Serpil Çevikcan

Serpil Çevikcan

scevikcan@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı

8 Mayıs yaklaştı. Bir süre sonra, Türkiye’deki PKK’lıların önemli bir bölümünün sınır dışına çıktığı haberlerini alacağız. Muhtemelen, çıkış yapan birkaç grubun sınırdan geçiş görüntülerini de göreceğiz.
Ardından yeni bir dönemece girecek Türkiye. Çözüm sürecinin ikinci aşaması.
“Demokratik inşa” da diyebilirsiniz, “yol temizliği” de.
Anayasal ve yasal değişiklik süreci.
Bu aşamayı, PKK’lıların “8 Mayıs’ta çekiliyoruz” açıklamasına bakarak, belli bir tarihte başlayıp bitecek bir dönem olarak görmek çok yanlış olur. Ya da yapılacakları sadece bu sürece indirgemek.
Atılması tasarlanan adımların bir bölümü Türkiye’deki bütün kesimlerin zaten uzun yıllardır talep ettiği değişiklikler.

Eylem planı
Bu dönemi, “tek ve büyük bir yasal değişiklik paketi gelecek” diye de yorumlamamak gerekiyor.
Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi gibi bazı yasal değişikliklere ilişkin kimi düzenlemeler zaten Meclis’ten daha önce geçti ve BDP’nin ısrarla üzerinde durduğu diğer ayarlamalar muhtemelen yine farklı yasal düzenlemelerin içerisine konularak Meclis’ten geçirilecek.
Peki neler yapılması düşünülüyor?
Öncelikle, Adalet Bakanlığı’nın aslında 4. Yargı Paketi ile birlikte kamuoyuna açıklayacağını duyurduğu ancak beklemeye aldığı “İnsan Hakları Eylem Planı’na” bakmak gerekiyor.
Planın içinde, darbe döneminden kalan mevzuatın ayıklanmasından, AB’nin Türkiye’den taleplerine kadar onlarca yasal değişiklik beyanı var.
Yani hükümet bu planla, hangi bakanlığın hangi süreçte, hangi yasal değişiklikleri yapacağını kayıt altına alıyor.
Faili meçhul cinayetlerden, işkence suçuna, yasadışı dinlemelerden, uzun tutukluluğa, çevre hakkından, kadın haklarına kadar uzanan yasal değişikliklerin yapılacağı bu planla açıklanmış olacak.

AK Parti beyannamesi
Süreç, bu planla sonlandırılacak kadar dar kapsamlı değil elbette.
Dar olmadığını, Ak Parti 4. Olağan Kongresi’nde kamuoyuna açıklanan 2023 hedeflerine bakarak da anlamak mümkün.
Açıklanan hedeflerin içinde, Ak Parti kurmaylarının yakın zamanda söylediği gibi seçim barajının yüzde 7-8 civarına çekilmesi de var, nefret suçu ile ilgili düzenleme de. Kısa süre önce yaşama geçirilen, duruşmalarda Kürtçe konuşulması izni de var, üzerinde çalışılan entegre sınır yönetimine geçilmesi de. Bir başka deyişle, 2. aşamaya yönelik yasal adımlar atılmaya çoktan başlandı.
Uzlaşmanın zor olduğu düzenlemeler de bizi bekliyor. Örneğin Terörle Mücadele Yasası en tartışmalı alanlardan biri. Terör tanımının değiştirilmesi, üyelik kavramının sorgulanması...
En sancılı düzenlemelerden biri olan “kamuda Kürtçe kullanımı.”

Ve yeni anayasa
Bütün bu yol temizliği, kimi zaman paketlerle, kimi zaman değişik düzenlemelerin içerisinde yapılacak.
Takvime göre ilk sırada; bağımsız kolluk denetim merkezinin kurulması, ayrımcılıkla mücadele ve eşitlikle ilgili uygulamaları denetleyecek bir komisyon oluşturulması gibi düzenlemeler var.
Ve hepsinden önemlisi, 4 partinin uzlaşmasıyla yapılamayacağı başından belli olan yeni anayasa.
Başkanlık sistemi, anadilde eğitim gibi sistemi baştan başa değiştirecek teklifler, AK Parti-BDP uzlaşmasına işaret ediyor. “Anayasa’da uzlaşalım, Başkanlık’tan vazgeçeriz” mesajının sonuç vermesi kolay görünmüyor.
Yol temizliğinin kiminle ve ne oranda yapılacağı, hem silahlara veda aşamasına geçişi, hem de Türkiye’nin şu sıralarda değişen ikliminin içimizi uzun vadede ısıtıp ısıtmayacağını gösterecek.