Yazın da yazmaya devam ediyoruz.
Kavurucu sıcaklığın etkisiyle uyuşmalar, yan gelip yatmalar, “daha sonra yaparızlar”, “geçen yıl yaptık da ne oldu” diyerek pes etmeye eğilimli olanlara...
Limonata tadında serinletici ve biraz da iç gıdıklayıcı yazılarımızın iyi geldiğini umuyoruz.
Gelelim bizi çalışkanlıklarıyla büyüleyen, Kur’an’daki “Neml” suresine... Mini minnacık cüssesiyle, ağırlığının onlarca katı yiyeceği yükü sırtlayarak sabrın, azmin ve kararlılığın bizlere örneğini sunan karıncalara...
Düşerek, kalkarak, birçok denemeden sonra engelleri ortadan kaldırarak, hedefine odaklanmış, motivasyon ve konsantrasyon ustaları karıncalar...
Onlardan ne gibi dersler çıkartıyoruz? Ağustos böceklerinden de daha sonra bahsedeceğiz.
Amatör takımlarımız neler yapıyor? Bazıları şampiyonluk primlerinin üstüne yatmaya çalışıyorlar.
Bazıları ise yaz sarhoşluğunun etkisiyle, ne yapacağına karar verememiş şekilde bekliyor.
Bekle ve gör durumu... Bir kısmı ise, karar vermiş, hareket yok.
Sadece karar almışlar. Barajlardaki suların yükselmesini bekliyorlar! Potansiyel enerjinin harekete geçmesi gerekmiyor mu? Çok az takım, geçmişten dersler alıyor... Başarısızlıkların bir son değil, zayıf seçimlerimizin sonucu olduğunun farkına vararak, yeni bir yol haritası çiziyorlar. Adı amatör ama profesyonelce yönetiliyor. Başarının bir şans olmadığını, içinde cesareti, azmi barındırdığını ve bu yolculukların sonuna da güvenerek ve inanarak gidildiğini çok iyi bilir başarı yolcuları...
Ustalıkla sörf yapan gence sormuşlar: - Başarını neye borçlusun? “Düştüğüm zaman ayağa kalktığım, neden düştüğümü ve nerede yanlış yaptığımı anlamama...” demiş.
Hayat, gözüpek bir maceradır ya da hiçbir şey...
KEMAL BİÇER
