Güngör Uras

Güngör Uras

guras@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

2008 yılının son 3 aylık döneminde milli gelir (GSYH-Gayri Safi Yurtiçi Hasıla) yüzde 6.2 oranında küçüldü. Bu küçülmenin ardında imalat sanayiinin yüzde 10.8 oranında, inşaatın yüzde 13.4 oranında, ticaretin yüzde 15.4 oranında, ulaştırmanın yüzde 7.1 oranında küçülmesi var. Ekonomi bu ölçülerde küçülürken bankacılık ağırlıklı mali aracı kuruluşlar son 3 ayda yüzde 9.5, yılın bütününde yüzde 9.1 oranında büyüdü.
Milli gelir (GSYH) ülkede belli bir dönemde üretilen mal ve hizmetlerin (katma) değerini gösterir. (Katma değer (1) Kira (2) Ücret (3) Faiz ve (4) Kâr toplamından oluşur.) Bir ülkede mal ve hizmet üretimi düşerken, bankaların, mali aracılık kesiminin yüzde 9.5 gibi rakamlarda büyüme gösterilmesi “inanılamaz” (veya “aferin” denilebilecek) bir durumdur.
“Dünyada mali aracı kesim ve bankalar patır patır dökülürken, bizde nasıl büyüyor?” diyerek dertlenecek değiliz. Sevineceğiz. Bunları sadece bir tespit olarak arz ediyorum.

Haberin Devamı

Yüzde 1.1, küçülmekten iyidir
Şimdi gelelim 2008’in tümündeki yüzde 1.1 büyüme rakamının yorumuna:
n Hükümet 2008’de milli gelirin sabit fiyatlarla yüzde 4 artacağını tahmin etmişti. Milli gelirin 994 milyar TL olacağı hesaplanmıştı. Halbuki büyüme yüzde 1.1’de kalınca cari fiyatla milli gelir (tahminin yüzde 4.6 altında) 950 milyar TL olarak gerçekleşti. Aynı şekilde dolar olarak milli gelirin 801 milyar dolara ulaşması beklenirken, gerçekleşme 741 milyar dolar, kişi başı milli gelir hedefi 11.228 dolar iken gerçekleşme 10.436 dolar oldu.
n Hükümet kaynaklar-harcamalar dengesini yüzde 4.0 büyüme hedefine (994 milyar TL milli gelir tahminine) göre kurunca, bütçe gelir ve harcamaları da bu büyüklüğe göre belirlenmişti. Ama büyüme yüzde 1.1 olunca gelir imkânı azaldı, harcamalarda ölçü kaçtı. Mali dengeler altüst oldu. (İşte bunun için uzun süredir IMF uzmanları ”Yüzde 4 büyüme hedefi yanlış. Düzeltiniz“ diye ısrar ediyordu.)
n Tekrarda yarar var: Ciddi kriz döneminde, Türkiye’nin 2008 yılını yüzde 1.1 büyümeyle tamamlaması iyi bir gelişmedir. Tahminler sıfıra yakın bir büyümeydi. TÜİK ilk 9 ayın toplam yüzde 3 olan büyüme oranını yüzde 3.5 olarak revize edince, tahminden daha iyi bir yıllık büyüme oranı ortaya çıktı.

Haberin Devamı

Küresel fırtına yavaşlıyor
2008 yılı bitti. Şimdi yaşadığımız yılda olacaklara bakalım. 2009 yılının ilk 3 ayında gerileme yüzde 6.2’nin üzerine çıkmış olabilir. Fakat beklenen o ki, ikinci ve üçüncü 3 aylık dönemlerde gerileme oranı azalır. Sonuncu 3 aylık dönemde ekonomi kıpırdamaya başlar.
Dışarıdaki küresel fırtına yavaşlıyor. İçeride olumlu rüzgârlar esiyor. Seçim bitti. IMF ile anlaşma olasılığı arttı. Obama’nın ziyareti ABD’nin desteğinin artacağı şeklinde yorumlanabilir. AB ülkeleri o kadar dertli ki Türkiye ile uğraşmaya vakit bulamıyor. Her şeye rağmen Türk ekonomisi “göreceli olarak” çevre ekonomilerden daha iyi. Bütün bunların yarattığı iyimserlik ekonominin aktörlerini harekete geçirecek. Özetle, biz belli hasar-zararı sineye çeker, yavaş yavaş ayağa kalkarız.