Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Dünyanın tek süper gücüne bağlı istihbarat birimleri bir ağızdan, "İran yaramazlık yapmıyor" diyorlarsa, bu elbette ki İsrail'de at koşturan şahinlerin hoşuna gitmez. Nedeni de malum.Bırakın İran'ı bombalamayı, bu değerlendirme Tahran'a diplomatik baskı uygulanmasını bile zorlaştırıyor. Ancak, burada garip davranan İsrail değil, kendisine bağlı devlet birimlerince yapılan önemli bir değerlendirmeyi karalamak için çaba sarf eden Bush yönetimidir. Hatta işler o kadar çığırından çıkmış ki, diplomatik camiada sert mizacı ve antipatik kişiliğiyle tanınan, ABD'nin Bush yanlısı eski BM Büyükelçisi John Bolton, kendi ülkesinin istihbarat birimlerini "yönetime karşı darbe yapmakla" suçluyor. Bolton bir yana, Bush yönetiminin bu konuda bir "diplomatik atağa" da geçtiği kesin. Uluslararası Atom Enerji Ajansı nezdindeki (UAEA) ABD Büyükelçisi Greg Schulte'nin, "konuya açıklık getirmek" amacıyla, bizi Viyana'dan aramasını da bu çerçevede değerlendirmek lazım. ABD'nin "Ulusal İstihbarat Değerlendirmesi" raporu dünya gündemine bomba gibi düştü. İran'ın son dört yıldır nükleer silahlar konusunda "uslu durduğunu" belirten bu raporun İsrail'de niçin nefretle karşıladığını tahmin etmek de güç değil. Schulte, söz konusu raporun, zamanında "Nükleer silah programım yok" diyen İran'ın en az dört yıl öncesine kadar böyle bir program yürüttüğünü ortaya koyduğunu söyledi."Bu çabalar, uluslararası baskı karşısında foyanın ortaya çıkması korkusuyla durdurulmuşa benziyor" diye devam eden Schulte, İran'ın buna rağmen "nükleer silah üretme seçeneğini elinde tuttuğunu" sözlerine ekledi. Bu arada, İran'ın uranyum zenginleştirme programına tekrar başladığını da kaydeden Schulte, ilerde silah programlarında kullanılabileceği için BM'nin bunun durdurulmasını istediğini anımsattı. Sıra bize gelince, Büyükelçi Schulte'nin daha ilk sorumuz karşısında zorlandığını gördük. Zira burada akla hemen gelen tek bir soru var. Buna ikna edici bir yanıt verilmedikçe de Washington'un çabaları boşa çıkmaya mahkûm. Türkiye'nin de İran'ın nükleer iddialarından rahatsız olduğunu hatırlattıktan sonra şunu sorduk: Büyükelçi'nin zorlandığı soru "Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması'na (NPT) taraf olmayı ve nükleer programının denetlenmesini kesinlikle reddeden İsrail'in bu tavrı sürdükçe, bölge ülkelerinin nükleer silah konusunda sizi dinlemeleri için ne tür bir nedenleri olabilir ki?" İsrail'in adını telaffuz etmekten çekinen Büyükelçi Schulte, sorumuzu genel ifadelerle yanıtladı. "Ortadoğu'nun nükleer silahlardan arındırılmasını isteriz. Ancak, gerçekçi olmak lazım. Bunun için önce Ortadoğu sorununun çözülmesi gerekiyor" dedi. "Nükleer silah sorunun temelinde yattığına göre, sadece İran'a değil, Ortadoğu barışı için niçin İsrail'e de baskı yapmıyorsunuz?" diye sormak geldi içimizden. Fakat, Büyükelçi'nin buna -en azından bölgede ikna edici sayılacak- bir yanıt veremeyeceğini düşündüğümüz için üstüne gitmedik. Buna karşılık, Ortadoğu'da nükleer silahların yayılması gerçekten istenmiyorsa, kilidin bu soruda yattığı apaçık ortada. sidiz@milliyet.com.tr İsrail'in tavrı sürerse...