Güneri Cıvaoğlu

Güneri Cıvaoğlu

ngunericivaoglu@gmail.com

Tüm Yazıları

Arap Baharı’nı, Kürt Baharı’yla sürdürmek hevesinin “deney” coğrafyası Şemdinli...
Arap Baharı’nda inisiyatif sivil odaklıydı.
Şemdinli’de nasıl?
İlçenin Belediye Başkanı Sedat Töre ile telefonda konuştum.
“İlçede yaşamın normal olduğunu” söyledi.
Bölgeye sevk edilen çok sayıda devlet güçleri Şemdinli’nin 2 km güneyindeki dağ silsilesini ve derecik beldesine kadar olan bölgeyi yoğun ateş altında tutuyormuş.
“PKK bu defa kaçmıyor ve direniyor mu?” soruma “öyle görünüyor, mevziler yapmışlar” cevabını verdi.
“PKK’nın Şemdinli ve civarında kurtarılmış bölge oluşturmaya çalıştığı” söylentisi için anlattıkları şöyle:
Yakın zamana kadar bir şey yoktu.
Sayılarını bilemem ama PKK yığınak yapmış.
7-8 gündür çok yoğun çatışmalar sürüyor.
Şemdinli civarı dağlık ve ormanlıktır.
Orman yangınları var.

Haberin Devamı

Çukurca’da Kamışlı’ya özenmek
Şemdinli üzerine yangın bulutları sürüklendi.
Çatışmaları buradan da izleyebiliyoruz.
Cobra helikopterleri bomba atıyor.
Sabah itibariyle 4-5 tank geldi.
Özellikle Boman dağı çatışmaların en yoğun olduğu yer.
5 köy boşaltıldı.
800-1000 nüfus göçmek zorunda kaldı.
Bir kısmı ilçe merkezine geldi.
Bir kısmı da civar köylerdeki akrabalarının yanına gittiler.
Daha fazla bilgimiz yok.
Çatışmanın yaşandığı bölgeye giriş yasak.
......................
Olağan çatışmalardan daha geniş çaplı ve uzun süreli bu durumun PKK tarafından Şemdinli ve civarında “devlet egemenliği yok” açıklamasından sonra oluştuğuna işaret ediyorum.
Yol kesmeler, kimlik kontrolleri, araç yakmalarla dikkatler saptırılırken anlaşılan Şemdinli civarına yığınak yapmış, mevziler kurmuşlar.
Bu kalkışımın amaca varmayacağı kesin.
Ancak...
Böyle coğrafya kazanı kalkışmalarıyla PKK sivilleri de harekete dahil etmek istediği izlenimini veriyor.
Güvenlik güçlerinin yanı sıra onun da ötesinde sivil halka özen, insan hakları ve demokrasi çerçevesinde yaklaşımlarda “duyarlık” çok önemli.
Türkiye’nin diğer Ortadoğu ve Kuzey Afrika kuşağı ülkelerinden belirgin farkı budur.
Bölgede çözümleri çağdaş kavramların çerçevesi içinde gerçekleştirecek tek ülke Türkiye’dir.

KONFEDERASYON KUMAŞI BİÇİLMİŞ

OSLO Barış Enstitüsü’nün kurucusu Prpf. Dr. Johan Galtung “Kürt sorununun çözümü için özellikle Türkiye’de 20 yıldır aracılık yaptığı” iddiasında.
Bu açıklamalar ANF’ye (Fırat Haber Ajansı) verdiği özel demeçten dile getirildi...
T24 internet gazetesinde yer alan bu haber, bir Kürt devletleri federasyonu modeline göre kumaşın biçildiğini, dikime başlandığını gösteriyor.
İşte T24’ün haberinden bazı bölümler.
Prof. Dr. Galtung’un demeci “yaş imzası” ile yayınlandı.
Prof. Galtung 3 aşamalı bir plan öngörüyor.
1Kürtlerin yaşadığı 4 ülke olan Türkiye, Irak, İran ve Suriye’de insan hakları iyileştirmelerinin Kürtleri de içine alacak şekilde sağlanması.
2Her 4 ülkede Kürtler, içeride otonomilere (özerkliğe) kavuşturulmalı.
3Bu 4 otonominin bir araya gelmesiyle Kürdistan Konfederasyonu oluşturulmalı.

......................
Prof. Galtung’a göre “Türkiye ise Kürdistan Konfederalizmi oluşumunu kabul etmeli.” (Diğer ülkeleri kale almamış, sadece “Türkiye’nin kabul etmesi gerektiğini” söylemiş. G.C)
.......................
Prof. Galtung’a 1987’de alternatif Nobel ödülü olan “Doğru Yaşam Ödülü” (Right Livelihood Award) verilmiş.
50’yi bulan çatışma ve savaşta arabuluculuk rolü üstlenmiş.
Askerliği reddeden ilk “vicdani ret” ilanı yapanların başında geçiyor adı.
Şam’a giderek arabuluculuk yapmaya hazır olduğunu söyleyen Galtung “çözümün büyük ihtimalle Suriye federasyonu olabileceği” görüşünde.
.......................
Prof. Galtung ünlü bir isim ama sözleri mutlaka gerçekleşecek bir “keramet” sahibi değil.
Ancak...
Bölgenin dışındaki karar ve proje üretim odaklarında nelerin kaynatılmakta olduğunun kokularını hissettiriyor.
Ortadoğu’nun Balkanlaştırılması yani az sayıda büyük ülkeden çok sayıda küçük ülkeye geçiş sürecinin işaretleri...
Türkiye bütünlüğünü koruyabilecek demokratik yapıya ve geleneğe sahip tek ülke.