Bodrum Yarımadası'nın batısında Peksimet Boğazı'nı geçince yeldeğirmenlerini görürsünüz. Bu değirmenler yıllar yılı gemiciler için buğday öğütmüş. Değirmenlerin öğüttüğü unun bir bölümü Gümüşlük sahilindeki fırında ekmek ve peksimet yapımında kullanılmış. Fırın hem gemicileri hem de kıyıda yaşayanları beslemiş.
Halikarnas Kralı Mausolos'un kurduğu ve daha sonra depremlerle büyük bölümü su altında kalan Myndos kentinin bugünkü adı Gümüşlük. Koyun girişindeki Tavşan Adası'na denizin üzerine çıkan, Batık Kent'in taşlarına basılarak geçilebiliyor. Güneşin batışı Gümüşlük'te bir başka güzel.
Sahil boyu sıralanan lokantaların en sağındaki "Gümüşcafe"yi Mülkiyeli Botan ve eşi Rengin Günez işletiyor. Kumsalın üzerine dizilen ahşap masalar ve sandalyelerin ayağını şıpır şıpır deniz yalıyor. Elazığlı Metin Çimen, kumsalın gerisindeki tarihi fırında balık pişiriyor. Gümüşlüklü Mehmet Özakın güler yüzle servis yapıyor. Abartısız, nefis mezeler ve yemekler ve zengin şarap çeşitleri ile nefis bir yer. (252 - 394 42 34)
Hemen bitişiğinde, Oral Gönenç'in Gönençyalı'sı var. Oral Gönenç yöreden topladığı orijinal eşyaları satıyor. (252 - 394 32 10)
Gümüşlük kıyısının en sağındaki balıkçı lokantası ise Cumhur Özyanık'a ait. Myndos isimli bu lokanta balığı ve mezeleriyle ünlü. Cumhur'un eşi Fatma Hanım çok iyi ev baklavası yapar. Oğlu Murat'ın askerliğini tamamlamasına bir ay kaldı. Aşçıbaşı Şaban Kocaker 13 yıldır mutfakta. Sezer Kayacan emektarlardan. (252 - 394 30 02)
Erol İlhan göğsünde "Diesel" yazılı tişörtü ile servis yapıyor. "- Abicim bu tişört Açelya Hanım'ın hediyesi" diyor. "Açelya Hanım da kim ola?" diye sorduğumuzda bizi ayıplıyor. "Abicim TV dizisini seyretmiyor musun?.. Ben de bir bölümde şoförü oldum!.." diye övünüyor. Erol İlhan, Muşlu. İlkokul 4'ü terk edip Söke'ye eniştesi ile pamuk toplamaya gelmiş. Sonra Bodrum'da Kortan Otel'e bulaşıkçı olarak girmiş. Aşçı olmuş. Oteldeki müşterilerden İngilizce, Almanca öğrenmiş. Askerden sonra, Bodrum'a gelen bir İngiliz turist kızı tavlayıp, onunla İngiltere'ye gitmiş. İşleri tıkırında iken polis enseleyip, Türkiye'ye iade etmiş. Bu arada Fransızca öğrenmiş. Kürtçe ve Japonca da konuşuyor. Şimdi ders alıyormuş. Flamanca öğrenecek... Bir ara turist rehberliği yapmış. "Abicim hedefim para biriktirip askeri bir film çevirmek... Bizim kahramanlığımızı gösteren askeri bir filmimiz yok..." diyor.
O sırada yoldan Selahattin Akaydın geçiyor. Selahattin Akaydın, "seyyar sazcı dükkanı!" İzmir'de atölyesinde 3 kişi çalışıyor. Atölyede yapılan sazları sokak sokak dolaşarak pazarlıyor. Nefis "ud"ları 80 milyon liraya satıyor. Üç usta bir ayda 10 ud yapabiliyor. Udları güzel. "Çalmasını bilsek bir tane alırdık" dedik. "Ud satın almazsanız çalmayı nasıl öğrenebilirisiniz ki?" diye cevapladı. (232 - 237 44 65)
Bodrum şehrinin hemen yanında Bitez Koyu'ndaki Aktur Sitesi'nin içinde Cemal Ülman'ın "Arşipel"i "medeni bir balık lokantası." Deniz kenarında akşamları bir saksofon ve bir gitar ile caz ve Batı müziği parçaları dinleyerek mehtabı seyretmenin tadına doyulmuyor. (252 - 343 10 16)
Melek Boz lokantısını Yalıkavak'tan Bodrum'un içine taşımış. Halikarnas'ın solundaki kıyıda, kışlığı da olan bir lokanta açmış. Gündüzleri de servisi var. (252 - 313 36 44)
Halikarnas'ın hemen sağındaki eski "Mavi" ilgi çekmeye devam ediyor. Hülya Özses ile Kayhan Demir küçücük kahvede herkese bir sandalye bulabiliyor. Şimdilerde saat 23.00'ten sonra iki grup sahne alıyor. Birsen Tezer arkadaşları Tunç Özdemir, İbrahim Gökalp ve Serdar Gönenç ile Batı müziği yapıyor. Sonra Malabadi grubu sahneye çıkıyor. (252 - 316 39 32)
