Fikret Bila

<#comment>
DSP'nin kurultayı 29 Nisan'da yapılacak. Kurultayın yaklaşmasıyla birlikte, Başbakan Ecevit ve DSP'yle ilgili spekülasyon ve senaryolar da arttı.
Birkaç ay önce gündeme getirilen, "Bülent Bey nisanda çekilecek" senaryosu, Başbakan Ecevit tarafından yalanlanmıştı. Ecevit, "Öyle bir niyetim yok" demişti.
Bugünlerde aynı senaryo yeniden gündeme sokuldu:

"Ecevitler devam edecek mi, etmeyecek mi? Bülent Bey Başbakanlığı ve DSP Genel Başkanlığı'nı bırakacak mı?"Kurultay hazırlıklarını yapan DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevit'e dün gündeme getirilen bu soruları yönelttik.

<#comment>Atatürk'ün manevi evladı, dünyanın ilk bayan savaş pilotu Sabiha Gökçen'in cenazesine devletin sivil, asker en üst düzey görevlileri katıldı.
Cenazeye gösterilen ilgi hem Ata'ya hem Gökçen'e saygının ifadesiydi.
Ankara'da Kocatepe Camii'ndeki cenaze töreni siyasilerin kısa sohbetlerine de sahne oldu.
Bu sohbetlerden biri Meclis'in çalışmalarıyla ilgiliydi. Hükümet özellikle ekonomiyi ilgilendiren yasaların bir an önce çıkarılması için her gün çağrı yaparken, Meclis'te oturumun açılmasına yetecek kadar bile milletvekili bulunmayışı Meclis yönetimini rahatsız ediyordu.
Söze ANAP lideri Mesut Yılmaz girdi. ANAP'lı Meclis Başkanvekili Nejat Arseven'e dönerek:
- Bu hafta Meclis'i siz yöneteceksiniz, değil mi, diye soruyor.

<#comment>CHP'den kopmalar sonucu başlayan "yeni hareket yeni parti" çabaları ve bekleyişi, son günlerde siyaset kulislerini hareketlendirdi.
Bu bağlamda yakından izlenen isimlerden biri de Bankacılık Üst Kurulu Başkanlığı'ndan istifa eden Zekeriya Temizel...
"Temizel ne yapacak?" sorusuna da yanıt aranıyor.
Acaba, CHP'den kopanların başlattığı yeni hareket ve partileşme süreci içinde yer alır mı?
"Programımla döneceğim" sözleri, yeni bir parti programı anlamına geliyor mu?
Bu arada yeni hareket içinde adı geçen CHP eski Genel başkanı Altan Öymen'in, Temizel'i ziyaret ettiği ve bir durum değerlendirmesi yaptığı biliniyor. Bu ziyaretin yeni oluşumla bir ilgisi var mı? Öymen, Temizel'i yeni oluşuma davet etti mi?

<#comment>Devlet Bakanı Kemal Derviş'in ABD'deki temaslarını tamamlamasından bir gün sonra, 30 Mart Cuma günü Yüksek Planlama Kurulu, 31 Mart Cumartesi günü de Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantısı yapılacak.
Her iki toplantıda Derviş'in vereceği bilgiler ele alınacak.
Ancak çalışan kesimin temsilcileri izlenen yöntemden pek memnun değildir.
Örneğin Hak - İş ve Türk - İş, Ekonomik ve Sosyal Konsey'e memur sendikalarının da dahil edilmesi gerektiğini vurguluyorlar. Hak - İş Başkanı Salim Uslu dünkü görüşmemizde bu talebi şöyle yineledi:
- Memur sendikaları ve konfederasyonlarının bütün toplantılarına hükümet üyeleri katılıyor. Ancak Ekonomik ve Sosyal Konsey'e dahil etmiyorlar. Memur kesimi bu konseyde temsil edilmiyor. Madem bir toplumsal uzlaşma aranıyor neden memur sendikaları, mimar, mühendis odaları da bu platformda temsil edilmesinler?
İşçi kesiminin bir diğer şikayeti de, Ekonomik ve Sosyal Konsey toplantıları öncesinde yeterince bilgi sahibi olmamaları. Uslu, bu konuda da şöyle diyor:

<#comment>Odalar Birliği Başkanı Fuat Miras'ın başkanlığında Başbakan Yardımcısı Hüsamettin Özkan'la görüşen reel sektör temsilcileri, bankaların ekonomik kriz nedeniyle ağırlaştırdıkları kredi faizlerinden yakındılar.
Miras ve arkadaşları, bir süredir dile getirdikleri, "aşırı faiz yükünün düşürülmesi" talebi konusunda Özkan'a ilginç bir öneride de bulundular:
- Size yazıyla başvurup, bankalarla reel sektör arasında arabulucu olmanızı isteyeceğiz.
Reel sektörün talebi, Özkan'ın, bankalarla görüşerek, finansal darboğaz nedeniyle aşırı yükseltilen kredi faizlerinin "ödenebilir" düzeye çekilmesini sağlamak.
Başbakan Yardımcısı Özkan'a sorduk:
- Böyle bir arabuluculuk işlevi görecek misiniz?

<#comment>Hazine ihalesinde, üç ay vadeli devlet tahvillerine gösterilen ilgi ekonomi yönetimini memnun etmiş görünüyor. Memnuniyet, yapılan satış ve faizden çok talebin yüksek olmasından kaynaklanıyor. Devlet Bakanı Kemal Derviş ve ekibi bu talebin "güven" göstergesi olduğu noktasından hareketle gelecek için iyimserliklerini artırmış durumdalar.
Derviş, bugünden itibaren programa dış destek aramaya başlayacak. En büyük umut ABD ve G - 7'ler.
Derviş'in dış mali destek arayışları sürerken, Başbakanlık da iç kaynak paketi üzerinde çalışmalarını sürdürecek.
Bürokratlar, Başbakanlığın koordinasyonunda vergisiz iç kaynak paketi hazırlıklarını sürdürüyorlar. Bu çalışma da Derviş'in dönüşünden sonra kesinlik kazanacak.
Gelir artırıcı öneriler üzerinde özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova da çalışıyor. Yalova, dünkü görüşmemizde, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in bir düşünce olarak gündeme getirdiği emekliliğin özendirilmesi konusunda şu değerlendirmeyi yaptı:
- Biz bu öneriyi daha önce Türk - İş'le de görüşerek bir mutabakata dönüştürmüştük. Kamudaki yükü hafifletmek için emekliliğin özendirilmesi zorunludur. Şu anda özelleştirme bünyesindeki

<#comment>
Başbakan Bülent Ecevit, iş dünyasının, Odalar Birliği'nin, özellikle İzmir Ticaret Odası'nın verdiği ilanlarla ekonomik krizle mücadeleyi "Ulusal Kurtuluş Savaşı" ruhuyla bağdaştırmalarının yerinde bir yaklaşım olduğunu vurguluyor. İş dünyasının çağrısına katıldığını belirten Ecevit, şöyle devam ediyor:
* Karşılaştığımız sorunlara bir ulusal dayanışma içinde yaklaşmaya gereksinmemiz var. Bu havayla mücadele etmek gerekli. Karşılaştığımız sorun aslında bir yol kazası niteliğindedir. Türkiye'nin çözemeyeceği bir sorun değildir. Kriz hallerinde bile Türk ekonomisinin dinamik yapısı kısa sürede sorunların aşılmasını sağlayacak niteliktedir.

Başbakan Ecevit, krizin abartılmadan değerlendirilmesi gerektiğine dikkat çekerek bugünkü durumu şöyle değerlendiriyor:
* Döviz kurunun dalgalanmaya bırakılması ilerisi için olumlu sonuçlar doğuracaktır. Örneğin Arjantin, gerektiği halde dövizi sabit tutmakta ısrar etmiş ve bugün çok önemli bir tıkanmayla karşılaşmıştır. Benim, kendi temaslarım ve Devlet Bakanı Sayın Derviş'in temasları sonucunda ortaya çıkan durum olumlu ve umut vericidir.

<#comment>Ekonomiden sorumlu Devlet Bakanı Kemal Derviş ilk kez Bakanlar Kurulu toplantısına katıldı.
Derviş, Bakanlar Kurulu'na katılmadan önce yaptığı basın toplantısında da yeni program hakkında biraz daha bilgi verdi.
Derviş, bir yandan programın detayları üzerinde çalışıyor, bir yandan dış desteği garantilemek için çabalıyor. Önceki gün G - 7 ülkelerinin Ankara büyükelçileriyle yediği yemekte aldığı izlenimler olumlu.
Peki dananın kuyruğu ne zaman kopacak?
ABD'nin ne ölçüde destek vereceği, Kemal Derviş'in ABD Hazine Bakanı'yla Washington'da yapacağı görüşmede ortaya çıkacak. Program taslağıyla ABD'ye gidecek olan Derviş, ABD Hazine Bakanı O'Neil'le masaya oturacak. Ardından IMF yetkilileriyle yapacağı görüşme var. Derviş'in O'Neil'den alacağı yanıt, IMF dışında ABD'nin vereceği desteği de içerecek.
Peki, bu görüşmeden sonra Türkiye'ye hemen dış kaynak akması mümkün mü?