Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Taraflardan hiçbiri aslında New York'a umutla gitmiyor. Ne Denktaş, ne Klerides... Gerçi resmi demeçlerde ikisi de çözüm için iyi niyetle çalışacaklarını söylüyor. Ama bunun da "karşı tarafın" sergileyeceği tavra bağlı olacağını belirtiyor...
Lefkoşa'nın iki kesiminde olduğu gibi, Ankara'da ve Atina'da da New York'taki "dolaylı" Kıbrıs müzakerelerinden "bir şey çıkması" pek beklenmiyor.
Aynı şey, mesele ile ilgilenen "üçüncü ülkeler" ve BM çevreleri için de söylenebilir. Tabii BM'de, Washington'da, ya da Londra'da "resim ağızlar" bermutat "ihtiyatlı iyimserlik"ten söz ediyorlar; ama aslında bu söylemdeki "iyimserlik" payı, "ihtiyat"ın çok altında...
Bununla beraber Denktaş ve Klerides, BM Genel Sekreteri ile görüşmek üzere New York'a gidiyorlar işte... Bir bakıma "gitmemezlik edemedikleri" - yani şimşekleri üzerlerinde toplamamak - için, gidiyorlar...
İyimser gözlemciler "hiç belli olmaz, konuşmalar öyle bir şekilde gelişebilir ki, bakarsınız uzlaşma yolu açılmış olur" diyorlar.
Dileriz böyle bir "mucize" gerçekleşsin...
* * *
SON 25 yılda Kıbrıs'la ilgili müzakerelerde denenmemiş yöntem veya usul kalmadı. Yeni başlayacak olan "dolaylı görüşmeler"in çeşitli varyasyonları da görüldü.
Bu kez, iki Kıbrıslı lider, BM Genel Sekreteri Kofi Annan ile "dolaylı" görüşmelerine 6 Aralık'ta - yani önümüzdeki pazartesi - başlayacak. Gerçi New York'taki ilk temaslar 3 Aralık Cuma başlıyor; ama asıl çalışmalar pazartesiden itibaren yapılacak.
Başta Klerides ve Denktaş, BM gökdeleninin 38'inci katındaki Genel Sekreterlik ofisinde, Annan ile ayrı ayrı buluşacaklar. Daha önce görülen "üçlü tokalaşma" ve kameralara poz verme sahneleri olmayacak bu kez. Hele "açılış" konuşmaları veya basına açıklama faslı hiç olmayacak.
Bu yeni yöntemin önemli bir özelliği de gizliliktir. Kofi Annan konuşmaların "gözden ırak" cereyan etmesinden yana. Bu amaçla platformu, "çok gözde" olan BM binasından daha ıssız bir yere kaydırmayı düşünüyor. Öğrendiğimize göre, düşünülen yer, New York kent merkezinden bir saat uzaklıktaki Glencove kasabasıdır. Burada da konuşmalar Denktaş ve Klerides'in ayrı ayrı Genel Sekreter'le buluşması şeklinde sürdürülecek.
Denktaş'ın görüşmelerin BM binası dışında böyle bir yerde yapılmasına karşı çıkmayacağı anlaşılıyor. Klerides'in de buna bir itirazı yok.
* * *
TABİİ bu egzersizin amacı, sorunun özüne ilişkin esas müzakereler için "zemin hazırlamak"tır. Gene geçmişte görüldü ki, ilk temaslarda veya usul ile ilgili tartışmalarda da zaman zaman "sorunun özü" ortaya çıkıyor ve derinliğine inilmese dahi bu konuların ele alınması kaçınılmaz oluyor.
Bu kez de her ne kadar görüşmelerin "iki taraf" arasında - yani eşit koşullarla - ve "dolaylı" olarak yapılacağı ilan edilmişse de, "zemin arama" çalışmaları sırasında, statüden anayasaya, topraktan güvenliğe kadar meselenin çeşitli yönleri gündeme gelecek. Şimdilik bu konularda iki tarafın görüşleri birbirine taban tabana zıt...
* * *
DENKTAŞ'ın, kendi kurmayları ve Türk Dışişleri yetkilileri ile danışarak yaptığı hazırlıkların ışığında New York'taki görüşmelerde birtakım görüşler ve öneriler öne sürmesi bekleniyor. Denktaş'ın elinde, hazırladığı "paper"lar (belgeler) var, ancak 10 - 15 gün sürmesi beklenen "dolaylı" görüşmeler sırasında hiç kimse belge sunmayacak. Yani konuşmalar "non - paper" (belge olmayan belge) esası üzerinde sürdürülecek. Esas müzakerelere geçilebilirse, yazılı öneriler masaya getirilecek.
Tabii bu aşamada Kofi Annan'ın oynayacağı rol önemli. Türk diplomatları ona "dürüst, dengeli" bir arabulucu olarak bakıyorlar ve kendisine güveniyorlar. Yeter ki, bir diplomatın deyişi ile "başkaları bu temasların yönünü değiştirmeye kalkışmasın". O zaman "tam bir çıkmaz sokağa" girilmiş olur...


Yazara E-Posta: skohen@milliyet.com.tr