Enflasyon denilince, (1) Toptan eşya fiyatları endeksi var. (2)Tüketici fiyatları endeksi var. Bitmedi. (3) Toptan eşya fiyatları endeksinin aralık/aralık 12 aylık değişim oranı var. (4) Toptan eşya fiyatlarının 12 aylık ortalama değişim oranı var. Gene bitmedi. (5) Tüketici fiyatlarının aralık/aralık 12 aylık değişim oranı var. (6) Tüketici fiyatlarının 12 aylık ortalama değişim oranı var. Bunların hepsi de birbirinden farklı. Enflasyonu aşağıya çekmek için gösterilen çabalar ve ödenen faturalar işe yaradı. 2003 Yılında toptan eşya fiyatları ve tüketici fiyatları artış oranları önemli ölçüde düştü. 2003 yılı aralık ayı sonu itibariyle enflasyon rakamlarına bakalım:(1) Toptan Eşya Fiyatları Endeksi (TEFE)(a) Toptan eşya fiyatları aralık/aralık ayları arasında 2002de yüzde 30.8 artmıştı. 2003de yüzde 13.9 arttı.(b) Toptan eşya fiyatları 2002 yılının 12 ayında ortalama olarak yüzde 50.1 oranında artmıştı. 2003de yüzde 25.6 oranında arttı.2) Tüketici Fiyatları Endeksi (TÜFE)(a) Tüketici fiyatları aralık/aralık ayları arasında 2002 yılında yüzde 29.7 0ranında artmıştı, 2003 yılında yüzde 18.4 oranında arttı.(b) Tüketici fiyatları 2002 yılının 12 ayında ortalama olarak yüzde 45.0
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Enflasyonu aşağıya çekmek için gösterilen çabalar ve ödenen faturalar işe yaradı. 2003 Yılında toptan eşya fiyatları ve tüketici fiyatları artış oranları önemli ölçüde düştü.
Enflasyon denilince, (1) Toptan eşya fiyatları endeksi var. (2)Tüketici fiyatları endeksi var. Bitmedi. (3) Toptan eşya fiyatları endeksinin aralık/aralık 12 aylık değişim oranı var. (4) Toptan eşya fiyatlarının 12 aylık ortalama değişim oranı var. Gene bitmedi. (5) Tüketici fiyatlarının aralık/aralık 12 aylık değişim oranı var. (6) Tüketici fiyatlarının 12 aylık ortalama değişim oranı var. Bunların hepsi de birbirinden farklı.
Enflasyon rakamları
2003 yılı aralık ayı sonu itibariyle enflasyon rakamlarına bakalım:
Akmeşe köyündeki "at çiftlikleri"ni görünceye kadar at yetiştiriciliğinin boyutunu bilemiyordum.Derya Beşikçiden öğrendiğime göre, Türkiyede hipodromlarda 3 bin, 3 bin 500 dolayında at koşuyor. Her yıl özel at çiftliklerinde 900 - 1.000 tay yetiştiriliyor. Bir tay bir buçuk yaşına gelinceye kadar bakımı için 25 - 30 milyar lira harcamak gerekiyor. Bir buçuk yaşındaki İngiliz kan taylar 40 ile 140 milyar liraya satılıyor. Ama bugünlerde koşu atı sahiplerinin koşan atların kazancından aldığı pay azaldığı için koşu atlarına olan talep düşmüş.Dün Akmeşe köyünde camiin karşısında Hüseyin Yılmazın Asmalı Kahvesinde çay içtim. Akmeşe köyü eski bir Ermeni köyü. 1923te Ermeniler köyü boşaltmış. "Mubadil - muhacir"ler köye yerleştirilmiş. Kahvede Yunanistan muhaciri Sebahattin Demiray ve Makedonya muhaciri Turgut Kocacık ile sohbet ettim. Köy halkı genelde İzmitteki fabrikalarda çalışıyor. Köyün çevresindeki arazilerde at çiftlikleri kurulmuş. Ara Kuyumcu, Levent Sarıkaya, İlhami Kalfa, Derya Beşikçi, Serdar Sadıkoğlu, Osman Hattat, Hulusi Çil, Yaman Zingil ve Sadrettin Atığa ait çiftlikleri ile birlikte toplam 17 at çiftliği var. Her çiftlik 90 dönümden 300 dönüme kadar araziye sahip. Her
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Cihanyandı Lütfiye'nin güzelliğini size anlatamam... İri, sürmeli gözleri insanı etkiliyor. Yakında doğum yapacak... Cihanyandı Lütfiye'yi, İzmit'in Akmeşe köyünde tanıdım. Derya Beşikçi'nin "at çiftliği"nde doğum bekleyen 9 kısraktan biri.
Akmeşe köyündeki "at çiftlikleri"ni görünceye kadar at yetiştiriciliğinin boyutunu bilemiyordum.
Derya Beşikçi'den öğrendiğime göre, Türkiye'de hipodromlarda 3 bin, 3 bin 500 dolayında at koşuyor. Her yıl özel at çiftliklerinde 900 - 1.000 tay yetiştiriliyor. Bir tay bir buçuk yaşına gelinceye kadar bakımı için 25 - 30 milyar lira harcamak gerekiyor. Bir buçuk yaşındaki İngiliz kan taylar 40 ile 140 milyar liraya satılıyor. Ama bugünlerde koşu atı sahiplerinin koşan atların kazancından aldığı pay azaldığı için koşu atlarına olan talep düşmüş.
Dün Akmeşe köyünde camiin karşısında Hüseyin Yılmaz'ın Asmalı Kahvesi'nde çay içtim. Akmeşe köyü eski bir Ermeni köyü. 1923'te Ermeniler köyü boşaltmış. "Mubadil - muhacir"ler köye yerleştirilmiş. Kahvede Yunanistan muhaciri Sebahattin Demiray ve Makedonya muhaciri Turgut Kocacık ile sohbet ettim. Köy halkı genelde İzmit'teki fabrikalarda çalışıyor. Köyün çevresindeki
(1) Halkımız Avrupa Birliğine tam üyelik konusunda 2004 yılında Türkiyeye tarih verileceği bekleyişinde.(2) Halkımız Kıbrıs sorununun 2004 yılının ilk yarısında çözüme kavuşturulacağının bekleyişinde.(3) Halkımız Irakta, Türkiyenin istemeyeceği gelişmelerin olamayacağına inandırıldı. Irakın yeniden yapılandırılmasında Türkiyenin söz sahibi olmasının bekleyişinde.(4) Halkımız "Kürt" sorununun gündemden çıktığına inandırıldı.(5) Halkımız IMFnin, ABDnin direktifleri doğrultusunda Türkiyeye devamlı olarak arka çıkmasının, para akıtmasının ve de döviz sorununu çözmesinin bekleyişinde.İyimserlik iyi bir şey ama, ileri ölçüde iyimserliğin neden olacağı "gevşeme" çok zararlı.İyimserliğe itilen insanların bekleyişlerinin tersi bir durumun ortaya çıkması halinde hırçınlaşması ve bu hırçınlık sonucu "çizgi dışı" davranışlar içine girmesi çok tehlikeli bir olasılık. Kontrolümüz dışında olan ama Türkiyeyi çok ilgilendiren bazı konularda halkımız ileri ölçüde iyimser bekleyişe itildi. Bekleyişlerimizde gerçekçi olmak zorundayız.(1) Avrupa Birliği de Türkiyeyi tam üyeliğe kabulde hazır değil. Biz de tam üyeliğe hazır değiliz. 2004 yılında Türkiye için üyelik takvimi verilmeyebilir. Verilmemesi
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Kontrolümüz dışında olan ama Türkiye'yi çok ilgilendiren bazı konularda halkımız ileri ölçüde iyimser bekleyişe itildi.
(1) Halkımız Avrupa Birliği'ne tam üyelik konusunda 2004 yılında Türkiye'ye tarih verileceği bekleyişinde.
(2) Halkımız Kıbrıs sorununun 2004 yılının ilk yarısında çözüme kavuşturulacağının bekleyişinde.
(3) Halkımız Irak'ta, Türkiye'nin istemeyeceği gelişmelerin olamayacağına inandırıldı. Irak'ın yeniden yapılandırılmasında Türkiye'nin söz sahibi olmasının bekleyişinde.
(4) Halkımız "Kürt" sorununun gündemden çıktığına inandırıldı.
"Senin Ayşe Hanım Teyzen ile, Ali Rıza Bey Amcan da rantiyeci imiş(!). Şimdi biz senin rantiyeci teyzen ve amcanın durumuna mı üzüleceğiz?" diyemezsiniz.Onlar "rantiyeci" değil idi. Ekonominin çarpıklığına uyum çabasında "dar ve sabit gelirlerine" faiz gelirini katarak yaşamlarını sürdürüyordu.Nominal (brüt) faizin yüksekliği, reel faizin (enflasyondan arındırılmış faizin) yüksekliği onların kontrolü dışında, ekonomide oluşan şartlar idi.Ayşe Hanım Teyzem ve Ali Rıza Bey Amcam gibi milyonlarla "dar ve sabit gelirli" insan, dar ve sabit gelirlerine ek gelir yaratma arayışında "tasarrufa yönelmişti". Tasarruf imkanı olmayanlar, satabilecekleri malları ve mülkleri paraya çevirerek bankaya yatırmıştı. Mevduat veya repo faizi onların "dar ve sabit gelirine" ek gelir oluyor, yaşamlarını sürdürüyordu. Ayşe Hanın Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcam ne yapacaklarını şaşırmış durumda. Önce faizler düştü. Düşmeye devam ediyor. Şimdi de hükümet faizin vergisini arttırdı. Derken efendim, faizler düşmeye başladı. Faizlerin düşmesi ekonomi bakımından sağlık işaretidir. Çok iyi bir şeydir. Yatırımın ve üretimin artmasını sağlar. Ama burada ekonominin yararı ile Ayşe Hanım Teyzem ve Ali Rıza Bey
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Ayşe Hanın Teyzem ile Ali Rıza Bey Amcam ne yapacaklarını şaşırmış durumda. Önce faizler düştü. Düşmeye devam ediyor. Şimdi de hükümet faizin vergisini arttırdı.
"Senin Ayşe Hanım Teyzen ile, Ali Rıza Bey Amcan da rantiyeci imiş(!). Şimdi biz senin rantiyeci teyzen ve amcanın durumuna mı üzüleceğiz?" diyemezsiniz.
Onlar "rantiyeci" değil idi. Ekonominin çarpıklığına uyum çabasında "dar ve sabit gelirlerine" faiz gelirini katarak yaşamlarını sürdürüyordu.
Nominal (brüt) faizin yüksekliği, reel faizin (enflasyondan arındırılmış faizin) yüksekliği onların kontrolü dışında, ekonomide oluşan şartlar idi.
Ayşe Hanım Teyzem ve Ali Rıza Bey Amcam gibi milyonlarla "dar ve sabit gelirli" insan, dar ve sabit gelirlerine ek gelir yaratma arayışında "tasarrufa yönelmişti". Tasarruf imkanı olmayanlar, satabilecekleri malları ve mülkleri paraya çevirerek bankaya yatırmıştı. Mevduat veya repo faizi onların "dar ve sabit gelirine" ek gelir oluyor, yaşamlarını sürdürüyordu.