Biz milletçe başına “gizli” eklenen tanımlamaları pek severiz. Gizli işsizlik mesela ya da gizli ajanda.
Gezi Parkı meselesiyle başlayan tartışmalar memlekete bir “gizli” daha hediye etti:
Gizli çevreciler.
Meğer ne kadar çok çevrecimiz varmış.
Memleket, Yeşiller Partisi’nin anavatanıymış da haberimiz yokmuş.
Birbirine, “odun gibi adamsın” diyenlerin birçoğu aslında iltifat ediyormuş; ağacı, yeşili hatırlatıyormuş.
2,8 milyar ağaç
Bir ağaç kavgasıdır gidiyor.
Malum; tartışma Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, geçtiğimiz pazar günü Ankara’da parti otobüsünün üzerinden yaptığı açıklama ile alevlendi.
Ne demişti Erdoğan:
“Türkiye’de 10 yılda 2 milyar 800 milyon ağaç diktik.”
Bu 2 milyar 800 milyon ağaç açıklamasının ardından, twitter üzerinden geyikler ardı ardına patladı.
Türkiye’yi “yağmur ormanlarının” ülkesi yapanları mı ararsın, “İşe giderken sarmaşıklara tutuna tutuna gidiyorum, sonra da leopara biniyorum” diyenleri mi?
Bir yandan da anlı şanlı profesörlerimizin bu rakama itiraz eden değerlendirmeleri geldi.
Hükümetin ağaçla imtihanı ana gündem maddelerinden biri oluverdi.
Kılıçdaroğlu’nun hesabı
Dün Meclis’te de aynı mesele konuşuluyordu.
Başbakan, “Ağaç için eylem yaptığını zannedenler eğer samimiyseler bu ağaçlar ne yakıldı, ne yıkıldı; bunlar bir başka yere dikildi. Biz, İstanbul’a 180 kilometreden o tünellerden suyu getirirken bazı yerlerde de ağaçları söktük. Ama 70 bin ağaç söktüysek, 780 bin ağaç fidan ve ağaç diktik. Şimdi Allah aşkına soruyorum; bunlar mı çevreci?” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ise grup toplantısında yeni bir 2,8 milyar hesabı yapıyordu:
“2 milyar 800 milyon ağaç dikildi’ dedi, hesap yaptık. Böyle bir şey olabilir mi? Düşündük; günde bin kişi 12 saat, ara vermeksizin, her 20 dakikada bir ağaç dikseler 213 yıla ihtiyacımız var. 213 yıl. 24 saat çalışsalar, bayram yok, tatil yok, hiçbir şey yok, her 20 dakikada bir robot gibi dikiyorlar. 213 yıl. Atma Recep din kardeşiyiz.”
Bakan’ın havuz problemi
En doğrusunu Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu bilir diye Meclis kulisinde sorduk.
Eroğlu, twitter’daki hesaplamalardan, komedilerden dem vurup bize, havuz problemi gibi başlayan şu tarifle hesabı yaptırdı:
“Bir işçi günde 120 fidan dikiyor. Bunlar mevsimlik işçiler. Yani senede ortalama 6 ay çalışıp 6 ay çalışmıyorlar. Böyle 20 bin işçi var. Bir işçi günde 120 ağaç dikiyorsa 20 bin işçi, 6 ay, yani 180 günden senede 432 milyon fidan dikiyor demektir. Ak Parti 10 yıldır iktidarda. Senede 432 milyondan 10 senede 4 milyar 320 milyon ağaç eder. Bunun 2,8 milyarı doğrudan bakanlığın faaliyetleri kapsamında dikilen fidanlar. Geri kalanı, belediyeler ve benzer kanallarla yapılan dikimler. Ayrıca uçaktan tohumlama da yapıyoruz.”
Eroğlu, 11 bin 200 kilometrekareyi ifade eden bir ağaçlandırmanın 780 bin kilometrekarelik Türkiye için neden abartılı bulunduğunu anlamadığını da söyledi. Sonra cep telefonuna sarıldı. Twitter’dan, hesabı Meclis kulisinde yaptırdığını, sağlamasının doğru olduğunu duyurdu.
Bakan’ın hesabı Kılıçdaroğlu ile de twittercılarla da tutmuyor.
“Bu nasıl iş?” demeyin. Bu ülkede her şey olur.
Muhalif matematik niye olmasın?