Sina Koloğlu

Bu akşam ‘Muhteşem Yüzyıl’ın yeni bölümü yayında. “Kanuni ile Prenses İsabella arasındaki haller ne olacak?” sorusunun bir bölümünün cevabı alınacak! Sultan Süleyman’ın bu İsabella vesilesiyle ‘kadın avcısı’, uçkur peşinde gösterildiğini öne süren ‘haberler’ çıktı. Kastilya Prensesi İsabella Fortuna ile Süleyman arasındaki ilişki diziye yöneltilen “Geçmişimizi lekeliyor” tartışmalarını yeniden alevlendirdi. Kaynaklarda böyle bir mevzunun olmadığını söylüyor tarih uzmanları. Uzmanları bıraktık ‘hayal edilen’ senaryoya dönüp, “Biraz mantıklı olalım” penceresinden baktığımızda bile şöyle bir tablo çıkıyor karşımıza:
Kanuni, bu olayı bu kadar koruma görevlisinin yanında yapmayacak kadar zeki bir padişah. Durumu güvendiği iki kişi arasında yaşar. Ama dizimizde padişah sık sık ziyarete gidiyor prensesi, bu da görülüyor ve muhabbeti yapılıyor. Yani dedikodusu. Dizi kendi renkli dünyasını oluşturdu. Bu yetmedi mi? Gereksiz tartışmalara varacak sahnelere neden kıymet verilir bunu anlamak zor!

‘Tudors’ fena etkilemiş
Yeri gelmişken ‘Muhteşem Yüzyıl’la ilgili kısa bir gezinti yapabiliriz:
Birçok sahnesinin ‘The Tudors’ dizisinden etkilendiği konusunda da eleştiriler var

Star’ın magazin programı ‘Duymayan Kalmasın’ yayından kaldırıldı. Bir dönem tökezler gibi oldu. Sonra toparladı ve çağırdığı konuklarıyla gündem yaratmaya başladı. Yani magazin haberciliği yaptı. Standart ‘ magazin sululuktur’ önyargısını kırmaya başladı hatta. Ancak bu hafta yayın akışında yer almadı. Çünkü Star’ın yeni sahipleri programı kaldırdı. Peki neden? Yeni yönetim ‘“Biz kanalda magazin programı düşünmüyoruz” demiş. Magazin adının ‘önyargısı’ndan olsa gerek, Peki NTV’de Burcu Esmersoy’un yaptığı magazin değil miydi?

ÇOCUKLAR KAÇ SAAT TV İZLİYOR?
Televizyon izleme süreleri üzerine daha çok ‘yetişkinlerin’ ne kadar televizyon izledikleri haberleri yer alır. Bir de çocuklar var. Çocukların televizyonla ilişkileri daha farklı. Digitürk ve D-Smart dışında açık kanallarında çizgi film dünyaları üzerine araştırma vs. pek yapılmaz. Ama bunun ticaretini yapan yabancı yapım şirketleri ve kanallar işin önemini bilir. Çünkü veriler o izlenen programların önünde ve arkasında yer alan reklamların da bir nevi göstergesi olur. Ve çocuk tüketimin en istekli kesimini oluşturur.
Kids TV ‘Kids TV Report’ adı altında yılda iki defa ‘çocuklar ne durumda?’ araştırması yapıyor. Beş

TRT’nin iddialı dizisi ‘Burası Osmanlı 1711/Sır Kanunu’yla ilgili Habertürk’te bir haber çıktı. Haberde dizinin TRT Yayın Denetleme Kurulu’ndan yayınlanamaz raporu aldığı, üç bölüm için peşin para ödendiği ve genel müdürün de diziyi beğenmediği yazıyordu. Açtım dizinin yönetmeni Ezel Akay’a “Nedir bu durum?” sordum.
Akay, haberde sadece dizinin 20 Ekim’de yayınlanacağının doğru olduğunu söyledi. “Keşke TRT üç bölümün parasını verseydi. Memnun olurduk. Ama böyle bir ödeme olmadı. Biz bugüne kadar yalnızca cebimizden para harcadık. Harcamayı da söyleyeyim; TRT ve Kocaeli Belediyesi’nin verdiği cesaretle Türkiye ve Avrupa’nın en büyük platosuna tamamen kendi kaynaklarımızla yatırım yaptık, plato ve dekor için para harcandı büyük oranda” dedi. TRT Yayın Denetleme Kurulu’nun yayınlanamaz raporuyla ilgili olarak da “Dizi denetlemeye gitmedi” dedi. Peki yayınlanacağı söylenen tarihte yayınlanmamasıyla ilgili sorun neydi? Akay, diziyi saptanılan 200 kişilik pilot izleyiciye izlettirdikten sonra yayına sokmayı planladıklarını, henüz bu sonuçlar alınmadan yayına çıkmanın doğru olmayacağını düşündüklerini söyleyerek, TRT’den özür dilediklerini ve TRT’nin de anlayış göstermesiyle yayın

Cüneyt Özdemir’in programı ‘Soru-Yorum’da konuk Acun Ilıcalı’ydı. Merak edilen soruları yanıtladı. Kimlerin kötü olduğuna da açıklık getirdi: “Şimdi sen de inanıyorsun (yani Cüneyt Özdemir’e söylüyor) di mi? Toplumda iyi insanlar var, kötü insanlar var. Türkiye’de kötü insan yok mu? Var. Kötü insanlar kötüyse zaten, birilerine karşı düşmanlık yapacaklar. Kötü insan niye kötüdür zaten? Kötü insan insanlara kötülük yapandır. O yüzden kötü insan diyoruz. Düşünce itibarıyla iyi şeyler düşünmez bunlar. Şimdi böyle bir kesim zaten olacak. Bunlar kime saldıracak? Tanımadığı adama saldırmayacak ki.. Tanıdığı adama saldıracak. Biz popüler olduğumuz için bize saldıracak tabii ki...” Acun, ‘kötü’ kelimesini defalarca kullanarak ne kadar kötü olunacağını açıklamak istedi. Çok kötü çook.

REHBERiMSTEVE JOBS BİZİ NASIL DEĞİŞTİRDİ?
‘Steve Jobs Dünyayı Nasıl Değiştirdi?’ 60 dakikalık bir belgesel. Jobs’un hayata geçirdiği projelerle hayatları değişen portreler konuşuyor. (Discovery Channel /21.55)

VALİDE SULTAN’IN ALTINLARI!
AHaber’de ‘Para Durumu’, adı üzerinde paramız hakkında çeşitlemeler yapıyor. Bu hafta Özlem Denizmen’in konuğu Nebahat Çehre. Oyuncu,

ATV, Star, Fox, NTV, Kanaltürk, CNN Türk, Beyaz TV, A Haber, Kanal 24, Powerturk TV, Fenerbahçe TV ve Beykent Üniversitesi (Bea TV) televizyonları ile Radyo D, Radyo Moda ve Radyo CNN Türk’ten ortak yayınlanan ‘Van İçin Tek Yürek’ özel yayınının sunuculuğunu üstlenen isimlerden Beyazıt Öztürk giriş konuşmasında kendileriyle birlikte yayın yapmayan kanallar için “Bizimle beraber yayın yapmamış kanalları da, bizimle beraber yayın yapmış kabul ediyorum” dedi. Hangi kanallardı bunlar? TRT, Samanyolu Televizyonu, TNT, Habertürk, Kanal 7, Show TV, TV8...
Bir gün önce Samanyolu Televizyonu yayın yapmıştı. TV8’de Okan Bayülgen ilk günden bu yana programlarını depreme ayırmıştı. Tüm kanallar kendi çabalarıyla yayınlar yapmıştı. Bu ekibe katılmayanlar ‘yayın yapmış kabul edilir’ listesinde mi yer almalıydı? Ya da belki de hiçbir şekilde böyle bir söz söylenmemeliydi.
Van depreminin her anlamda üzerinde çok konuşulacak diğerlerinden farklı bir hal aldığı bir gerçek. ‘Benim kampanyam’, ‘senin kampanyan’ havası neden yaşandı? Beyazıt Öztürk’ün ortak yayın içinde yer almayan kanalların ‘eleştirilmesini’ engellemek adına da böyle konuştuğu kabul edilebilir. Edilebilir de, her yere de

Van’daki depremle ilgili görsel basın üzerine düşeni yaptı mı? Rakamlar bunu gösteriyor. Neredeyse bütün üniversitelerin jeofizik bölümlerinin başkan ve öğretim görevlileri, depremle ilgili dernek ve devletin resmi kurumlarındaki görevlilerden konuk olmayan kalmamış gibi. İnterpress’in yaptığı bir araştırma bunu belgeliyor. Ulusal ve bölgesel 50’den fazla kanalda tam 659 konukla deprem konusu ekranda işlendi. Bu rakamın içinde 550’ye yakını uzman. Konuk bağlantılı program süresi 415 saate yakın.

BİR DİZİNİN PERDE ARKASI;DİKKAT YAKINDA EKRANDA OLACAK
Burada anlatacağım ve ismini vermeyeceğim dizimiz yakında ekranda olacak. Yine iddialı, yine ‘yüksek izlenme oranı’ beklentili, yine bildik, tanıdık isimlerin başrolleri kaptığı bir dizi.
Peki işler nasıl gidiyordu? Olayın gidişatı içinde olan bir tanıdığım, yakın zamanda başlayacak dizinin ne durumda olduğunu anlattı. Önce yönetmen konusu. Hüseyin Bey (hayali yönetmenimiz aslında o da çok ünlü bir isim) teklifi kabul eder. Ama birden kendi özel işlerinde oluşan olumsuzluklar nedeniyle yapım şirketine “Ağabey ben vazgeçmek zorundayım, başka yönetmen bulun” der.

Koah (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı) hastasının görüntüsünün ‘sigaranın zararları’ için hazırlanan filmde kullanılması tartışmalara neden olmuştu. “Hastaları umutsuzluğa sürüklüyor” eleştirisi yapmıştı CHP Manisa Milletvekili Özgür Özel. Buna karşın filmde oynayan hasta Mehmet Nuhaoğlu’nun neden hastalandığını anlatmak için kendi isteğiyle bu filmde oynadığı vurgulanmıştı.

Tarantino filmi gibi uyarı klibi
Fransız televizyonları geçen günlerde alkollü araç kullanımı üzerine bir uyarı filmi yayınladı. Film, ‘gerçekçi’ görüntüleriyle tartışmaya neden oldu. Konu bildik; gençler bir evde alkol alıyor, sonra arabaya biniyorlar ve kaza... Ölen gençlerden birinin evine polis gidiyor. Kapıyı annesi açıyor ve acı gerçeği öğreniyor. O sırada ‘flash-back’ler kazayı gösteriyor. Görüntüler bir Tarantino filmi gibi! Önce internetten ‘sansürsüz’ yayınlanmış, süresi beş dakika. İki dakikalık ‘sansürlü’ görüntüleri TV’de ‘küçükleri uzak tutun’ uyarısıyla ekrana gelmiş. Bir nevi ‘şiddet içerikli film’ muamelesi görmüş. “Uyarıcı film, gerçeği gözler önüne sererken, şiddet unsurunu bu derece kullanmalı mı?” tartışması da gündeme gelmiş.

KADERİMİZE RAZI DEPREM KONUKLARI
Van depremi

Kim vatanını daha çok seviyor? Vatan sevgisinin reytingi ne? Bayrağı kim daha önce ekranda gösterdi? Kim daha önce ağlamaya başladı? Kim aslında o programda ağlarken bu programda ağlamakta geç kaldı? Kim yayını geç kesti? Kim haberleri ağlayarak verdi? Kim timsah gözyaşları döktü? Kim eğlenceyi kesmedi? Kim eğlenirken ağlattı? Kim riyakârdı? Kim kimin öcünü bu vesileyle almıştı? Kim saygı duruşuna geçtiğini açıkladı? Kim İstiklal Marşı’nı çaldı, kim çalmadı? Kim dizinin bir bölümünü kesti? Kim dizisini kaldırdı? Kim hiç dizisini kaldırmadı? Kim müzik çaldı? Kim ağıt yaktı? Kim siyah elbise giydi? Kim şehitleri görmedi, depremi gördü? Kim şehitleri gördü, depremi görmedi? Kim her ikisini de gördü? Kim görmedi? Kim... Ki... K...

GÜNDÜZ KUŞAKLARINDA DEPREM RESMİ GEÇİDİ
Deprem üzerine televizyondaki başat tartışma başlığı: Neden Kandilli 6.6 dedi, Amerika 7.2 dedi? Hep böyle olmuştu. Bu konuda neden biz net açıklama yapamıyoruz? Her kanalda bu tartışma vardı. “Meraklı bir kalabalık oluşmuş durumda. Enkazları dolaşıyorlar” Fox Haber Erciş’te. Kanal 7’de Dr. Feridun Kunak dua okuyordu. Kendi yaşadığı depremi hatırlayıp, hastane görüntülerinin etkisiyle gözyaşları durmadı. TNT’de