Sina Koloğlu

‘Seksenler’ dizisinin son bölümünde, butik Ali tuvalet kağıdı satıyor. Sami soruyor; “Bunu yıkandıktan sonra mı, yoksa önce mi kullanıyoruz?”, “Ecnebiler tuvaleti bizden öğrenmedi mi?”, “Biz niye bu kağıdı onlardan öğreniyoruz?” lafı butik Ali’yi sinirlendiriyor: “Öğrenmekle kalmadılar. Kendilerini geliştirdiler.” Kahveci Mesut’un “Oğlum Butik bu neyin gelişmişi? Zaten benim evde mavi tas var, sarı terlik var” sözleri bugünleri de anlatıyor aslında. Butik Ali, “Butik Ali’ysem, herkesin evine bunlardan birer tane sokacağım” sözleri aklıma Huysuz Virjin reklamını getirdi. “Faydasını düşündüğüm için kabul ettim.”

Tam kapasite yok
İlk tuvalet kağıdı 1970 yılında Eczacıbaşı tarafından üretildi. İlk reklam filmi 1979 yılında çekildi. Rakamlar hâlâ suyla yıkama taraflısı olduğumuzu gösteriyor. Toplam nüfusun yüzde sekizi tuvalet kağıdı kullanıyor. Her 100 evin 24’ünde tuvalet kağıdı var. Her dört kişiden biri kullanıyor.
Bedava deneyenlerinse yüzde 44’ü “Aaa ne güzel kullanayım” diye pek beğeniyormuş tuvalet kağıdını! Günah olduğu yolunda görüş hâlâ hakimiyetini koruyor! Müslüman ülkeler arasında mesela
S. Arabistan 46 rulo kullanıyor. Biz, 10 ruloda kalmışız. Tuvalet kağıdı

Kanal D’nin uzun soluklu dizilerinden olan ‘Arka Sokaklar’da bu hafta heyecan doruktaydı... İzleyiciye ‘Hüsnü Baba öldü mü?” diye sordurdu. Biraz heyecan olsun artık. Hislerim diyor ki, Hüsnü Baba öyle kolay kolay ölmez.

Gülüşü yakar
Kanal D’de ‘Renkli Sayfalar’da Banu Alkan, “Kadir İnanır güldüğü zaman gözlerinin için gülerdi. Karşısında hiçbir kadın duramazdı” dedi. Doğru değil mi? Canım şimdiki duruma bakmayın.

Eyvah bir tane daha geliyor!
“Başkasının mutluluğu uğruna aşkını feda ederken geri kazanmak için en yakınlarını kaybedersin. Bazı seçimler kader kadar acımasızdır.” ‘Kalbim Yangın Yeri’nin fragmanı. Yine yandık!

‘Osmanlı Polisiyesi’nden ‘Bin Yılın Şafağı’na giden bir yolculuk. ‘Filinta’ sezon finali yapıyor. ‘Eski kadro ve özel isimlerle ‘Sultan Abdülhamit Han dönemiyle geleceklerini açıkladılar basın bülteninde.

Bizim amca (Orhan Koloğlu) ‘Abdülhamit Gerçeği’ ve ‘Avrupa’nın kıskacında Abdülhamit’ kitaplarını yazmıştır. Kendisiyle yapılan bir söyleşide durumu özetler: “Yandaşları da karşıtları da onun kişisel nitelik ve yeteneklerini yargılama yöntemiyle yaklaşıyor. 19’uncı yüzyıl Osmanlı toplumunun ve uluslararası konjonktürün çerçevesinden bakmadıkça ondan ve davranışlarından bir şey anlayamayız.
Aksi halde ona korkak diyene cesaretini, cesur diyene korkaklığını satmıştır diye suçlayana namusunu, beceriksizliğini anlatana öncülüğünü, örnekleriyle verilebilir. Bu psikanalitik tarih yaklaşımı hele bir de değer yargıları günümüze göre tasarlanarak uygulanırsa, sonuç büsbütün hatalı olur.” (Bilimselden Medyatik’e Tarih) Tarihi dizilerin senaryolarında bir de ‘hayal payı’ vardır.
Tarihin kendi senaryosuyla yazarın ‘hayal ettiği senaryonun’ ne ölçüde örtüştüğü önemlidir? ‘Filinta’ seneye ne kadar uçacak, ne kadar o dönemin şartlarını kabullenecek göreceğiz!

NAZIM HİKMET DİZİLERİN ŞAİRİ
S

‘Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz’ ekibinin para durumları ortaya saçıldı. Servet’in serveti konu oldu. Hızır; “Ben Servet’in ne kadar serveti olduğunu bilmiyor muyum?” dedikten sonra başladı saymaya; “Sadece Kıbrıs’taki hesabında Mübeccel adına kayıtlı 4 milyon 800 bin dolar. Sibiryalı zamanından kalma dört saf altın jant ve sizden sakladığı 1 milyon dolar daha var.” Ekip hayretler içinde. Sıranın kendilerine geleceğini bilmiyorlar! İlyas’a dönerek “Elbise dolabının arkasındaki zulada 2 milyon” dediğinde Hızır, ikinci şok yaşanıyor odada. Sırada enişte var. 700 bin dolara yarış atı almış. Anlaşılmasın diye kupona bile sığmayan bir isim vermiş hayvana! “Nakit tutamıyorum. Hatice’ye de verince gidiyor ev alıyor. Evler öyle boş boş duruyor” dediğinde anlıyoruz gizli emlakçı aslında enişte! Civciv cephesinde öğreniyoruz ki Ayşen, külçe külçe altın satın alıp, onları
kapının pervazına saklıyormuş!

Dizi, bize babaların racon ayağına para götürdüğünü de göstermiş oldu!

PROFESYONEL BUNU YAPMAZ
‘Diriliş Ertuğrul’un başrolünde olan Engin Altan Düzyatan’ın bir komedi filminde oynayacağı konuşuluyor. Yapım şirketi duruma karşı çıkmış. Projede yer alıp almayacağı belli olacakmış.

Son zamanların ‘izlenme payı’ rekorunu kırdı ‘Müge Anlı ile Tatlı Sert’. Bu oran, geçtiğimiz perşembe günü AB’de yüzde 33.45, total izleyicide ise yüzde 31.53 olmuş. Bu bir rekor. Peki ne vardı o gün? Rita Dari Winkler cinayeti. O sırada televizyonu açık olanların yüzde 30’undan fazlası Türkiye’de bu programı izlemiş.

Peki Müdür ne olacak?

‘Müdür Ne’aptın?’ın son bölüm izlenme oranlarına bakayım dedim. Hem totalde hem de AB’de işler iyi değil. Pazar akşamı zaten izlenme oranları yerlerde. ‘Survivor’ yüksek, sonra oranlar tepeleme düşüyor. Yani pazar akşamı genelde bir ilgisizlik mevcut. Diziler, sinema filmi, ‘Kısmet Olursa’ ve ‘Ben Bilmem Eşim Bilir’ eski bölümler. Güldürüyor bizi ev ahalisi olarak. Vatandaş hoşnut değil! Ama gişede işler iyi bildiğim. Neyse böyle idare edecekler anlaşılan!

Tam piyasa işi

‘İstanbul Sokakları’; fakir aile kızı ama bakımlı, okumuş. Eğitimli ama, sokakta poğaça satıyor, bir de kalp hastası... Zengin, yakışıklı hatta babasının şoförlüğünü yaptığı ailenin de oğlunun aşık olduğu...

Konuyu anlatmanın mantık silsilesi aramanın bir anlamı yok. “Beni böyle kabul et öyle izle” diyor ilk kareden. Oyunculara da “Size bir melodram sunuyoruz, oturun oynayın”

Engin Akyürek’le ilgili dün yazdığım satırlar epey ses getirmiş. Seveni çok. Benim için de “Sen kötü oynuyor diye yazmışsın, onun için şimdi hizaya geldin” gibilerinden sözler vardı meşhur sosyal medya ortamında! Sözü edilen ‘Kara Para Aşk’ dizisi. Dizi finale doğru iyice sıradanlaşmıştı. Ama bu star olmak için engel değil. 14 Eylül 2015 yılında şöyle yazmışım, “Engin Akyürek için şöyle bir durum var; bundan sonra yapacağı dizi yine çok izlenecektir. Kıvanç Tatlıtuğ’un ‘Kurt Seyit ve Şura’ durumuna düşmeyecektir”
Son bir yıldır Akyürek’le ilgili bir haber var mı basında? Ben görmedim. Reklamda çıkıyor mu? Görmedim. Tatlıtuğ ile neredeyse akraba olduk ekranda. Şimdi yeni dizi çekecek. Star ortalarda az görünür bana göre. Şöhretimiz yerinde, paraları kazanalım diye düşünmez. Tatlıtuğ’un akıl hocaları yanlış yaptı. Akyürek doğru olanı.

AKDENİZ BİTİYOR MU?

CNN Türk’te, ‘Akdeniz’ belgeseline denk geldim. 2014 Fransız yapımı bir belgesel. Michael Pitiot çekmiş. Yazar, gezgin ve belgesel - film yapımcısı. Ekolojist ve fotoğrafçı Yann Arthus Bertrand’la beraber önemli belgesellere imza attılar. (Planet Ocean, Terra, Tunus Kuş Bakışı) ‘Akdeniz’ onlardan biri. Bugüne kadar kuş bakışı

Ev ahalisi izlerken böyle dedi...‘Oyunbozan’ Show TV’nin yeni dizisi. Ekip iyi, başrol birden fazla. Hikayenin şimdilik önü açık. Yani soru işaretleri var, merak var. Ne kadar gideceği, senaryonun ve yönetmenin elinde. Hatırlatayım senaryosu
Altuğ Küçük’e ait. ‘Filinta’nın da senaristi.
Serhat Tutumluer (Mahir), tesadüf
olarak ‘Filinta’ dizisinde silah kaçakçısı, (Boris Zaharyas) rolündeydi.
Dün gibi hatırlıyoruz! Mahir olarak yine kötü bir rolde. Barış Kılıç (Emre) daha geçenlerde, ‘Güllerin Savaşı’nda Ömer’di! Hastane sahibi, zengin ve güçlü doktor olmayı çok seviyor galiba Barış bey. Burada daha sert ve acımasız. Çünkü, kardeşinin intikamını alacak. Mahir’in fettan eşi Gülçin Santırcıoğlu, ‘Kara Ekmek’ dizisinde
Pervin rolünde de farklı değildi.
‘Tehlikeli ilişkilere girmeyi seven’ hatun rolündeydi. Dizi bizde genelde; süre giden, beklemesi olmayan, hazır rollerin projelendirilmesi olarak algılanıyor. ‘Oyunbozan’

‘Karagül’ dizisi final yapacak. Son bölümde “Finale doğru” diye yazmışlar. Dört yıldır devam ediyor. “Tamam” demişler. Devam eder miydi?

Anne - kız modası
Yasemin Allen annesi Suna Yıldızoğlu’yla ‘46 Yok Olan’ dizisinde oynayacak. ‘Kırgın Çiçekler’ de Çağla Irmak’la annesi Hülya Gülşen dizide buluştular. Tesadüf mü?

Engin Akyürek bir numara