Nabucco projesi bizi ABD ve AB’ye yaklaştırırken Rusya’dan uzaklaştırmasın

14 Temmuz 2009

Nabucco projesi için imzalar atıldı. Ümit edilir ki, imzalar kâğıt üzerinde kalmaz, proje gerçekleşir.
Proje bizim için önemli. Ama bir gerçek var. Bu proje, ABD ve AB’nin, Türkiye’ye iyilik yapmak için değil, Rusya’ya karşı geliştirdikleri, destekledikleri bir projedir.
Bu projenin bizim Rusya’yla zaten iyi olmayan ilişkilerimizi daha da kötü duruma getirmesi tehlikesi olduğu unutulmamalıdır.
Rusya öncelikle bizim hemen yanımızdaki çok büyük bir pazardır. Siyasi gerginlikler nedeniyle biz bu pazardan gereğince yararlanamıyoruz.
Rusya’ya enerji konusunda göbekten bağlıyız. Nabucco bizim enerji ve enerji nakil yolları konusunda Rusya’yla olan sorunlarımıza çözüm getirmeyecek.
Bizim Rusya’yla ciddi sorunlarımız var. Bunları iyileştirmek için Rusya’yla iyi geçinmeye mecburuz.

Yazının Devamı

Tarımda bölgelere ve ürüne göre teşvik uygulanacak

13 Temmuz 2009

Bu hafta hükümetin tarım için belirlenen yeni teşvik sisteminin açıklanması bekleniyor. Tarım ürünleri için bölgesel ve ürün bazında yeni ve farklı bir teşvik sistemi uygulanacak. Tarım uzmanı Ali Ekber Yıldırım’ın Dünya gazetesinde yayımladığı yazılardan öğrendiğinize göre, Tarım ve Köy İşleri Bakanlığı tarafından yapılan hazırlıklar Bakanlar Kurulu’nda onaylandıktan sonra önümüzdeki günlerde Başbakan tarafından kamuoyuna duyurulacak. Yeni teşvik sistemi özetle şöyle:
- Türkiye tarım üretimi bakımından 30 havzaya (bölgeye) ayrılıyor.
- Destek kapsamı ve destek miktarı havzalara göre değişecek. Bazı havzalar daha çok desteklenebilecek.
- Tarım ürünlerinin hangisinin nasıl destekleneceği hükümet tarafından açıklanacak.
- Hükümet hangi havzada hangi ürünün ne kadar üretilebileceğini önceden planlayarak, üretim hedeflerine ulaşılabilmesini sağlayacak.
- Arz açığı olan ve ithal edilen tarım ürünlerinin üretiminin

Yazının Devamı

Efes Celsus Kütüphanesi’nde Rodrigo’nun Aranjuez’i

12 Temmuz 2009

İzmir-Selçuk’ta Efes harabelerindeyiz. Saat 22.30. Roma döneminde 115-117 yıllarında inşa edilen Efes Celsus Kütüphanesi'nin iki katlı görkemli kalıntılarının önündeyiz. Kütüphanenin merdivenlerinin önüne konulan bir iskemleye oturan İtalyan sanatçı Giovanni Seneca, gitarıyla Rodrigo’nun Concerto de Aranjuez’inin Adagio bölümünü seslendiriyor. Seneca’ya İtalyan Marchigiana Filarmoni Yaylı Topluluğu eşlik ediyor.
Kütüphanenin önündeki meydana dizilen iskemlelere oturan 300'e yakın izleyici, güncel sorunlarından kopmuş, büyüleyici tarihi kalıntılar arasında müzik dinliyor.
Bu anlatılanlar geçen cuma akşamı oldu. Uluslararası İzmir Festivali’nin  bu yıl 23’üncüsü gerçekleştiriliyor. İzmir’deki İtalyan Konsolosu Simon Carte iki yıldır festivale bir İtalyan müzik topluluğunun katılmasını sağlıyormuş. Marchigiana Filarmoni Yaylı Topluluğu'nu bu sayede izleyebildik.
Efes’te şimdilerde bu tür etkinliklere genelde izin verilmiyor ama İzmir Kültür ve Eğitim

Yazının Devamı

Sanayi Bakanı’nın Çin mallarına boykot çağrısı yanlıştır

10 Temmuz 2009

Haber ajansları, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün’ün Yozgat’taki 10. Sanayi ve Ticaret Fuarı’nda yaptığı konuşmada, Çin’in Sincan bölgesindeki olayları protesto etmek amacıyla “Çin mallarının boykot edilmesini” istediğini bildirdi.
Bu haberin üzerinden çok geçmeden Sanayi Bakanlığı Basın Müşaviri Devlet Arık, Reuters Haber Ajansı’na bir açıklama yaptı, ”Bakanın sözleri bakanlık ya da hükümet görüşü değildir. Ergün’ün kişisel düşüncelerini ifade ediyor” dedi.
- Sanayi Bakanı’nın “bakanlık sorumluluğunu taşır ve de bakan olarak konuşma yaparken “kişisel düşüncelerini” dile getirme lüksü olamaz.
- Bir bakanın hükümet tarafından belirlenmiş bir politika yokken, hükümeti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni bağlayacak, dış politikayı etkileyecek sözler söylemesi yanlıştır.
- Bir bakan konuştuktan sonra, o bakanın basın müşavirinin, bakanın hatasını düzeltmek arayışıyla da olsa, bir yabancı haber ajansına, bakanın

Yazının Devamı

Sanayide yıllık yüzde 17.4 küçülmeye değil, aylık yüzde 5 büyümeye bakınız

9 Temmuz 2009

Mayıs ayı Sanayi Üretim Endeksi dün açıklandı.    Karamsarlar hemen mayıs ayındaki sanayi üretim göstergesini bir önceki yılın sanayi üretimiyle karşılaştırdılar.
- “Görüyorsunuz battık... İşler çok çok kötü. Sanayi üretimi yüzde 17.4 geriledi” diyerek ağlaşmaya başladılar.
İyimserler ise mayıs ayı üretim göstergesini nisan ayı göstergesiyle karşılaştırdılar: 
- “Görüyorsunuz üretim artışı başladı. Sanayi üretimi bir ay önceye göre yüzde 5 arttı” diyerek sevindiler.
“Hangi yaklaşım daha doğru?” diyerek sual edilirse, bana göre iyimser yaklaşım doğrudur.
Bir kriz geçirdik. Şakası yok. Dibe vurduk. Eski günler geride kaldı. Hayat artık eskisi kadar yağlı ballı değil. Önümüze bakalım.
Önemli olan dibe vurup vurmadığımız. Kötüye gidiş bitti mi? İyilik ne zaman başlayacak?

Yazının Devamı

Rosenthal’i almak için ‘hükümetin nefesi’ şart

8 Temmuz 2009

Kütahya Porselen, dünyanın en ünlü porselen markası olan (kralların sofrasına tabak çanak üreten) 130 yıllık Rosenthal markasını satın almak istiyor.
İstemekle olmuyor. Bu tür satın almalarda sadece “para” konuşulmuyor. Bu tür satın almalarda, pazarlık masasının etrafına sadece firmaların yetkilileri dizilmiyor. Satıcının ve alıcının temsilcisinin yanına, alıcı ve satıcının hükümetlerinin temsilcileri de oturuyor.
Şimdiye kadar pazarlık masasına Kütahya Porselen’in temsilcisi tek başına oturdu. Ama rakip alıcılar hükümetlerinin temsilcileriyle geldi. Satıcı adına Bavyera hükümetinin temsilcileri de masadaydı.
Kütahya Porselen’in sahibi Gürallar Şirketler Grubu tepe yöneticisi Nafi Güral’la konuştum.
“Niyetimiz ciddidir. Pazarlık masasında bizi de hükümetimiz yalnız bırakmasa iyi olur. Hükümetimizden para istemiyoruz. Hükümetimizin nefesi arkamızda olsun yeter” diyor.
Biz bu tür satın almalara yabancıyız. Şimdiye kadar bir örnek Ülker’in Godiva’yı satın alması. Acaba

Yazının Devamı

Kütahya Porselen ünlü Rosenthal’i almalıdır

7 Temmuz 2009

Ünlü çikolata markası Godiva satışa çıktı, Ülker aldı. Böylece bir Türk çikolata üreticisinin, bir dünya markası ile dünya pazarına çıkması, dünya pazarında başta güreşen bir oyuncu haline gelmesi mümkün olabildi.
Şimdilerde dünyanın en ünlü porselen markası Rosenthal satılıyor. Ajans haberlerine göre satışı yapacak olanlar tesise ve markaya 36 milyon euro fiyat biçmiş. Bugüne kadar İtalyan Sambonet Paderno firması 19 milyon euro teklif etmiş. Türk-Alman Ekonomi Birliği tarafından yapılan açıklamaya göre ise, Kütahya Porselen Sambonet Paderno’dan daha iyi bir teklifle Rosenthal’i satın almaya çalışıyormuş.
Bu çok hem de çok önemli bir haberdir. Ümit edilir ki, Ülker gibi Kütahya Porselen de rakiplerinin önüne geçerek bu önemli markayı satın alır.

Marka yaratmak zor
1) Küresel kriz, dünya pazarının ünlü markalarını satın almak için fırsat yaratmaktadır. Türk firmaları bu fırsatı kullanmalıdır.
2) Bir marka yaratmak para, zaman

Yazının Devamı

‘AB mallarında vergi insin’ diye yeni başlık açtılar...

6 Temmuz 2009

Türkiye ve AB arasındaki tam üyelik sürecinde 11’inci müzakere başlığı olan vergi konusu açıldı. Amaç vergi sisteminin AB standartlarına ulaşması. AB’nin önümüze hemen sıraladığı listede “vergi sıfırlansın” ibaresi dikkat çekiyor

Uyum adı altında bizi uyutuyorlar. Şimdi de “vergide uyum” adı altında rakının vergisini artırtacaklar, viskinin vergisini düşürttürecekler, Türkiye’ye yabancı tütünlerin sıfır gümrükle girmesini sağlayacaklar. KDV oranlarını yükselttirecekler.
Nasıl mı? “Vergi Başlığı”nı açarak...
Bu ne demektir? İyi midir? Kötü müdür? Olan biteni anlatayım. Sizler karar veriniz.

3.5 yıllık süreç
Avrupa Birliği’ne (AB) tam üyelik çalışmalarının tamamlanabilmesi için (AB ülkelerindeki ortak mevzuata Türk mevzuatının uyumunu sağlamak amacıyla, 35 başlık altında toplanan konularda) 35 müzakere başlığının açılıp (uyum çalışmaları tamamlandıkdan sonra) kapanması (uyumun AB yetkili organlarında onaylanması) gerekiyor.

Yazının Devamı