Göstereceğimiz kişisel cesaret hayatımızı tekrar kurgulayabileceğimiz yeni bir savaş başlatacak
En büyük engeller içimizde dururken neden hep başkaları ile uğraşıyor, onları kendimize göre biçimlendirmek istiyoruz? Kendimize karşı bu zayıfken diğerlerine ne kadar acımasız olduğumuzun farkında mıyız ? Halbuki hayatımızı şekillendiren tüm fabrika ayarlarını fark edebilmemiz için önce kendimize bakabilir, dürüst bir şefkat geliştirebiliriz.
Tolstoy “Dünyayı değiştirmek isteyen çok ama kendini değiştiren yok” derken, psikiyatr Cem Mumcu yeni çalışması “Kendine Bakma Kitabı”nda “Aslında aradığımız şeyi bir yanıyla kurmamız gerekiyor.
Oysa inşaatı bitmiş olanı arıyoruz” diyerek zayıflıklarımıza ışık tutuyor. Gerçek şu ki, iş kendimize geldiğinde oldukça tembel hatta korkağız. Ancak köşeye sıkıştığımızda, yumurta kapıya dayandığında kendimizle olan ilişkimizi ve hayatımızı anlamaya gayret gösteriyoruz.
Koç burcuna ilerleyen Uranüs’ün tamtamları
Kendimizle ilgili o kadar büyük körlüklerimiz var ki, hayatımızın başka yorumlarına şiddetle kapalıyız, değişmek istemiyoruz. Yaşadığımızı sandığımız hayatın dışında bilemediğimiz, farkında olmadığımız başka bir hayatımız daha olabilir mi? Bu soru bir astrolog olarak sürekli olarak karşıma çıkıyor. Ben de semboller üzerinden gidiyorum, karşımdaki kişinin fabrika ayarlarının durumuna, Cem Mumcu’nun değindiği gibi inşaat alanına götürmeye gayret ediyorum.
Karşımıza çıkan krizler, büyük olaylar bize inşaatımızın nerelerinde yanlışlıklar, zayıflıklar olabileceğini bağırıyor. İnşaat kaçınılmaz zira kendimizi kurgulamadan, hayata kendimize göre bir anlam yüklemeden öyle ya da böyle hayatta kalabilmemiz mümkün değil. Ancak bunu yüzeyde kalarak, hayatı hafif biçimde yaşayarak da gerçekleştiremeyiz. Kendimizle olan hesaplaşmadan kaçarak hiçbir yere varamayız.
Şimdilerde hayatımızın öyle bir aşamasındayız ki, yeni bir gerçeklik sınaması ufukta görülmeye başladı. 2003 yılından bu yana hayatınıza giren ani değişikliklere bir göz atmanızı, hatırlamanızı istiyorum. Pek çoğumuz 2003’ten sonra çok da mantıklı olmayan, hatta saçma gibi görebileceğimiz ani durumlar, aklımıza yatmayan yeni durumlarla karşılaştık. 2008-2009 yılları arasında ise bizi daha fazla geren bir zorlamanın içine düştük. Bir yanda eski düzenimize dönmek istedik ancak nihayetinde bunu tam olarak yapamayacağımızın da farkına vardık.
Şimdi, şu anda, cesarete teslim olmak durumundayız. Göstereceğimiz kişisel cesaret hayatımızı yeniden kurgulayabileceğimiz yeni bir savaş başlatmak üzere. Astroloji dilinde konuşacak olursak, Koç burcuna ilerleyen Uranüs’ün tamtamlarını duyuyoruz. Tıpkı dünya siyasetinde yaşanan devrimler, ayaklanmalar ve miyadını doldurmuş liderlerin alaşağı edilmesi gibi kendi içimizde katılaşmış, artık bizi bir yere götüremeyeceğini idrak ettiğimiz bir kırılma içerisindeyiz.
Böyle zamanlarda hayatımıza giren yeni durumların, insanların ya da olayların bizi nereye götüreceğini bilemesek de bir adım atmak, taze bir nefes almak durumundayız. Önümüzdeki yedi yıl boyunca kendimizi yeniden var etmenin savaşını vereceğiz. Kimimiz bunu ilişkilerinde, kimimiz kariyerinde ya da kişisel açıdan önemsediği bir konuda yapacak. Kendimize yeniden bakmamız için gereken tek şey cesaret.