Vehbi Bey’in “holding”i 46 yaşında

20 Kasım 2009

Yıl 1984. Vehbi Koç, bir kâğıt uzattı. “Yüksek sesle oku bakalım” dedi. Okudum.
“Koç Holding’in kuruluşunu 20 yıl aynı gün, 20 Kasım’da kutladık. Bu yıl 20 Kasım’da bir tören düzenlenmediğini gördüm. Divan Oteli’nde Macar Yemekleri Haftası olduğu için tören düzenlenmemiş. Holdingin kuruluş gününü düzenlemenin Macar Yemekleri Haftası düzenlemekten daha önemli olacağı inancıyla Divan Oteli Müdürlüğü’ne bir mektup yazdım. Örneklerini çocuklarıma ve holding yetkililerine gönderdim. Bundan sonraki yıllar holdingin kuruluşunun hep aynı gün 20 Kasım’da Divan Oteli’nde kutlanmasını temenni ederim.”
Kâğıdı elimden aldı. Katladı. Cebine koydu.
Koç Holding’in 21’inci kuruluş yılı toplantısı, bir hafta gecikmeyle, 26 Kasım 1984’te Divan Oteli’nde yapıldı. Vehbi Koç toplantıdaki konuşmasına, bana okuttuğu kâğıtta yazılı olanları söyleyerek başladı.
O yıl holdingin yönetiminden ayrılmıştı. Emeklilik döneminde neler yapacağını anlattı.

İş ve aş bulmak zorundayız

Yazının Devamı

Komşusu aç iken tok yatan bizden değildir

19 Kasım 2009

Sayın R. T. Erdoğan Roma’da yapılan Gıda Güvenliği Zirvesi’nde, fakirler ile zenginler arasındaki uçurumun büyüdüğünü söyledi. Zenginlerin fakirlere yardım etmeleri gerektiğini hatırlattı. Sözlerini “hadis-i şerif” ile bağladı:”Komşusu aç iken, tok yatan (gerçek) mümin değildir.”(Buhari)
Sayın R. T. Erdoğan günümüzün en önemli sorununa değinmiştir. Tabii ki Sudan’da, Bangladeş’de, Afrika’nın değişik bölgelerinde insanlar aç iken, zenginlerin hiçbir şey yokmuş gibi yaşamlarını sürdürmeleri kabul edilemez.
Geliniz görünüz ki, aynı sorunu biz de yaşıyoruz. Ve de (maalesef) bu ülkenin yönetimine soyunanlar genelde insanların büyük bölümü aç iken tok yattıklarını unutuyor.
- Her ay açıklanan işsizlik rakamları bizi yönetenler için bir anlam ifade etmiyor. Geçen ağustosta 2.5 milyon olan işsiz sayısı bu ağustos 3.4 milyon oldu. Her 100 gencin 23.5’i iş arıyor. Bunlar ne yer, ne içer, nasıl yaşar? Kim ilgileniyor? Bunlar ev kiralarını nasıl ödüyor, karınlarını nasıl doyuruyor?
- Gelir dağılımını gösteren en son bilgiler 2005 yılına ait. Krizde gelir dağılımının nasıl bozulduğunu bilemiyoruz. Ama en son bilgilere göre, ülkedeki en fakir 12.5 milyonluk nüfus dilimi toplam milli

Yazının Devamı

Ucuz ithalat varken içeride üretim artamaz

18 Kasım 2009

Merkez Bankası bir araştırma yaptırmış. Bu araştırmaya göre, (1) Türkiye’de ithal malına bağımlı olmamızın, sanayide giderek daha fazla ithal girdi kullanımının nedeni ucuz döviz değilmiş. Bizim üreticimiz kaliteli mal üretemediğinden halkımız ithal malına, üreticimiz ithal girdiye yöneliyormuş.
(2) İthal girdi kullanan firmalar, yerli girdi (yerli malı) kullananlara göre daha yüksek büyüme oranlarına ulaşabiliyormuş.
Merkez Bankası araştırmasına göre,
(1) Yerli malı pamuk, iplik, bez, kumaş üretecek yerde, doğrudan bezi ve kumaşı ithal edenler, bunu döviz ucuz olduğu, ithalat ucuza geldiği için yapmıyor, bizim pamuklarda, ipliklerde, kumaşlarda iş yok.
(2) Türkiye’de Türk malı pamuk kullanan, iplik kullanan, bez kullanan sanayici kaybetmeye mahkûmdur. Büyümek istiyorsa, pamuğu Mısır’dan, ipliği Bangladeş’ten, bezi Hindistan’dan ithal etmelidir.

Ucuz dövizle rekabet imkânsız

Yazının Devamı

Deniz ticareti filosu büyürken nazara geldi

17 Kasım 2009

Üç yanımız deniz, gemimiz yok diyerek dövünürüz. Uzun yıllar gemimiz yok iken, geçtiğimiz yıllarda armatörlerimiz (gemi sahiplerimiz ve gemi işletenlerimiz) gayrete geldi.
- Yeni gemiler aldılar. Yeni gemiler sipariş ettiler.
- Büyük yatırımlar gerçekleştirirken, krize yakalandılar.
- Kriz sonucu dünya deniz ticaretinde daralma var. Mevcut gemiler iş yapamıyor. Fakat tersanelerde inşa edilen gemilerin büyük bölümü de denize inecek.
- Bu tabloda (1) Navlunlar, taşıma ücretleri düştü. (2) Eski ve yeni inşa edilen gemilerin fiyatları ucuzladı.
- Armatörlerin denizdeki gemileri yüzdürmeyi sürdürebilmeleri için, tezgâhtaki gemilerin borçlarını ödeyebilmeleri için içeride ve dışarıda krediye ihtiyaçları var. Eski gemilerin ve tezgâhtakilerin fiyatları ucuzladığı, navlun piyasası daraldığı için bankalar genelde armatörlere kredi vermekte isteksiz.

Yazının Devamı

Konut talebi canlı mı değil mi?

16 Kasım 2009

Gazete ilanlarına bakılırsa konut talebi çok, hem de çok canlı. Eskiden maketten konut satanlar şimdi gazete ilanından konut satıyor.
Konut işinde uzmanlaşan yap-satçıların toplantılarında konuşulanlara bakılırsa kredi faizinin ucuzlamasına rağmen piyasa durgun. Yüzde 40 stok var. (Anlaşıldığı kadarıyla tamamlanmış her 100 dairenin 40’ı henüz satılamamış durumda.)
Bizde konut stoğunun gerçek durumu hakkında bilgi bulmak imkânsızdır. Hiçbir kuruluş yıl içinde tamamlanan konutun ne kadarının satıldığını, ne kadarının satılamadığını izlemez. Tapu idaresi yeni yapıların satış rakamlarını vermez.
Bu konularda yararlanılabilecek 2 kaynak var: TÜİK binalarda yapı ruhsatı ile yapı kullanımı izin belgeleri sayılarını, BDDK konut kredileri bakiyelerini yayımlıyor.

Kredi talebi sınırlı
Konut kredileri bakiyesi (kullanım ve ödemeden sonra net kredi toplamı) yılbaşında 37.5 milyar TL’ydi. Bu ayın ortasında 40.1 milyar TL’ye yükseldi. Demek ki yıl içinde 2.6 milyar TL’lik bir artış var. Bu artış bakiyedeki artış. Ödemeler dikkate alınırsa demek ki yılbaşından bu yana en az 3 - 3.5 milyar TL yeni konut kredisi kullanılmış.

Yazının Devamı

S. Gökçen’de teknopark unutuldu

15 Kasım 2009

Sabiha Gökçen’de pırıl pırıl yeni bir havaalanı terminali yapıldı. Bundan sonra Sabiha Gökçen’den daha çok yerli ve yabancı uçaklar inip kalkacak. Hayırlı olsun. Yapılanı küçümsemek için değil de... Hatırlatmak için yazmak istedim...Bu iş, İstanbul’a ikinci bir havaalanı yapmak amacıyla değil, Türkiye’nin ilk ileri teknoloji merkezini kurmak arayışında başlamıştı. Teknoloji merkezini unuttuk. İşi havaalanına dönüştürdük.
1987 yılında Savunma Sanayii İcra Kurulu, Türk ordusu için bir “İleri Teknoloji Endüstri Parkı”nın (İTEP) kurulmasına karar verdi. Bu kararı Bakanlar Kurulu onayladı.
Teknoparkta havacılığa, uzay araştırmalarına ağırlık vermek üzere, savunma sanayiinin her dalında araştırma, geliştirme, tasarım ve üretimi hedef alan, ileri teknolojiye dayalı çalışmaların yapılması hedef alınıyordu. Bu amaçla, Kurtköy’de 13 milyon metrekare arsa kamulaştırıldı.
İTEP’te, havacılık ve uzay araştırmalarına ağırlık verileceği için teknoparkın pistinin de olması gerekiyordu. NATO desteğiyle (parası) bir pist inşa edildi.
Derken, İTEP ve teknopark işi unutuldu. (Malum... Biz araştırmadan, geliştirmeden, tasarımdan, üretimden pek hoşlanmayız. Bunlar zahmetli işlerdir.)
Hazır bir

Yazının Devamı

Tarıma desteğe bütçeden 5.6 milyar TL ayrıldı

13 Kasım 2009

Bu yıl tarım desteklerine bütçeden 5.6 milyar TL ayrıldı. (Bütçe harcamalarının toplamı 286 milyar TL. Personele ayırılan para 71 milyar TL. Faize ayırılan para 56 milyar TL. Tarım desteğinin amacı üretimi artırmaktır. 2010’da tarım desteğine ayrılan para faize ayrılan paranın onda biri, personele ayırılan paranın 12’de biri dolayında.) Tarım desteğinin amacı:
1) Çiftçi üretime geçmeden, çiftçiyi özendirmek ve yönlendirmek,
2) Tarımda istenilen tür üretimi ve istenilen ürünleri teşvik etmek,
3) Maliyetteki çarpıklıkları giderip tarımda dünya maliyetlerinde üretime imkân vermektir.
Bizde tarım üreticisi, üretime başlamadan devletin ne destek vereceğini bilerek yola çıkamaz. Destek yola çıktıktan sonra açıklanır. Destekler 2010’un ilk yarısında ödenecek.

Ürün destekleri önemli

Yazının Devamı

Şeker fabrikaları satılıyor

12 Kasım 2009

Kamuya ait 6 şeker fabrikası, “Özelleştirme İdaresi” tarafından satışa çıkarıldı. Bunlar Turhal, Çorum, Kastamonu, Çarşamba, Yozgat ve Kırşehir fabrikaları. 19 Kasım’a kadar teklif toplanıyor.
Pancar üreticileri ve Pancar Kooperatifleri Birliği Pankobirlik, “özelleştirme şeklinin yanlış olduğunu, pancar ve şeker üretimini olumsuz etkileyeceğini” iddia ediyor.
Pankobirlik’in görüşü şu:
(1) Kamunun 25 şeker fabrikası var. Bunların birim maliyetleri farklı. Sadece 12 fabrikanın birim maliyeti satış fiyatının üzerinde. Kâr oranı yüksek olanlardan 6 fabrika satışa çıkarılıyor. Kamunun elinde kalanlar sorun yaratacak.
(2) Bundan önce özelleştirilen Et Balık Kurumu, Süt Endüstri Kurumu fabrikalarını satın alanlar fabrikaları kapattı. Binaları ve arsaları başka amaçla kullandı. Şeker fabrikaları çok amaçlı tesislerdir. Bunları alanlar bir süre sonra kapatırsa, bölgedeki pancar üreticileri, hayvan yetiştiricileri, bölge ekonomisi perişan olur.

31 fabrika var

Yazının Devamı