Semih İdiz

Semih İdiz

sidiz@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

Buna karşılık, liberal dünya görüşüne yabancı olmadığı çıkışlarından anlaşılıyor. Fakat, partisinin muhafazakâr kimliği de ortada. Belli ki bu kesimi de caydırmak istemiyor.Bu arada, "kararsızlar"ın saffına geçmiş olan sosyal demokrat ve liberal seçmen artan bir şekilde "Kime oy vereceğiz?" diye soruyor. Zira, CHP'nin bu kesim açısından bir siyasi cazibesi kalmadı artık. Kararsızların arasında Ağar'ın sözlerine kulak kabartanların artması da bundan olsa gerek. Ağar için, "Sosyal demokrat olsun" demiyoruz tabii ki. Bu zaten eşyanın doğasına aykırı olurdu. Ancak, liberal dünya görüşüne meylettiğine göre, Ağar'ın siyasi mesajlarını daha açık bir şekilde dile getirmesi gerekiyor. Abbas Güçlü'nün "Genç Bakış" programında konuşan Ağar'ın, "İktidarda olsaydım askeri konuşturmazdım. Askerin konuştuğu yerde hükümet yok demektir" şeklinde ilginç bir çıkışı oldu. DYP lideri Mehmet Ağar'ın son dönemde ilginç çıkışları oluyor. Ancak, ele aldığı konuların hassas doğası nedeniyle, pek net konuşamıyor. Bu sözleri, elbette ki, "Gerekeni ben yapar, konuşması için askere neden bırakmazdım" şeklinde yorumlamak da mümkün. Yani, buradaki tutum "proaktif" mi, yoksa "reaktif" mi, tam belli değil. Açıklık gerektiren bu sözler yine de dikkat çekiciydi. Ağar bu kez, Güneydoğu gezisi sırasında, PKK'nın ateşkesi ile dağdaki militanlara af konusunda şunları söylemiş: "Bir kere ortamın stabil hale gelmesi gerekir, sonra kalıcı çözümler üretilir... Halk huzur istiyor. Artık herkes bölünme korkusunu aşmalı... Bunların dağdan inmelerini sağlamalı... Mesele bir daha silahların patlamamasını sağlamaktır... Devlet husumet yeri olamaz. Ha babam dağda silah sesleri olacağına, düz ovada siyaset yapsın." Ağar'ın daha açık olan bu sözleri konuya cesur bir yaklaşım getiriyor. Söyledikleri de kanımca doğru. Halk gerçekten de huzur istiyor. Ağar'ın dediği gibi, Türkiye'nin bölünmesi de, bazılarının yansıtmaya çalıştıkları kadar, kolay değil. 'Kalıcı çözümler üretilebilir' Aksini savunanlar ise Türkiye'yi her an dağılabilecek zayıf bir ülke olarak gösterdiklerinin farkında değiller. Belki farkındalar ama bu konuyu yakışıksız bir şekilde siyasi puan toplamak adına istismar ediyorlar. Tabii, barış isteyenler Ağar'ın sözlerine yine de ihtiyatlı bir şekilde kulak veriyorlar. Çünkü DYP liderinin geçmişi bazı soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Buna karşılık, Türkiye'nin önemli bazı kararlar alma aşamasına geldiği de bir gerçek. Bu nedenle, CHP'nin sağa oynayarak doğal seçmeninin önemli bir bölümünü kaybettiği bir sırada, DYP'nin liberal kesimi de kollayarak Meclis'e girmeye ve yapıcı bir koalisyon ortağı olmaya çalışması mantıklı görünüyor. Ancak bunun olması için, yukarıda da belirttiğimiz gibi, Ağar'ın son günlerdeki rasyonel mesajlarını daha açık bir şekilde ortaya koyması gerekiyor. Bunu yaparken, tabii ki, doğal seçmenini de "akılcılıktan yana" ikna etmesi gerekiyor. Liderlik de zaten bu demektir. "Adam Gibi Lider" sloganıyla yola çıkmış olan Ağar'ın bu vasfa gerçekten sahip olup olmadığını göreceğiz. sidiz@milliyet.com.tr Mesajları daha açık olmalı