‘Pazar 900 binin altını görmez’

Hyundai Assan Genel Müdürü Göker, 2018 yılında satışların, “en kötü senaryoda bile 900 binin altına inmeyeceği” tahmininde bulundu

Yılın bitimine çok az bir süre kala, gelecek yıla ilişkin öngörüler de şekillenmeye başladı. Hyundai Assan Genel Müdürü Önder Göker, Aralık ayında otomotiv pazarında 130-140 bin civarında satış beklediklerini ve toplam pazarın, yılı 950-970 bin seviyesinde tamamlamasını tahmin ettiklerini bildirirken, gelecek yıla ilişkin iki senaryo bulunduğunu, ancak en kötü ihtimalle 900-950 bin civarında olmasını beklediklerini kaydetti. Göker, “İyi senaryoda bu yıl kadar olur. Kötü senaryoda ise bu yılın yüzde 10 altı olur. Ama 900 binden aşağı olmaz. Zaten pazar, son 10 yıla bakarsanız 750 bin, son 5 yıla bakarsanız 850 bin civarında. Ama bir sürü şey toparlandı. 900-950 bin arasında bir yerde oturacağını tahmin ediyorum” dedi.

Bu yıl döviz kurundaki artışların araç fiyatlarını çok etkilediğini belirten Göker, firmaların bir noktaya kadar dayandığını, ancak ardından kur farkını yansıtmak zorunda kaldığını vurguladı. Otomotiv sektörünün en zayıf noktalarından birinin döviz kuru olduğuna işaret eden Göker, “2017’de kurlarda çok büyük artışlar oldu... Kur, özellikle de ithal otomobilleri çok etkiliyor. Gerçi yerliler de etkileniyor, ara malzemelerin dövizle alınmasından dolayı. Sektörde yıl başına göre ortalama yüzde 25’e yakın zam oldu” yorumunu yaptı.

Kurlardan sonra sektörü etkileyen esas faktörün ÖTV olduğunu belirten Göker, “Yeni ÖTV’den dolayı aracın çıplak fiyatı esas alınıyor. Aynı otomobil, içinde bir iki ekipmanı farklı, dolayısıyla fiyatı değişiyor. Bugün alıyorsunuz yüzde 45’lik dilimden, iki gün sonra alıyorsunuz, kur yükseldiği için, yüzde 50’lik dilimden. O aradaki fark çok kafaları karıştırdı. Çünkü fiyatları çok etkiliyor. Yerli otomobillerde dahi yüzde 45’lik dilimde çok az model kaldı. Orada 40 bin lira ve 70 bin lira seviyelerine tekrar çalışıldığını duyduk” dedi. Göker, Motorlu bununla birlikte Taşıtlar Vergisi (MTV) düzenlemesinin, müşterilerin nihai kararında çok etkili olduğunu düşünmediğini de ifade etti.

Türkiye otomotiv pazarının sahip olduğu ciddi potansiyelin gerçekleşebilmesi için vergilerle ilgili biraz daha çalışılması gerektiğini vurgulayan Göker, burada yapılabilecek ufak revizyonlarla pazarın 1-1.5 milyon seviyelerine çok rahat ulaşabileceğini dile getirdi.

‘Epey ses getireceğiz’

Şirket olarak bu yılı 52 bin adedin üzerinde satışla kapatacaklarını belirten Hyundai Assan Genel Müdürü Önder Göker, 2018’de bu yıla yakın bir performans sergilemeyi, 50-60 bin satış yapmayı, yüzde 5.5-6 pazar payı elde etmeyi ve 5’incilik konumunu korumayı hedeflediklerini söyledi. Gelecek yıl satışa sunacakları yeni modeller olacağının altını çizen Göker, “Kona modeli 2018’in ikinci çeyreğinde gelecek.

B-SUV segmenti çok büyüyor. Kona ile B-SUV, Tucson ile C-SUV segmentinde epey ses getireceğiz. Tucson ve Kona ile beraber SUV segmentinde Hyundai’nin sesi daha çok duyulacak” dedi.

Şampiyonların lastikleri Türkiye’den

Daha önce Formula 1’de kullanılan lastiklerin üretimini yaparak kendini kanıtlayan ve “şampiyonların fabrikası” lakabını alan Pirelli’nin İzmit’teki tesisi, 2017 yılında dünya çapında yaklaşık 1200 yarışta parkurlara çıkan iki ve dört çekerli araçlara lastik sağladı. 460 şampiyonaya lastik tedariği yapan Pirelli’nin İzmit tesisi, 2018 yılında Dünya Ralli Şampiyonası’na da lastik üretecek. 2007 yılından bu yana motor sporları için lastik üretimi yapan Pirelli’nin İzmit fabrikasında kurulu ek tesiste, yarış lastikleri için 250’den fazla çalışan ayrılmış.

Pirelli’nin lastik sağladığı en kalabalık katılımlı mücadele olan “Nurburgring 24 Hours” yarışında birbirinden çok farklı 200’den fazla otomobil start alıyor. Bu yarış, otomobillerin ve lastiklerin aynı olduğu ve farkı pilotun yarattığı “Ferrari Challenge” ve “Lamborghini Super Trofeo” gibi tek marka şampiyonalarından çok farklı oluyor.

İzmit’te üretilen yarış lastikleri için Pirelli’nin Milano’daki araştırma ve geliştirme birimi tarafından gerçekleştirilen simülasyon, hamur ve yapı modelleri esas alınıyor. Her müşterinin farklı beklentilerine ve koşullarına uyacak “terzi işi üretim” yaklaşımıyla imal edilen lastikler, dünyanın pek çok ülkesindeki parkurlarda mücadele ediyor.

Fabia’nın özel ve hızlısı

Çek üretici Skoda, markanın motorsporları tarihindeki en başarılı yılını, sınırlı sayıda üreteceği özel bir Fabia ile kutluyor. Bu özel seri Fabia sadece 1.300 adet üretilecek. Bu yıl FIA Dünya Ralli Şampiyonası’nın WRC 2 kategorisinde üçlü zafer kazanan Skoda, caddelerde daha sportif performans isteyen müşterilerine, Fabia’nın en hızlı versiyonunu hazırladı. 125 HP üretebilen 1.4 lt TSI benzinli motor ve DSG otomatik vites kutusuyla donatılmış bu özel Fabia, 203 km/s maksimum hıza ulaşabilirken, 0-100 km/s hızlanmasını da 8.8 saniyede tamamlıyor. Sportif sürüş zevki sunmak amacıyla yere daha da yakınlaştırılan özel seri Skoda Fabia, sert ayarlı spor süspansiyonlara sahip. Spor direksiyon simidi, yeni çok özel spor koltuklar ve arka bölümü yeniden geliştirilen egzost sistemi, aracın dinamik karakterini vurgularken, etkileyici bir sürüşü de garantiliyor.

Maserati’nin hedefi üç haneli rakamlar

Ürün gamına yeni modeller ekleyerek, ciddi bir hamle yapan lüks otomobil üreticisi Maserati, Türkiye’de de giderek artan satış adetlerini daha üst seviyelere taşımayı hedefliyor.

SUV modeli Levante’nin tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de ses getirdiğini anlatan Fer Mas Şirket Müdürü Sinan Saip Bel, 2018’de bu aracın dizel motorlu versiyonuyla birlikte üç haneli satı adetlerine çıkmayı öngördüklerini belirtti.

Maserati’nin, 2013 yılında başlattığı atağın devam ettiğini ifade eden Sinan Saip Bel, bunun olumlu yansımalarının Türkiye’de de hissedildiğini kaydederek, “2018 yılı başından itibaren yenilenmiş GranTurismo Türkiye’deki ürün gamına katılacak. Gelecek yıl GranTurismo’dan da yaklaşık 10 adet satmayı planlıyoruz. Öte yandan 2018 yılı Levante açısından da avantajlı olacak. Kendi segmentindeki rakiplerinden dizel motor seçeneğiyle ayrışacak” dedi. Ghibli, Quattroporte ve Levante’den önce sınırlı rakamları konuşurken, geçen yıl ürün gamındaki hareketlenmeyle 73 adetlik satış rakamına ulaştıklarını hatırlatan Bel, “Bu yılı da 85 adetlik satışla kapatmayı öngörmekteyiz. Bu da, pazara sunduğumuz modellerin ülkemizde kullanıcılar tarafından beğenildiğinin önemli bir göstergesi. Önümüzdeki yıl 3 haneli satış rakamlarına ulaşmayı ümit ediyoruz” ifadelerini kullandı.

İngiliz efsanesi Türkiye’de

Otomobil dünyasının efsane markası Lotus Cars, Türkiye’de resmen giriş yaptı. Royal Motors tarafından temsil edilen Lotus’un, Türkiye’de ilk etapta İstanbul Caddebostan’da açılan bir showroomla hizmet veriyor. Tamamen elde üretilen İngiliz markası Lotus’un, Türkiye’ye ilk etapta Evora, Elise ve Exige gibi modelleri getirilmiş.