No 709’un sicili

21 Mayıs 2002


<#comment>Başkent Hastanesi 709 no’lu oda, Türkiye’nin yazgısını değiştirebilir. Tarihe "Türkiye’nin AB’ye üyelik yolunu açan kararların alındığı oda" ya da "AB’ye üyelik umudunun son nefesini verdiği oda" olarak geçebilir.
Hangisi Türkiye’nin gelecek nesilleri tarafından kutsanacak? Hangisi Türkiye için daha ışıltılı?
İşte Başkent Hastanesi 709 no’lu odada yapılacak liderler toplantısının altı çizilerek vurgulanması gereken önemi.
709 numaradan "Başbakanımız yarı mobilize" gibi sağlık bildiriminden çok, askeri ya da polisiye motorize örgütlenme çağrısı yapan "kitsch" (rüküş) açıklamalar bir yana... Asıl beklenti AB yolculuğunun mobilize edileceği zirve kararlarıdır.

Bir kez daha sıralayayım:

Yazının Devamı

Ecevit miladı

19 Mayıs 2002

Anlamı?Zihinsel davranış terapisi..." Yoğun korkulara karşı bu yöntem uygulanıyor.Yoğun korku ve kaygı neye duyuluyorsa, zihin o soruna odaklanıyor. Korkulan, kaygı duyulan şey zihinsel olarak yaşanıyor.Bir tür simülasyon.Hani uzaya gideceklere, yerde uzay koşullarını yaşatmak ve fırlatılmadan önce uzay koşullarında yaşamaya alıştırmak gibi...Korkulan ve kaygı duyulan olay, zihinsel olarak yeterince sürede ve sıklıkta yaşanırsa, artık, bir tür bağışıklık oluşuyor.Olay gerçekleşirse panik olmuyor. Tepkiler "normal" düzeyde kalıyor."Türkiyede uzun süredir Ya sağlık durumu bozuk olan Ecevit, devre dışı kalırsa ne olur bu memleketin hali sendromu vardı. İki haftadır bu kaygı ve korku çok yoğun yaşandı. Zihinsel olarak, Ecevit sonrası için simülasyonlar yapıldı. Bir bakıma artık, öyle bir olasılığa karşı bağışıklık oluşmakta. Belki oluştu bile." Psikolog Emre Konuk, Bülent Ecevitin sağlık sorunları süreci için "Türkiye, cognitive behavior therapy yapmakta" diyor. Gaflar ve gevezelikler Eğer geride kalan iki haftalık "Ecevitten sonra ne olur" senaryoları tartışılmasaydı... Toplum - hiç temenni etmediğimiz - Ecevitin sağlık nedenleriyle devre dışı kalabilme olasılığına, bağışıklık

Yazının Devamı

Ecevit miladı

19 Mayıs 2002


<#comment>Psikolog Emre Konuk, Bülent Ecevit’in sağlık sorunları süreci için "Türkiye, cognitive behavior therapy yapmakta" diyor.
Anlamı?
Zihinsel davranış terapisi..."
Yoğun korkulara karşı bu yöntem uygulanıyor.
Yoğun korku ve kaygı neye duyuluyorsa, zihin o soruna odaklanıyor. Korkulan, kaygı duyulan şey zihinsel olarak yaşanıyor.
Bir tür simülasyon.

Yazının Devamı

Kedi metaforu

18 Mayıs 2002

Tanrı korusun... Bülent Ecevitin, - aşkına da saygı duyduğumuz - Rahşan Hanımın kanatları altından nihayet çıkarılarak, tıbbın koruması altına alınmış olması olumludur.Düşünün, Türkiye Başbakanı hastaneden alınıp evine götürülüyor... 13 gün boyunca sadece Rahşan Ecevitin bakımına bırakılıyor.O süre boyunca tek doktor bile Eceviti görmüyor.12 gün süreyle perakende, tutarsız, içeriksiz, inandırıcı olmaktan çok uzak açıklamalarla "Ecevitin sağlığının yerinde olduğu, ters bir hareket nedeniyle adale zedelenmesi yüzünden birkaç gün daha dinlenmesi gerektiği, Pakistan ve Hindistan gezilerine çıkacağı" söyleniyor..."Toplum aldatılıyor... Toplum uyutuluyor" demiyorum... Ama Ecevitler baş başa kendilerini aldatıyorlar.Çünkü... Dün hastaneye geldiklerinde, gerçekler farklıydı. Sayın Rahşan Ecevitin çok sevdiği kediler, belki durumu daha iyi anlatır. Kedi, yavrusunu o kadar sever ki, onu soğuktan ve dışarıdan gelebilecek tehlikelerden korumak için altına alır... Zavallı yavru bazen havasızlıktan ölür. Gaf dizisi 12 gün süreyle, tek bir doktor tarafından görülmeden nasıl bırakılır?O nedenle sadece Rahşan Ecevitin tekil özeni değil... Sorumlular listesi de tartışılmalı.Örneğin, Ecevitin

Yazının Devamı

Kedi metaforu

18 Mayıs 2002


<#comment>Sayın Rahşan Ecevit’in çok sevdiği kediler, belki durumu daha iyi anlatır. Kedi, yavrusunu o kadar sever ki, onu soğuktan ve dışarıdan gelebilecek tehlikelerden korumak için altına alır... Zavallı yavru bazen havasızlıktan ölür.
Tanrı korusun... Bülent Ecevit’in, - aşkına da saygı duyduğumuz - Rahşan Hanım’ın kanatları altından nihayet çıkarılarak, tıbbın koruması altına alınmış olması olumludur.
Düşünün, Türkiye Başbakanı hastaneden alınıp evine götürülüyor... 13 gün boyunca sadece Rahşan Ecevit’in bakımına bırakılıyor.
O süre boyunca tek doktor bile Ecevit’i görmüyor.
12 gün süreyle perakende, tutarsız, içeriksiz, inandırıcı olmaktan çok uzak açıklamalarla "Ecevit’in sağlığının yerinde olduğu, ters bir hareket nedeniyle adale zedelenmesi yüzünden birkaç gün daha dinlenmesi gerektiği, Pakistan ve Hindistan gezilerine çıkacağı" söyleniyor...
"Toplum aldatılıyor... Toplum uyutuluyor" demiyorum... Ama Ecevitler baş başa kendilerini aldatıyorlar.

Yazının Devamı

"Felaketin nefesi"

17 Mayıs 2002

İkisinden biri böyle bir saçmalığı medyaya söylemiş olabilir mi? Mümkün değil.Komik."Sordum:"Büyükelçi Pearson ne dedi?"Cevap:"Yemekte dışişlerinden bazı üst düzey konukları vardı. Haberi söylediğimizde o da güldü... Komik dedi."İşte dün doları, faizi ateşleyen "Pearson, Dervişe yemekte Ecevit cumartesi çekileceğini açıklayabilir. Sonbaharda seçim olabilir dedi." yolundaki medya satırlarının, ABD Büyükelçiliğinde yankıları.Bu söylem, olayın hafife alındığı gibi yorumlanmasın.Üzgündüler.Yayımlanan iddia "komik..." Ama... Sonuçlar "traji - komik." Büyükelçi ile Bakan öğle yemeğini baş başa yediler. Odada başka kimse yoktu. Taşın maliyeti Kuyuya atılan taşın maliyeti mi?Türkiye 10 dakika içinde yüzde 1 yoksullaştı. Dolar 28 bin lira değer kazandı.Bu bilgiler ABD Ankara Büyükelçiliğine öğle saatlarinde yansıdı.İki saat sonra da hem Derviş, hem büyükelçilikten yalanlamalar yayımlandı.Ama olan olmuştu bir kez.Türkiye hâlâ "kuyuya atılan taş nedeniyle" yüzde 1 yoksullaşmış durumda. Bu sabah için beklenti doların belki 1 milyon 400 bin TLnin de altına inmesi.Fakat...Gene de fatura tuzlu. Haber bir gazetenin, anonim politika kulisi sütunlarında yayımlandı. Ardından etkin bir haber portalı

Yazının Devamı

"Felaketin nefesi"

17 Mayıs 2002


<#comment>Büyükelçi ile Bakan öğle yemeğini baş başa yediler. Odada başka kimse yoktu.
İkisinden biri böyle bir saçmalığı medyaya söylemiş olabilir mi? Mümkün değil.
Komik."
Sordum:
"Büyükelçi Pearson ne dedi?"
Cevap:

Yazının Devamı

Ecevit'e de 10 numara!

16 Mayıs 2002

™zellikle içinde bulunduğu şu sağlık durumu nedeniyle OR - AN' a kapanmak artık kişisel tercihi olamaz.Başbakanlık Konutu'na geçmesi Türkiye' nin yararları gereğidir.Bakınız neden? Bülent Ecevit sağlık, haberleşme, medya, uzay bağlantılı iletişim ve korunma olanakları bulunan Başbakanlık Konutu'na neden geçmiyor? Konutta bir uzay üssü Çalışma odasından "video konferans" y"ntemiyle Bakanlar Kurulu toplantısına sesli ve g"rüntülü olarak başkanlık yapabiliyordu.Basın toplantısı, para ve kredi ya da Yüksek Planlama Kurulu toplantılarını da g"rüntülü ve sesli olarak yapmaktaydı. Ecevit, sağlık sorunları için kuşku bulutlarının kümelendiği şu günlerde, Başbakanlık Konutu'nda olsaydı video konferans y"ntemiyle Bakanlar Kurulu'nu, liderler zirvesini toplayabilirdi.Basın toplantısı yapabilirdi.Kuşkular yoğunlaşmazdı.Faizin ve doların da ateşi çıkmazdı.Çünkü Ecevit' ten beklenen atlet performansı değil ki...Düzgün konuştuğunun, devlet işlerini aksamadan yürütmekte olduğunun g"rülmesi yeterlidir.Bunu Başbakanlık Konutu'ndan çıkmadan da yapabilir.šstelik 10 yıl "ncesinden daha ileri teknoloji olanakları var. Merhum Turgut ™zal kalp ameliyatı geçirdikten sonra Başbakanlık Konutu

Yazının Devamı