Hazine ihalesinde, üç ay vadeli devlet tahvillerine gösterilen ilgi ekonomi yönetimini memnun etmiş görünüyor. Memnuniyet, yapılan satış ve faizden çok talebin yüksek olmasından kaynaklanıyor. Devlet Bakanı Kemal Derviş ve ekibi bu talebin "güven" göstergesi olduğu noktasından hareketle gelecek için iyimserliklerini artırmış durumdalar.
Derviş, bugünden itibaren programa dış destek aramaya başlayacak. En büyük umut ABD ve G - 7'ler.
Derviş'in dış mali destek arayışları sürerken, Başbakanlık da iç kaynak paketi üzerinde çalışmalarını sürdürecek.
Bürokratlar, Başbakanlığın koordinasyonunda vergisiz iç kaynak paketi hazırlıklarını sürdürüyorlar. Bu çalışma da Derviş'in dönüşünden sonra kesinlik kazanacak.
Gelir artırıcı öneriler üzerinde özelleştirmeden sorumlu Devlet Bakanı Yüksel Yalova da çalışıyor. Yalova, dünkü görüşmemizde, Devlet Bakanı Kemal Derviş'in bir düşünce olarak gündeme getirdiği emekliliğin özendirilmesi konusunda şu değerlendirmeyi yaptı:
- Biz bu öneriyi daha önce Türk - İş'le de görüşerek bir mutabakata dönüştürmüştük. Kamudaki yükü hafifletmek için emekliliğin özendirilmesi zorunludur. Şu anda özelleştirme bünyesindeki kurumlarda 175 bin personel var. Emekliliği dolanların ayrılması, ayrıca kendi isteğiyle ayrılacak olanların da özendirilmesi gerektiğini düşünüyoruz. Sayın Derviş'e de bu kurumlardaki durumu gösterir raporların verilmesini istedim. Sadece özelleştirilecek kurumlarda değil diğer birçok kurumda da durum aynı. Örneğin Devlet Demiryolları'nda, Köy Hizmetleri'nde personel giderleri incelenirse kamunun üzerindeki yük daha iyi anlaşılır. Devlet Demiryolları'na her ay 38 trilyon lira gerekiyor. Zararda bir kurum. Bunun gibi birçok kurum da örnek gösterilebilir. Kamu kesimi bu personel yükünü taşıyamıyor.
Yalova, "elbette, işçi atılsın, işçilere ücret verilmesin gibi bir düşüncem yok" diyerek şöyle devam etti:
- Ancak Türkiye'nin gerçeği bu. Bazı kurumlarda üretim açısından işlevi olmayan personel yığılması var. Bu kurumlarda emekliliği dolanların ayrılması veya kendi isteğiyle ayrılacakların özendirilmesi makul ve mantıklı bir yöntem olur. Birçok sektörde işçilere ödenecek tazminat tutarının 20 milyardan fazla olduğu, buna karşın Genelkurmay Başkanı'nın 15 milyar tazminat aldığı, bir polisin 4 - 4.5 milyar tazminat alabildiği düşünülürse, gizli işsize dönüşmüş personelin emekliliğe yönlendirilmesi bulunabilecek en iyi çözüm olarak görülüyor.
Özelleştirmenin de en önemli iç kaynak yaratacak çalışma olduğunu vurgulayan Yalova, Ulaştırma Bakanı Enis Öksüz'ün hazırladığı yasa tasarısını geri çevirmesinin de gerekçesini şöyle açıkladı:
- Daha önce Bakanlar Kurulu Telekom'un yüzde 33.5'nin özelleştirilmesini kararlaştırmıştı. Ancak Kemal Derviş'in göreve gelmesinden sonra bunun yüzde 51'e çıkarılması karar altına alındı. Bu nedenle yeni bir yasa tasarısı hazırlanması ve Telekom'un yüzde 51'inin satılması gerekiyor. Ancak Sayın Öksüz, eski karara dönük tasarıyı bana göndermiş ben de yeni karar ve yeni ekonomik programı gerekçe göstererek "uygun değildir" deyip geri gönderdim. Olay budur.
Yalova, Türkiye'nin mutlaka iç kaynaklara yönelmesi gerektiğini belirterek şu vurguyu yaptı:
- Elbette dış destek arayacağız ama bu sonuçta borç olacak. Zamanı gelince geri ödenecek. Bu nedenle Sayın Derviş'in de sık sık tekrarladığı gibi asıl kaynağı bizim üretmemiz gerekiyor. Bu nedenle özelleştirmeyi ve emekliliği hızlandırmalıyız.
İç kaynak yaratma çabaları ve buna ilişkin kararlar Derviş'in ABD dönüşünde hızlanacak gibi görünüyor.
