2003 yılında kamu yatırımlarına ayrılacak pay ve kamu yatırımlarının türü, yatırım yapılacak bölgeler, nerelerde ne tür bir ekonomik canlılığın ortaya çıkabileceğini gösterecek. Çünkü, kamu yatırımı demek, inşaat demektir. Makine alımı demektir. Ulaştırma demektir. İşçilik demektir. Kamu yatırımları yapıldıkları bölgeye ve genelde tüm ülkeye hareket ve bereket getirir.Bütçeden eğitime, sağlığa, adalete, polise ayrılacak pay, 2003 yılında bu alanlarda ne gibi iyilikler olabileceğini ve bu iyiliklerin sınırını ortaya koyacaktır. Aynı şekilde tarım kesimine, sosyal güvenlik kuruluşlarına ayrılacak paylar, bu alanlardaki hizmetlerin ne olacağını gösterecektir.Bütçeye bağlı olmadan verilecek sözlerin, yapılacağı belirtilen icraatın hiçbir dayanağı olamaz.Salı günü ABD Başkanı Bush, "ulusa sesleniş"inde sadece Irak ile savaştan söz etmedi. Konuşmanın büyük kısmında bütçeye dayalı olarak ABD halkına ne gibi hizmetler yapacağını da anlattı. 2003 yılı bütçesi tartışılırken, sadece IMFnin faiz dışı bütçe fazlası hedefinin nasıl tutturulacağı, gündeme geliyor. Halbuki, bu bütçe hükümetin 2003 yılında halka götüreceği hizmetlerin neler olacağını ve hizmetlerinin sınırını belirleyecek. Başkan
<#comment>#comment> 2003 yılı bütçesi tartışılırken, sadece IMF’nin faiz dışı bütçe fazlası hedefinin nasıl tutturulacağı, gündeme geliyor. Halbuki, bu bütçe hükümetin 2003 yılında halka götüreceği hizmetlerin neler olacağını ve hizmetlerinin sınırını belirleyecek.
2003 yılında kamu yatırımlarına ayrılacak pay ve kamu yatırımlarının türü, yatırım yapılacak bölgeler, nerelerde ne tür bir ekonomik canlılığın ortaya çıkabileceğini gösterecek. Çünkü, kamu yatırımı demek, inşaat demektir. Makine alımı demektir. Ulaştırma demektir. İşçilik demektir. Kamu yatırımları yapıldıkları bölgeye ve genelde tüm ülkeye hareket ve bereket getirir.
Bütçeden eğitime, sağlığa, adalete, polise ayrılacak pay, 2003 yılında bu alanlarda ne gibi iyilikler olabileceğini ve bu iyiliklerin sınırını ortaya koyacaktır. Aynı şekilde tarım kesimine, sosyal güvenlik kuruluşlarına ayrılacak paylar, bu alanlardaki hizmetlerin ne olacağını gösterecektir.
Bütçeye bağlı olmadan verilecek sözlerin, yapılacağı belirtilen icraatın hiçbir dayanağı olamaz.
Salı günü ABD Başkanı Bush, "ulusa sesleniş"inde sadece Irak ile savaştan söz etmedi. Konuşmanın büyük kısmında bütçeye dayalı olarak ABD halkına ne gibi
Türkiyede hane halkının yüzde 43ü fakirlik sınırı altında. Hane halkının yüzde 12si açlık sınırı altında... Böyle bir ülkenin Büyük Türk Büyüklerinin yerinin, Irak ile savaştan yana olanların değil de açlık ile savaştan yana olanların yanı olmak gerekmez mi?Halkın büyük bölümü fakirlik ve açlık sınırı altında olan ülkenin medyasının Irak ile savaş yapmaya hazırlananların toplantılarına katılan Büyük Türk Büyüklerinin, Davosta türbanlı ve mantolu görünümleriyle modern Türk kadınını temsil eden eşleriyle nasıl aşk yaşadıklarını ballandırarak anlatacak yerde, fakirlikle ve açlıkla mücadele için çabalayanların neler yaptıklarını halkımıza duyurması daha iyi olmaz mı?Milliyet adına Porto Alegreye giden ve Davosa alternatif olarak düzenlenen Dünya Üçüncü Sosyal Forumuna katılan Ece Temelkuranın haberleri olmasa Brezilyada olan biteni izleyemeyeceğiz. Ece Temelkuran, Porto Alegre toplantısına katılan yüz bin kişiye Brezilyanın dört haftalık Başkanı Luiz Inacio Lula da Silvanın konuşmasını şöyle özetledi: "Porto Alegredeki fakirler toplantısını açtıktan sonra Davosa zenginler toplantısına gideceğim. Ben oraya sizin sayenizde gidiyorum. Birkaç yıl önce buradaki insanları manyak
<#comment>#comment> Irak ile savaştan yana olan zenginler Davos’ta, açlık ile savaştan yana olanlar ise Brezilya’nın Porto Alegre şehrinde toplandı. Büyük Türk Büyükleri Davos’ta savaş isteyen zenginlerle birlikte olmayı tercih etti. Çünkü bizde "Büyük Türk Büyüğü" sınıfına atlamayı becerenler halktan kopar. Daha önce karnı açlıktan guruldasa da Büyük Türk Büyüğü olup karnı doyunca "açın halini unutur"!..
Türkiye’de hane halkının yüzde 43’ü fakirlik sınırı altında. Hane halkının yüzde 12’si açlık sınırı altında... Böyle bir ülkenin Büyük Türk Büyükleri’nin yerinin, Irak ile savaştan yana olanların değil de açlık ile savaştan yana olanların yanı olmak gerekmez mi?
Halkın büyük bölümü fakirlik ve açlık sınırı altında olan ülkenin medyasının Irak ile savaş yapmaya hazırlananların toplantılarına katılan Büyük Türk Büyükleri’nin, Davos’ta türbanlı ve mantolu görünümleriyle modern Türk kadınını temsil eden eşleriyle nasıl aşk yaşadıklarını ballandırarak anlatacak yerde, fakirlikle ve açlıkla mücadele için çabalayanların neler yaptıklarını halkımıza duyurması daha iyi olmaz mı?
Milliyet adına Porto Alegre’ye giden ve Davos’a alternatif olarak düzenlenen Dünya Üçüncü Sosyal Forumu’na
AKP hükümetinin 2003 yılı için harcama hedefinin 150 katrilyon lira, gelir tahmininin 104 katrilyon lira olduğu belirtiliyor. Bu durumda 46 katrilyon bütçe açığı söz konusu.150 katrilyonluk harcama rakamının 65 katrilyonu faiz ödemesine gidecek. 150 katrilyonluk toplam harcamadan 65 katrilyonu faiz ödemesini çıkaralım. Geriye kalır 85 katrilyon liralık "faiz dışı harcama."Eğer 2003 yılında 104 katrilyon gelir hedefine ulaşılır, buna karşılık faiz dışı işlere sadece 85 katrilyon lira harcanır ise, sonuçta bütçede sadece 19.0 katrilyon lira faiz dışı fazlalık ortaya çıkacak demektir.Bütçede ne kadar çok faiz dışı fazlalık oluşur ise devlet borçlarını o kadar kolay öder. Ama bütçede ne kadar çok faiz dışı fazla oluşur ise devlet halkına o kadar az hizmet götürür. Maaşları artıramaz, yol yapamaz, köylüye, esnafa arka çıkamaz.Bu nedenle hükümet faiz dışı fazla rakamını küçültmek ister. Geliniz görünüz ki IMF bu konuda hükümetin hoşuna gitmeyecek hedefler belirler.2003 yılı için IMFnin faiz dışı bütçe geliri fazlası hedefi milli gelirin yüzde 6.5uğudur. 2003 yılı için milli gelir (GSMH) tahmini 364.3 katrilyon lira. Bunun yüzde 6.5u 23.6 katrilyon lira eder.AKP hükümetinin bugüne kadar
<#comment>#comment> Yüksek Planlama Kurulu’nun, bugün toplanarak 2003 yılı programının ana hatlarını IMF talimatı doğrultusunda belirlemesi bekleniyor. IMF’nin 2003 yılı bütçesi ile ilgili talimatı faiz dışı fazlanın, milli gelirin yüzde 6.5’undan az olmaması. Bu yıl için milli gelir tahmini 364.3 katrilyon lira olduğuna göre, faiz dışı fazla için 23.6 katrilyon lira bulmak gerekiyor. Halbuki bugüne kadarki çalışmalarda bulunabilen faiz dışı fazla rakamı 19.0 - 19.5 katrilyon lira. Bu da milli gelirin yüzde 5.2 ve yüzde 5.4’ü oranında bir büyüklüğü ifade ediyor.
AKP hükümetinin 2003 yılı için harcama hedefinin 150 katrilyon lira, gelir tahmininin 104 katrilyon lira olduğu belirtiliyor. Bu durumda 46 katrilyon bütçe açığı söz konusu.
150 katrilyonluk harcama rakamının 65 katrilyonu faiz ödemesine gidecek. 150 katrilyonluk toplam harcamadan 65 katrilyonu faiz ödemesini çıkaralım. Geriye kalır 85 katrilyon liralık "faiz dışı harcama."
Eğer 2003 yılında 104 katrilyon gelir hedefine ulaşılır, buna karşılık faiz dışı işlere sadece 85 katrilyon lira harcanır ise, sonuçta bütçede sadece 19.0 katrilyon lira faiz dışı fazlalık ortaya çıkacak demektir.
Bütçede ne kadar çok faiz
Gelişmiş ülkelerin dış ticaretinde komşu ülkelerle ticaretin payı genelde çok daha yukarılarda. Türkiyenin tek pazara bağımlılıktan kurtulabilmesi için öncelikle komşu ülkelere yapılan ihracatın toplam içindeki payının yüzde 30lara çıkarılması hedefleniyor.Az gelişmişliğin üzerine, uzun yıllar süren terörün yükü altında ezilen Doğu ve Güneydoğu Anadoluda yatırımların, üretimin ve istihdamın artırılması arayışında bu bölge halkı için getirilen sınır ticareti imkanı, değişik nedenlerle kısıtlana kısıtlana durma noktasına geldi.26 Ocak Dünya Gümrük Günü etkinlikleri çerçevesinde, dün Gaziantepte Komşu Ülkelerle Ticarette Gümrük Uygulaması konulu bir toplantı yapıldı. Toplantıyı Gümrük Müsteşarlığı ile Gümrük Uzmanları Derneği düzenledi. Sabah oturumunda Gümrük Müsteşarı Doç. Dr. Nevzat Saygılıoğlu ile Azerbaycan, Gürcistan, Irak, İran, Suriye temsilcileri konuştu. Öğleden sonra Gümrükler Genel Müdür Vekili Umman Hamitoğulları ile Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri Başkanlar Kurulu Başkanı, Gaziantep Ticaret Odası Başkanı, Hakkari, Hopa, Kilis, Van Ticaret ve Sanayi Odaları başkanları görüş ve önerilerini dile getirdi.Irak savaşı tartışmaları başlayalı beri Batıda yaşayanlar Doğu
<#comment>#comment>
Geçici rakamlara göre 2002 yılında ihracatımız 34.7 milyar dolar, ithalatımız 46.8 milyar dolar dolayında. Toplam dış ticaret hacmi içinde sınır komşusu ülkelerle gerçekleşen ticaretin payı sadece yüzde 5 oranında.
Gelişmiş ülkelerin dış ticaretinde komşu ülkelerle ticaretin payı genelde çok daha yukarılarda. Türkiye’nin tek pazara bağımlılıktan kurtulabilmesi için öncelikle komşu ülkelere yapılan ihracatın toplam içindeki payının yüzde 30’lara çıkarılması hedefleniyor.
Az gelişmişliğin üzerine, uzun yıllar süren terörün yükü altında ezilen Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da yatırımların, üretimin ve istihdamın artırılması arayışında bu bölge halkı için getirilen ‘sınır ticareti’ imkanı, değişik nedenlerle ‘kısıtlana kısıtlana’ durma noktasına geldi.
26 Ocak Dünya Gümrük Günü etkinlikleri çerçevesinde, dün Gaziantep’te ‘Komşu Ülkelerle Ticarette Gümrük Uygulaması’ konulu bir toplantı yapıldı. Toplantıyı Gümrük Müsteşarlığı ile Gümrük Uzmanları Derneği düzenledi. Sabah oturumunda Gümrük Müsteşarı Doç. Dr. Nevzat Saygılıoğlu ile Azerbaycan, Gürcistan, Irak, İran, Suriye temsilcileri konuştu. Öğleden sonra Gümrükler Genel Müdür Vekili Umman Hamitoğulları ile