Sami Kohen

Sami Kohen

skohen@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Şimdi herkes Turco oldu
Şimdi herkes "Turco" oldu!

BUENOS AİRES

Nereden nereye!.. Şu günlerde Türkiye'yi sarsan mali kriz, binlerce kilometre uzaklıktaki Arjantin'de, insanı şaşırtan yankılar yaratmış bulunuyor.
Latin Amerika'nın kalbinin attığı Buenos Aires'te, özellikle mali çevrelerin dikkatleri, şimdi Türkiye'nin üstünde.
Bunun nedeni, Arjantin'in de, Türkiye'ninkine benzer koşullar ve sorunlarla karşı karşıya bulunmasıdır.
Ne garip: Türkiye'de olup bitenlere örnek olarak "Arjantin krizi" gösterilirken, Arjantin'de "Türk krizi"nin etkilerinden söz ediliyor.
Buenos Aires'in popüler gazetesi "Clarin", Türkiye'deki son olaylara ayırdığı yazıya "El effecto Turco", yani "Türk etkisi" başlığını koydu. Daha ilginç bir başlık da, buranın ciddi ekonomi gazetesi "Ambito Financiero" da şu şekilde çıktı: "Piyasada, bugün hepimiz Türküz!.."
* * *
TÜRKİYE'deki krizi - nedenleri ve sonuçları ile - en iyi anlayabilecek ülkelerin başında Arjantin geliyor.
Buenos Aires'te mali çevrelerin ve basının birdenbire Türkiye'ye bu kadar ilgi göstermesinin esas nedeni de bu.
"Ambito Financiero", uzun inceleme yazısında iki ülkenin ekonomik sorunlarını karşılaştırırken birçok benzerliklere işaret ediyor ve şöyle diyor: "Türk krizinin bizi etkilemeyeceğini düşünmek mümkün değil. Tehlike Türkiye'deki durumun, yükselen pazarlara da yansıyabileceğidir. Mali uzmanların deyişi ile, Arjantin ile benzerlikler daima, aynı tehlike gerçeğini ortaya koyar..."
"Clarin" gazetesi de Türkiye'deki krizin, Latin Amerika ve diğer "yükselen pazarlar" için ciddi riskler taşıdığı kanısında. Ancak bu gazete gelecek için daha iyimser bir tahmin yapıyor: "Türkiye, ABD'nin stratejik bir ortağı ve şimdi AB üyesi olmak yolunda. Dolayısı ile bu güçler Türkiye'nin bir mali batağa saplanmasını istemezler..."
"Yükselen pazarlar" uzmanı olarak tanınan "Merril Lynck"in mali danışmanlarından Juan del Azar da, "Türk krizinin, ciddiyetini korumakla birlikte, Rusya'nınki gibi bulaşıcı bir etkiye sahip olmadığını" söylüyor.
Arjantinlileri asıl ilgilendiren husus da, budur. Yani, Türkiye'deki durumun, zaten büyük sıkıntı içinde olan Arjantin ekonomisini ne ölçüde etkileyeceğidir...
* * *
ARJANTİN'in bu konudaki kaygısı şundan kaynaklanıyor:
Bir süreden beri Arjantin ekonomisi, çok büyük dış borçların (toplam 150 milyar dolar) ağır yükü altında. Önümüzdeki yıl ödenmesi gereken dış borç 20 milyar doları buluyor. Başkan Fernando de la Rua, IMF ile 7 milyar dolarlık "stand - by" anlaşması dışında 14 milyar dolarlık bir "ek destek" sağlamaya çalışıyor. IMF, Dünya Bankası ve diğer mali kuruluşlar, geçen hafta prensip olarak bu desteği vaat ettiler. Başkan Clinton da bu yönde devreye girdi. Eğer bu mali destek sağlanırsa, Arjantin, uygulayacağı ekonomik önlemler paketi ile, bu darboğazdan kurtulabilir. Çünkü ümit verici göstergeler de var: Enflasyon sıfırın altında! Arjantin pesosu (1 dolara eşit) istikrarlı. İhracatta artış var. (Ama buna karşılık durgunluk had safhada ve işsizlik yüzde 15'i geçiyor)...
Evet, Arjantinlilerin endişesi "Türk krizi"nin, IMF ve diğer mali çevrelerde, Arjantin'e vaat edilen destek konusunda yeni tereddütler - ve "yükselen pazarlar"a karşı genel bir güven bunalımı - yaratması olasılığıdır. Gazetelerin "Türk etkisi" ve "şimdi hepimiz Türküz" gibi ifadeleri bir korkuyu yansıtıyor.
Ne var ki, ilk bakışta görülen benzerliklere rağmen, Türkiye'deki ve Arjantin'deki ekonomik ve mali koşullar - ve Türkiye'de şimdilik krizi yaratan nedenler - arasında önemli farklar da var. Juan del Azar'ın belirttiği gibi, Türkiye'deki olaya daha çok "aşırı borçlanan yerli bankalar" neden olmuştur. Arjantin'deki sıkıntı ise, devletin politikaları ve makro düzeydeki sorunları ile ilintilidir...
Ama kuşkusuz en ilginç benzerlik, şu anda Türkiye'nin de, Arjantin'in de bu badireyi atlatmak için, umutlarını IMF'ye ve dış desteğe bağlamış olmasıdır...