MHP bu tutumunu sürdürürse, idam konusunda hele Anayasa düzeyinde bir düzenlemeye gitmek için muhalefet desteğinin bulunması şart. İşte bu nedenle, Çankaya zirvesinde muhalefet liderlerinin alacağı tutum çok önemli hale geliyor.Başbakan Ecevitin de bugünlerde üzerinde durduğu konu AB ile ilişkiler. MGK kararlarının yaşama geçirilmesi. Or - Andaki kütüphane evinde kendisini ziyaret eden DSP yöneticilerine verdiği mesajların başında AB ile ilişkilerin esenliğe çıkarılması var. MGK kararlarıyla daha önemli bir fırsat yakalandığı düşüncesinde.Muhalefet partilerinin tavrı ne olabilir?Anamuhalefet partisi DYPnin lideri Tansu Çiller, Çankaya zirvesine Başbakan Ecevitin katılmasının zorunlu olduğu düşüncesinde. Çiller dünkü görüşmemizde Çankaya zirvesiyle ilgili olarak şu değerlendirmeyi yaptı:- Çankaya zirvesinin
<#comment>#comment>Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in 7 Haziran’da toplayacağı liderler zirvesi MGK’dan sonra AB konusunda ikinci tarihi toplantı olacak.
MGK’da alınan idam cezasının kaldırılması, anadilde yayın serbestisi, OHAL’in kaldırılması gibi önemli kararların uygulamaya geçirilmesi açısından Çankaya zirvesi belirleyici rol oynayacak.
Bunun temel nedenlerinden biri koalisyon ortaklarından MHP’nin MGK’da alınan kararlara soğuk durması. Özellikle idam cezasının kaldırılmasına Abdullah Öcalan nedeniyle itiraz etmesi. Bahçeli ve MHP bu tutumunu sürdürürse, idam konusunda hele Anayasa düzeyinde bir düzenlemeye gitmek için muhalefet desteğinin bulunması şart. İşte bu nedenle, Çankaya zirvesinde muhalefet liderlerinin alacağı tutum çok önemli hale geliyor.
Başbakan Ecevit’in de bugünlerde üzerinde durduğu konu AB ile ilişkiler. MGK kararlarının yaşama geçirilmesi. Or - An’daki kütüphane evinde kendisini ziyaret eden DSP yöneticilerine verdiği mesajların başında AB ile ilişkilerin esenliğe çıkarılması var. MGK kararlarıyla daha önemli bir fırsat yakalandığı düşüncesinde.
Muhalefet partilerinin tavrı ne olabilir?
Anamuhalefet partisi DYP’nin lideri Tansu Çiller,