Aradan 20 yıl geçti... Bu sürede nice özelleştirme yapıldı. Bunların çoğu mahkemelik oldu. Bir bölümü yargıdan döndü. Bir bölümü yargıdan geçti. Ve Özelleştirme İdaresi hâlâ hukuka uygun özelleştirme yapmayı öğrenemedi... Üstelik Tüpraşla ilgili Ankara 10uncu İdare Mahkemesinin yürütmeyi durdurma kararında tek bir hukuksuzluk sayılmıyor. Pek çok hukuksuzluk söz konusu..Petrol İş avukatı Gökhan Candoğana soruyoruz:- Özelleştirme İdaresi bunca hukuksuzluğu bir araya nasıl getirdi sizce?- Bir kere hukuka saygıları yok. Ben yaptım oldu şeklinde bir anlayışları var. İkincisi, hukuku da bilmiyorlar. Binlerce dolar verip yerli - yabancı onlarca danışman çalıştırmalarına karşın sürekli hata yapıyorlar... Sonuçta devleti milyonlarca dolar zarara sokuyorlar. Bence boşu boşuna harcanan bunca paranın ÖİB yetkililerinden tahsil edilmesi lazım...- Bundan sonraki hukuki süreç ne olacak? - Özelleştirme İdaresi mahkemenin kararına itiraz ettiği için dava şimdi Bölge İdare Mahkemesinde. Bölge İdare Mahkemesinin kararı ne yönde olursa olsun dava yeniden 10. İdare Mahkemesine gelecek ve mahkeme bu kez esastan karar verecek. Biz bundan sonraki süreçte sonucun değişeceğini pek zannetmiyoruz. Türkiye, özelleştirme kavramı ile ilk tanışan ülkelerden biri. Turgut Özalın iktidarıyla birlikte Türkiye 1983 yılından itibaren özelleştirmeyi konuşmaya ve uygulamaya başladı... Bir gün hatırlayıp utanacak çocuklarımız Yiğitlik sayıldığını doğruluk denen şeyin... Bekçi ve personel eksiği yüzünden birçok müze kapalı... Hem umudunuzu turizme bağlayacak hem müzeleri kapalı tutacaksınız... Bir yandan 15 bin imam kadrosu çıkartmaya çalışacak bir yandan müze bekçisine kadro bulamayacaksınız...Gerçekten Türkiyenin müze bekçisine verecek parası mı yok?Yoksa bu topraklarda daha önce yaşamış antik uygarlıkları ret ve inkar etme eğilimindeki malum ideoloji müzeleri kapalı tutmakta yarar mı umuyor?Müzeye bekçi bulmaktan aciz bir Kültür Bakanının hala koltuğunda tutulması ne anlama geliyor sizce? Bekçisiz müzeler Bakterilerin de bizi mikroskobun öteki yüzünden izlediğini unutmayın. İngilterenin başkenti Londranın İşçi Partili Belediye Başkanı Ken Livingstone, çocuklarını okula jiple götüren velilerin aptal olduğunu öne sürdü. Kızıl Ken lakaplı Livingstone, 10 Haziranda yapılacak belediye seçimleri için düzenlediği kampanya çerçevesinde verdiği bir televizyon mülakatında, "Bir çiftçinin engebeli arazide 4x4 cip kullanmasını anlayabilirim, ancak Londrada jip kullanan birini görünce, içimden Sen tam bir aptalsın demek geçiyor" dedi. Tam bir "Sonradan görmesin" de diyebilir tabii. Doğru söze ne denir? Soner Yalçının son kitabı "Efendi"nin içeriği hakkında meslektaşımız Uluç Gürkan ilginç yorumlar yapıyor. Önüne gelene "sabatayist" damgası yapıştırmanın varacağı noktayı anımsatıyor.Sabatayist, kaba anlatımıyla, sözde Müslüman olmuş Yahudilere deniyor....Sabatayist modasını ilk Profesör Yalçın Küçük yarattı... Soner Yalçın ise sabatayist nüfusu alabildiğine genişletiyor...Nasıl mı? "Osmanlıda Sabatayistlere bey değil efendi denirdi" diyor ve her kimin soyağacında bir "efendi" varsa onu Sabatayist ilan ediyor. Talat Paşa, Enver Paşa, Adnan Menderes, Fatin Rüştü Zorlu dahil tarihimizdeki sabataycılar say say bitmiyor...Örneğin... Sabatayist ilan edilen Hacı Mehmet Efendinin kızı Naciye Hanım, Yemişcizade İzzet ile evleniyor. Fatma Berin diye bir kızları oluyor ve Adnan Menderes ile evleniyor. Böylece Menderes, Sabatayist oluyor... Neden mi? Çünkü Soner Yalçın, "Sabatayistler kendi içlerinde evlenirler" buyuruyor. Kanıtını da kendince, Abdi İpekçinin Sabatayist olmayan birisiyle evlenmeye kalkışınca ailesince engellendiğini yazarak gösteriyor.***Uluç Gürkan devam ediyor:...Bir süredir, Türkiye Cumhuriyetine ve Türk varlığına olan inancın zayıflatılması yolunda yoğun bir çaba var. Soner Yalçın, "Türk ulusçuluğu Yahudilerin ve Sabatayist Müslümanların işi" diyerek bu çabayı açık bir saldırıya dönüştürüyor. Bu saldırıda nihai hedef, hiç kuşkusuz Atatürk olacak. Hele bir "Efendi eşittir Sabatayist" anlayışı yerleşsin, malum ihanet korosu hemen yaygarayı koparacak... Atatürkün babası Ali Rıza Efendiydi diye... Nitekim şimdiden "Türk Devrimi denen aşamanın baş aktörleri Sabatayistlerdi" biçiminde yazmaya başladılar... Sabataycı mısınız? ABD Başkanı Bush, Irak için 5 maddelik plan hazırlamış. İstediği kadar hazırlasın, Washingtondaki hesap Bağdata uymuyor ki... m.asik@milliyet.com.tr