TÜRKİYE‘nin dış politikasındaki -açıklanmamış- hedef, Türkiye Suriye sınırına paralel bir “tampon bölge” oluşturmaksa, yarı yarıya gerçekleşmiş sayılır bu...
İki şehit verdiğimiz Türk jetinin düşürülmesinden sonra “Suriye uçakları ve askeri unsurları” artık Türkiye’ye yanaşamıyor.
Suriye, “uçaklarını sınıra yaklaşmamaları” için uyarmış.
Suriye’de gözlemler yapan NTV’den Mete Çubukçu şöyle yazıyor: (*)
“Yani Suriye ordusunun hareket kabiliyeti sınırlanmış. Asıl önemlisi Türkiye-Suriye sınırında belli bir güvenlik bölgesi oluşmuş durumda. Yani açıkça söylenmese de Türkiye ister istemez amacına ulaşmış.”
Bu önemli bir saptamadır.
Yılların gazetecilik deneyimlerine sahip Mete Çubukçu farklı bir tespitte bulunuyor.
Bu, ilktir.
HAYALET TİMLERİ
ÇUBUKÇU bir de “Kürt Şebiha” diye anılanlara işaret etmekte.
Şebiha Arapça “hayalet” ya da “hortlak” anlamına geliyor.
Esad rejiminin özel timleri bunlar.
Muhalefet cephesinde ürpertiyle anılıyorlar.
Dehşet saçmaktalar.
Çubukçu’nun Esad sonrasına dönük “Suriyeli Kürtleri” de kapsayan gözlemleri şöyle:
.......................
Suriye’de ise Türkiye geçmişe değil Esad sonrasına bakıyor. Hatta bu konuda Rusya ile farklı bir çözüm için çaba göstermeyecek gibi görünüyor.
Ama üst düzey yetkili Rusların belli bir süre sonra Esad rejimini yalnız bırakacağını da ima ediyor. Hatta Rusların rejimin düşeceğini bildiklerini söylüyor.
Türkiye’nin yeni Suriye’nin nasıl olması gerektiği konusunda muhaliflerle daha yakın ilişki içinde olduğu saklanmıyor. Rejimin çok kısa sürede devrilmesi bekleniyor. Bu beklenti büyük.
Herhangi bir mezhebi çatışma ve ayrışma beklenmiyor. İçeriden bilgi akışı ve koordinasyon konusunda yol alınmış gibi görünüyor.
Suriyeli Kürtler Türkiye’ye karşı hasmane tutum takınmamaları konusunda uyarılmış.
Barzani’nin Suriyeli Kürtlerle dirsek teması destekleniyor.
PYD ise Esad rejiminin silahlı bekçisi olarak görülüyor; Kürt şebiha olarak adlandırılıyor.
Suriyeli Kürtler konusu Türkiye’nin “yakın takibe” aldığı bir oluşum.
Aşağıda birkaç önemli işareti yansıtıyorum.
..........................
(*)T24 internet gazetesi 01.08.2012
BARZANİ’DEN ÖN MESAJ
DIŞİŞLERİ Bakanı Ahmet Davutoğlu Barzani’yle görüşmek üzere havalanmadan, Barzani’nin Dışişleri sorumlusu Sefin Dizai bir demeç verdi.
Şöyle dedi:
Türkiye, Suriye’deki muhalefet kesimlerinin hepsine eşit mesafede durmalı.
Suriyeli Kürtler de dahil.
Bunun için olumlu ortam var.
Suriyeli Kürtler içindeki PYD’nin lideri eğitimini İstanbul’da yaptı.
İyi Türkçe bilir.
PYD’nin PKK uzantısı olduğu düşünülüyorsa asıl bunun için Türkiye PYD ile görüşmelidir.
PYD’nin lideri görüşmeye hazır.
..............................
- Bu demecin zamanlaması ilginç; Davutoğlu Erbil’e varmadan konuşturuluyor Sefin Dizai...
Yıllarca Barzani’nin Ankara Temsilciliği’ni yapmış olan Dizai Türkiye’nin nabzını iyi tutar.
- PYD üzerinde baskı yapamayız.
Suriye’nin ve Suriye Kürtlerinin içişlerine müdahale edemeyiz.
- PYD ile görüşüp sorununuz varsa siz çözmelisiniz.
PYD lideri diyaloğa hazır.
............................
Bu altyapıdan sonra diplomatik nezaket gereği “elbette biz de elimizden geleni yapmaya çalışırız” söylemi esirgenmez.
Türkiye, “Suriye’de Kürt oluşumuna” değil “bu oluşumun PKK güdümüne girmesine” karşı olduğunu daha da vurgulamalıdır.
Kuzey Irak’ta “kırmızı çizgi” yanlışı bir kez daha tekrarlanmamalı.