BAŞBAKAN Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Tansu Çiller'le dün düzenlediği basın toplantısı sonrasında, bazı meslekdaşlarımızla birlikte sohbet olanağı bulduk.
Tansu Hanım, Lüksemburg toplantısıyla Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne tam üyeliği yolunda çok önemli bir aşama sağlandığını vurguladı.
Türkiye açısından 1997 yılının tarihi bir önem taşıyacağını belirten Çiller, sohbet boyunca, orduya, muhalefete ve basına mesajlar verdi.
Tansu Hanım'ın en çok altını çizdiği mesaj "demokrasi ve istikrar" oldu.
Çiller'in toplumun değişik kesimlerine yaptığı çağrıyı şöyle özetlemek mümkün:
1- Türkiye Milli Güvenlik Kurulu'na endeksliymiş görüntüsünden kurtulmalı,
2- Demokratik rejime yönelik tartışmalar son bulmalı,
3- Toplumu etkileyebilen bütün kurumlar, olayları demokrasiden yana bir bakışla değerlendirmeli,
4- Sorumluluğun Silahlı Kuvvetler'de değil, siyasal kadrolarda olduğu unutulmamalı,
5- Dış politika iç politikanın aleti haline getirilmemeli, dış politikanın bir devlet politikası olduğu esas alınmalı,
6- Meclis ve halk temel alınmalı,
7- Türkiye, her an darbe yapılacak bir ülkeymiş gibi gösterilmemeli,
8- Toplumsal olaylar zora dayalı politikalarla yönlendirilmemeli,
9- Basın taraf olmamalı, özel amaçlı gayretler içine girilmemeli,
10- Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinde toplumsal uzlaşmayı sağladığı kanıtlanmalı.
Tansu Hanım sorularımızı yanıtlarken, RP ile "uyumlu" bir çalışma içinde olduklarını da sık sık vurguladı. Özellikle dış politikada RP ile DYP arasındaki çizgi farkını vurguladığımızda ise, "AB'ye giriş yolunda RP buna engel değil. Türkiye'nin dış politikasının da çeşitlenmesi yararlıdır" yanıtını verdi.
Çiller, Türkiye'nin rotası açısından RP'siz alternatiflerin daha uygun olup olmayacağına dönük bir soruyu yanıtlarken de, "istikrar unsuru taşıyan bir seçenek çıktı da biz hayır mı dedik" demekle yetindi. Tansu Hanım, Anayol ve DYP - CHP koalisyonlarına göre, RP ile daha az sorun yaşadığını da ekledi. Avrupa Birliği'ne giriş yolunda RP'nin değil, "demokrasiye dönük tehdit havası"nın engel oluşturabileceğini vurguladı.
Tansu Hanım, bu yaklaşık içinde Refahyol'a alternatif arayışlarıyla ilgili soruları yanıtlarken, tümüyle kapalı bir hava vermiyor, ancak, "demokrasi içinde ve istikrar sağlayacak" modellerin anlamlı olabileceği mesajını veriyor.