Yorumlar yorumlar, hayaller hayaller... Sosyalistler Avrupa’da iktidar mı olacakmış yoksa? Latin Amerika sosyalizmi buralara mı sıçrıyormuş acaba? SYRİZA yolsuzluklara boğulmuş sağ hükümetlere gerekli dersi vermişmiş. Alttan alttan mesajlar...
Selahattin Demirtaş ne kadar da Çipras’ı andırıyormuş. Hah koşup ona oy verelim de HDP iktidar olsun bütün sorunlarımız çözülsün bari...
Gazetelerden birinde SYRİZA seçim vaatleri CHP’nin seçim bildirgesinde de var haberi bile vardı. CHP Yunanistan’da seçime girse kesin kazanır bence de...
Memlekette ne kadar sosyal demokrat varsa sevinçten ne yapacağını şaşırdı. Sanki büyük bir domino etkisi yaşanacak ve sosyalist iktidarlar dönemi başlayacak. Memlekette de bir sosyalist, hadi en olmadı bir sosyal demokrat uyanış gerçekleşecek. Halk bir anda dindarlığı, muhafazakârlığı, bütün ekonomik çıkarlarını falan bir kenara bırakacak ve sosyal demokrat idealler adına oy vermeye başlayacak. Romantizmde hayallerin sınırı yok...
-
Yunanistan krizden inim inim inliyor. Kemer sıkıyor. Bunu bilmeyen yok. Borcu gelirinin iki katı ve bu durum yakın zamanda değişecek gibi de durmuyor.
Tıpkı 2001 krizinin ardından alınan Derviş önlemler paketi gibi önlemler alındı Yunanistan’da.
Başka çare var mıydı? Yoktu. Ve bu acı reçeteyi yazanlar aynen Türkiye’de de olduğu gibi bedelini ödedi bu seçimde. Reçeteyi hatırlasanız, bir çeşit sol parti olan DSP yazdırmıştı.
Şimdi Yunan halkı yeni birilerini görmek, denemek istiyor. Son birkaç yıldır da SYRİZA ’nın yürekleri soğutan cümleler kuran başkanı Çipras yükseliyor.
“Dış borcumu ödemem arkadaş, hadi bakalım” diye efelenen, fakire fukaraya aylık vaat eden gayet popülist vaatlerle iktidara gelen bir parti neticede SYRİZA. Halkın yüreğini soğutacak belli ki ama gerçek hayat öyle değil ki. Keşke olsa.
-
Yunanistan’a gidenler bilir. Ne kadar fakirleşmiş de olsa, krizde de olsa Yunanistan bize göre hayli gelişmiş ve zengin bir ülke. Bakın son iki üç yazdır ben tatillerimi kaliteli hizmet sunması, bozulmamış doğası ve Türkiye’den hesaplı olması bakımından Yunanistan’da geçiriyorum. İzlenimlerim şunlar oluyor her seferinde.
Bir kere Yunanistan fakir makir ama oradaki fukaralık bizdeki gibi değil. Bu insanlar altyapı sorunlarını çoktan aşmış, medeni bir ülkede yaşıyorlar. Kişi başına düşen milli gelirleri ülkenin ekonomisi son yıllarda yüzde 25 küçüldüğü halde 26 bin dolar, yani bizim ekonomisi şaha kalkmış (!) ülkemizdekinden iki kat fazla.
Ülkenin doğal güzellikleri bozulmamış. Turizmin en önemli merkezlerinden biri olmasına rağmen sahilleri ölümüne yapılaşmamış, kültürü yozlaşmamış bir yer.
Hizmet sektörü bizdeki gibi “Ne vereyim abime” sahtekârlığına teslim olmamış.
Mekânları tektipleşmemiş, kapitalizme toptan teslim olmamış, insan kalitesi ve eğitim düzeyi bizimkinden fersah fersah ötede.
Hani derler ya, suyun öte yanıyla burası birbirine çok benziyor diye. Tamamen yalan. Hiçbir şekilde buraya benzemiyor. İnsanı farklı, havası suyu farklı, kültürü farklı, medeniyeti farklı.
Aşırı kalabalık değil, bundan kaynaklanan göç problemleri yaşamıyor, etnik ve bölgesel problemleri yok, komşularıyla kanlı bıçaklı değil, rejim sorunu yok, muhafazakârlaşma, din ve laiklik ekseninde çatışma yok.
Yunanistan demokratik bir Avrupa Birliği ülkesi ve mevcut ekonomik sorunlarını aştığında yoluna kaldığı yerden devam edecek. Çünkü pek çok konuda altyapısı tamam.
-
Seçimlere birkaç ay kaldı, bizde hâlâ hayaller ve romantizm üretiyor muhalefet. SYRİZA ’nın Yunanistan’daki başarısından bize teoriler uyarlamaya çalışıyor. “Wishful Thinking”i bırakıp gerçeklerle yüzleşme zamanı geldi de geçiyor.
SYRİZA ’yı kutlar, seçim zaferlerinin Yunan halkına ve çevre ülkelere hayırlı olmasını dilerim.