Bu hafta sonu Floridada bir araya gelen G - 7 ülkeleri maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısından da doların geleceği konusunda olsa olsa üstü örtülü bir değerlendirme çıkması bekleniyor. Ancak onlar ne derse desin, doların önümüzdeki dönemde bir miktar daha değer kaybetmesi en güçlü olasılık. Davostaki ünlü ekonomistleri ve piyasa uzmanlarını dinledikten sonra edindiğim bu izlenimi son günlerde okuduğum yorumlar da destekliyor. En yaygın kanı şu: Başkanlık seçimi yılında ABDnin bütçe açıklarını kapatma yönünde bir çaba göstermesi ya da ekonomisinde ciddi bir yavaşlamayı göze alması beklenemez. O halde ancak doların değerini daha da düşürerek büyümesini sürdürme ve sürdürülemez boyuttaki dış açığını kapatma yoluna gidecek ABD. Sorun şu ana kadar doların değer yitirmesinin bedelini Avrupanın ve euronun üstlenmesinden kaynaklanıyor ve buna çözüm aranıyor.Davosta bir konuda daha oldukça yaygın bir görüş birliği vardı. Birçok ekonomiste ve piyasa uzmanına göre, Yükselen Pazar (Emerging Market) diye nitelenen ülkelerin uluslararası piyasalarda işlem gören tahvilleri 2003 yılında spekülatif bir dalgadan etkilenmiş ve anormal ölçüde prim yapmıştı. Gelinen noktada bir
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Merkez Bankası Başkanı Süreyya Serdengeçti ile Davos'ta karşılaştığımızda bana orada edindiğim izlenimleri sordu. Ben de, Davos'tan yazdığım birkaç yazıda da belirttiğim gibi, ABD dolarının daha da değer kaybetmesi gerektiği konusunda oldukça yaygın bir görüş birliği bulunduğu izlenimini edindiğimi söyledim. "Hiç belli olmaz" dedi Serdengeçti. Bu ifade, tipik bir Merkez Bankası Başkanı ifadesiydi aslında. ABD Merkez Bankası (FED) Başkanı Alan Greenspan de kurlar konusunda tahmin yapmanın yazı - tura atmaktan bir farkı olmadığını söylüyor sık sık.
Bu hafta sonu Florida'da bir araya gelen G - 7 ülkeleri maliye bakanları ve merkez bankası başkanları toplantısından da doların geleceği konusunda olsa olsa üstü örtülü bir değerlendirme çıkması bekleniyor. Ancak onlar ne derse desin, doların önümüzdeki dönemde bir miktar daha değer kaybetmesi en güçlü olasılık. Davos'taki ünlü ekonomistleri ve piyasa uzmanlarını dinledikten sonra edindiğim bu izlenimi son günlerde okuduğum yorumlar da destekliyor. En yaygın kanı şu: Başkanlık seçimi yılında ABD'nin bütçe açıklarını kapatma yönünde bir çaba göstermesi ya da ekonomisinde ciddi bir yavaşlamayı göze alması beklenemez.
Tatil günü sizi fazla yormadan cevabı vereyim: Türkiyenin parası, yani Türk lirası (TL), en yakın rakibinden çok uzak ara farkla "dünyanın en değersiz parası" unvanını elinde bulunduruyor. Şimdi vereceğim rakamlardan da anlaşılacağı gibi, TL kendi başına başka bir kategoride, dünya paraları arasında.Önümde, 31 Aralık 2003 tarihli The Wall Street Journal gazetesinde yer almış olan ve ABD doları ile euronun dünya paraları karşısındaki değerlerini gösteren liste var. Bu listeye göre, dünyanın en değersiz paralarına sahip olan on ülke ve bu ülke paralarının dolar ve euro karşısındaki değerleri şöyle: Türkiyenin çok uzak ara ile, rakipsiz dünya şampiyonu olduğu alan hangisidir? 1. Türkiye 1 dolar= 1.402.803 TL, 1 euro= 1.764.976 TL2. Romanya 1 " = 32.687 ley, 1 " = 41.127 ley3. Vietnam 1 " = 15.642 dong, 1 " = 19.680 dong4. Sao Tome 1 " = 8.700 dobra, 1 " = 10.946 dobra5. Gana 1 " = 8.650 cedi, 1 " = 10.883 cedi6. Endonezya 1 " = 8.423 rupi, 1 " = 10.598 rupi7. İran 1 " = 8.333 riyal, 1 " = 10.447 riyal8. Paraguay 1 " = 5.975 guarani, 1 " =
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Türkiye'nin çok uzak ara ile, rakipsiz dünya şampiyonu olduğu alan hangisidir?
Tatil günü sizi fazla yormadan cevabı vereyim: Türkiye'nin parası, yani Türk lirası (TL), en yakın rakibinden çok uzak ara farkla "dünyanın en değersiz parası" unvanını elinde bulunduruyor. Şimdi vereceğim rakamlardan da anlaşılacağı gibi, TL kendi başına başka bir kategoride, dünya paraları arasında.
Önümde, 31 Aralık 2003 tarihli The Wall Street Journal gazetesinde yer almış olan ve ABD doları ile euronun dünya paraları karşısındaki değerlerini gösteren liste var. Bu listeye göre, dünyanın en değersiz paralarına sahip olan on ülke ve bu ülke paralarının dolar ve euro karşısındaki değerleri şöyle:
Üstelik bu tam bir şaka da değildi, olası bir şakanın ima edilmesi bile piyasaları yerinden oynattı. ABD ve Avrupada borsalar değer yitirdi, dolar euro karşısında bir miktar değer kazandı.Yaşanan olay, ABD Merkez Bankası konumundaki Federal Rezerv Bankasının (FED) faizleri bir süre sonra yükseltebileceği konusunda bir imada bulunmuş olmasıydı. ABD ekonomisinin durgunluğa sürüklendiği 2001 yılından bu yana sürekli olarak faizleri düşüren ve son 40 yılın en düşük düzeyinde tutan FEDin böyle bir imada bulunması bile piyasaları ateşlemeye yetti. Uzun süredir sürmekte olan bir eğilimin tersine dönebileceğinin ilk sinyalinin alınmış olması piyasaları etkiledi. Bu imanın eyleme dönüşmesi ve FEDin faizleri yükseltmesi halinde bunun borsalardaki iyimserliği azaltması ve doların değerini olumlu etkilemesi olası. FED Başkanı Alan Greenspan kur paritesi konusunda tahmin yapmanın yazı - tura atmaktan bir farkı olmadığını söylüyor ama FEDin faizleri ilerde bir noktada yükseltebileceğini ima etmesi doların değer kazanmasına neden olabiliyor.Tekrar ediyorum, bu yıl gözünüz "joker" de olsun. Hem dünyada hem Türkiyede faizlerin seyri çok şeyi etkileyebilir. Dünyada ve Türkiyede 2004 yılının
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Dünyada ve Türkiye'de 2004 yılının jokerinin faiz oranları olacağını ve "joker"in de İngilizcede "şakacı" anlamına geldiğini 28 Aralık 2003'de Makro Bakış köşesinde yer alan yazımda yazmıştım. Daha yılın birinci ayı dolmadan ilk şakasını yaptı bizim "joker" ve piyasaları dalgalandırdı.
Üstelik bu tam bir şaka da değildi, olası bir şakanın ima edilmesi bile piyasaları yerinden oynattı. ABD ve Avrupa'da borsalar değer yitirdi, dolar euro karşısında bir miktar değer kazandı.
Yaşanan olay, ABD Merkez Bankası konumundaki Federal Rezerv Bankası'nın (FED) faizleri bir süre sonra yükseltebileceği konusunda bir imada bulunmuş olmasıydı. ABD ekonomisinin durgunluğa sürüklendiği 2001 yılından bu yana sürekli olarak faizleri düşüren ve son 40 yılın en düşük düzeyinde tutan FED'in böyle bir imada bulunması bile piyasaları ateşlemeye yetti. Uzun süredir sürmekte olan bir eğilimin tersine dönebileceğinin ilk sinyalinin alınmış olması piyasaları etkiledi. Bu imanın eyleme dönüşmesi ve FED'in faizleri yükseltmesi halinde bunun borsalardaki iyimserliği azaltması ve doların değerini olumlu etkilemesi olası. FED Başkanı Alan Greenspan kur paritesi konusunda tahmin
Benim bu yıl Davostaki Dünya Ekonomik Forumunu izlerken önemini kavradığım bir kavram bu. Davosta çok boyutlu bir gerilim yaşıyorum her yıl, sonra Forum bitince de dünyanın gidişatı hakkında umutsuzluğa kapılıyorum. Bu yıl da önce o çok boyutlu gerilimi yaşadım. İlgi duyduğum konulardaki oturumlar arasında tercih yapmakta gene zorlandım, örneğin "2004 yılında dünya ekonomisinde beklentiler" konulu oturumu izlemeye karar verdiğim için aynı saatteki "Çinin ekonomik mucizesi sürebilir mi?" konulu paneli ve "Irakın geleceği" konulu oturumu izleyemedim. Beş gün boyunca her gün, dört - beş kez bu tür tercihleri yapmak ve yapılan tercihlere göre oturumdan yemeğe, yemekten basın toplantısına koşuşturmak insanda zaten bir gerilim yaratıyor ama iş orada da bitmiyor. Seçtiğiniz oturum düşlediğiniz kadar ilginç çıkmazsa bu kez seçmediğiniz ve dolayısıyla katılamadığınız diğer oturumların daha ilginç olabileceğini düşünüp bir de yanlış tercih yapmanın sıkıntısını yaşıyorsunuz. Bütün bunlara, gazeteye günlük yazı yetiştirmenin telaşını da eklerseniz yaşadığım gerilimi daha iyi anlayabilirsiniz. Bayram sabahlarında garip duygulara kapılabiliyor insan. Hele bayramı bir tatil fırsatı sayıp bir
<#comment>#comment>
<#comment>#comment>
Bayram sabahlarında garip duygulara kapılabiliyor insan. Hele bayramı bir tatil fırsatı sayıp bir yerlere gitmemişseniz, her zamanki yerinizde ve yurdunuzdaysanız bu duygulara kapılma olasılığı daha da artıyor. İşte böyle bir bayram sabahında, bir an için kendi hüznümüzü unutup insanlık adına umut veren bir açılımı paylaşabiliriz belki diye düşündüm ve "insani değerler zinciri"ni anlatmaya karar verdim size.
Benim bu yıl Davos'taki Dünya Ekonomik Forumu'nu izlerken önemini kavradığım bir kavram bu. Davos'ta çok boyutlu bir gerilim yaşıyorum her yıl, sonra Forum bitince de dünyanın gidişatı hakkında umutsuzluğa kapılıyorum.
Bu yıl da önce o çok boyutlu gerilimi yaşadım. İlgi duyduğum konulardaki oturumlar arasında tercih yapmakta gene zorlandım, örneğin "2004 yılında dünya ekonomisinde beklentiler" konulu oturumu izlemeye karar verdiğim için aynı saatteki "Çin'in ekonomik mucizesi sürebilir mi?" konulu paneli ve "Irak'ın geleceği" konulu oturumu izleyemedim. Beş gün boyunca her gün, dört - beş kez bu tür tercihleri yapmak ve yapılan tercihlere göre oturumdan yemeğe, yemekten basın toplantısına koşuşturmak insanda zaten bir gerilim yaratıyor ama iş orada