BU PROGRAMI iZLEYEN MARGARiN REKLAMINA GICIK KAPARDI

16 Ekim 2011

Cüneyt Özdemir hem ‘BeşN BirK’da hem de ‘Soru-Yorum’da bu sezon yelpazeyi geniş tutuyor. Klasik bir laf olacak ama ‘kısır siyasi çekişmelere’ girmiyor. Hani olay olsun, tartışma çıksın, programdan bahsedilsin yerine, “İstiyorlarsa olay zaten var, ilgilenirler” mesajını veriyor. Şu günlerin en flaş konuklarından biri kuşkusuz ‘Karatay Diyeti’yle olay yaratan profesörümüz Canan Efendigil Karatay, Özdemir’in programındaydı. Karatay, “Benim yazdıklarım diyet değil, sağlıklı beslenme” diyor. “Neden kitabın adı diyet?” sorusuna da gayet net ve saklı gizli olmadan cevap veriyor: “İlgi çeksin diye.” Amacına ulaşılmış görülüyor. “Haftada bir lahmacun yiyebilirsiniz” diyor. Mönüde karbonhidrat ve sebze var. “Pilavsız, patatessiz, yeşillikli döner kebap yiyebilirsiniz” diyor.
Hocamın “Aman uzak durun!” dediği şeylerin başında margarin geliyor. Çok bildik bir margarin markasının reklamı da tam da bu programın üzerine seyredilince keyifsiz oldu. Sayın Karatay beslenme pira- midinin değiştiğini söyledi. Gelelim bizim meşhur margarin reklamına; beslenme piramidinde margarin yerini almış. Ayıp olmasın diye üst sıraya koymuşlar, piramidin daralan kısmına. Halbuki margarinin değil üstte, bu

Yazının Devamı

GÜLiZAR’I UÇURUMDAN ATACAKLAR!

14 Ekim 2011

Anneler ve Kızları’nın pazartesi yayınlanacak yeni bölümünde Gülizar’ın uçurum macerası var. Aşiretin görevlendirdiği adamlar, Gülizar’ı kaçırıp uçurumun kenarına getirecek ve Gülizar’ı uçurumdan atlamaya zorlayacak. Gülizar’ın intihar sonucu öldüğünü göstermek için erkek kısmı böyle bir yola başvuruyor! Dizilerimizin yeni temalarından biri de uçurumdan atmak ya da atlamak. ‘Bir Çocuk Sevdim’de Mine’nin de kendini uçurumdan aşağı bıraktığı bir sahne vardı.

DÖNEM DİZİSİNDE ÇOCUK PUSETİ BÜYÜK SORUN!

Bizdeki dönem dizileri için yapılan eleştiri; “Küçük Osman boynuna ortası delik silgi takınca, saç modelleri eski olunca, eski arabalar yoldan geçince hikaye o döneme ait mi oluyor?” diye. Dönem belli ‘klişeler’ içinde geçiştiriliyor. Oyuncuların o dönemin jestleri ya da edalarını hakkıyla verdikleri söylenemez.
Şimdi Atv’de başladı, ‘Bir Günah Gibi’. II. Dünya Savaşı’nda Türkiye ve İnönü’lü yıllar. Mesela daha anlayamadık. Hikayeyi o elbiselerden, casus Liz ve krom kaçakçılığı hikayesinden alıp bugüne taşısanız eğilip bükülen bir şey olur mu dizide? 2011 yılında da aynı hikaye gidebilir. Bu işler zor. Emek harcanıyor bu reddedilmez bir gerçek. Ama gerçekten çok para

Yazının Devamı

‘O SES’iN REYTiNGi MURAT BOZ

13 Ekim 2011

Pop müzik piyasasının şarkıları pek bana hitap etmez. Bizdeki pop alt yapılarıyla gavurunkiler arasında kulağımın pasını alacak farkı hissederim. Murat Boz’u ‘O Ses’te izledikten sonra biraz parçalarını dinledim. Tarkan’la altı yıl birlikte çalıştığını söyledi ekranda.
Asıl yakınlığımız daha eski günlerden geldi. Konservatuar’da Faris Akarsu Hoca’nın öğrencisiymiş. Hatta bizzat onun piyanoyla eşlik ettiği ‘Empty Chairs At Empty Tables’ şarkısını İTÜ Türk Müziği Devlet Konservatuarı öğrencileri hâlâ anlatırmış. Faris Hoca’ma selamlar. İlk piyano talebelerinden biri bendim. O zamanlar ben ortaokul, Faris Hoca konservatuar son sınıfta ya da yeni mezun, öğrenci yetiştirme hayatına atılmıştı. İlk kötü deneylerinden biri ben oldum diyeyim. Çünkü tembeldim, çünkü notayla almayı sevmiyordum. Epey bir uğraştırdım kendisini. O ince, uzun parmakları hiç unutmadım. En son Ortaköy’den Ulus’a çıkan yokuşun başındaki evinde ziyaret etmiştim. Benim büyük kızın piyano dersi için. Sanırım 90’lı yıllardı. Şimdi kızım Paris’te caz, tango, oda orkestrası üçgenine bir de müzikoloji ekledi. Yani benim gibi tembel olmadı. Neyse laf nereden nereye geldi. Faris Hoca anılarıma götürdü Murat Boz’la

Yazının Devamı

AĞAOĞLU REKLAMLARI ARTTI HABER AZALDI

12 Ekim 2011

Ali Ağaoğlu, işadamı olmayı ‘tanıtım pazarlama’yla bütünleştirmeyi başaran isimlerden biri. Kendi reklamında kendi oynuyor. Televizyonda özel hayatını anlatmaktan çekinmiyor. İstenilen malzemeyi gayet güzel veriyor. Hani “İşin kuralı buysa, yaparım” durumu. Ali Ağaoğlu reklamları üzerine Nar Ajans’ın kısa bir araştırması olmuş. 2010 yılında konutlarıyla ilgili (1 Eylül-10 Ekim tarihleri arasında) 1631 reklam spotu yaklaşık 18,5 saat
televizyonlarda gösterilmiş. Bu yıl yine kendi oynadığı “Oturduğunuz yerden para kazandıracağız” sloganlı reklamı 2 bin 584 kez ve 29,5 saat televizyon gösterilmiş. Buna karşılık yayındaki iki kata yaklaşan spot artışı haberlere yansımamış. Interpress verilerine göre, 2010 yılında ilk kez oynadığı reklamla ilgili yazılı basında 50’den fazla haber çıkmış. Son reklamla ilgili çıkan haber sayısı 15. Acaba devamlı ekranda görülmesi ve haberlere konu olması yüzünü mü eskitti? Bir alışkanlık mı yarattı? Evlere ilgi mi azaldı? Tabii bunu en iyi Ali Bey bilir.

ANNELERLE KIZLARI AYNI EVE GİRİNCE!
Star’ın yeni dizilerinden ‘Anneler ile Kızları’ hızlı bir giriş yaptıktan sonra yavaş yavaş arkalara düşmeye başladı. Son bölümü izlerken dikkatimi çeken

Yazının Devamı

ÇiN KOMÜNiST PARTiSi YARIŞMAYI YASAKLADI!

11 Ekim 2011

Çin televizyon kanalı Hunan TV’de yayınlanan, star yarışması ‘Super Girl’, kanalın 2012 programında çıkarıldı. Gerekçe; yarışmanın, gençleri Komünist Parti’nin en önemli değerlerinden uzaklaştırması ve basitleştirmesi. Yarışmanın 2005 finali ülkede 400 milyon izleyiciyi ekrana çekmiş! ‘Reyting’ mi önemli parti değerleri mi? Yoksa ikisi de anlamsız mı?

RTÜK’ÜN KODLAMA FORMU; RAKILI SAHNELER YANDI!
Bu yılın önemli konu başlıklarından biri, akıllı işaretlerin doğru uygulanmaması durumunda kanalların ceza alacak olması. Akıllı işaretlerin kodlanmasına ilişkin RTÜK’ün sayfasında, bir kodlama formu örneği var. Program türleri var. ‘Evet’ ya da ‘hayır’ şıklarıyla elde edilen sonuçlar programın hangi kriterlere uyup uymadığını gösteriyor. ‘Olumsuz örnek teşkil oluşturabilecek davranışlar’ başlığı altındakiler en çok ceza getirecek bölüm gibi görünüyor. Yani çok izlenen zaman dilimindeki programların denetlenmesi demek daha doğru olur. Hatta dizilerin... Bu bölümde yer alan ‘madde kullanımı, alkol, tütün ve benzerlerinin aşırı tüketimi’yle ilgili kıstaslar mesela.
Dizilerdeki en önemli sorun. Şöyle yazıyor: “Madde kullanımının programda yalnızca bir kez gösterilmesi durumunda

Yazının Devamı

SHOW iLE ATV FARKI

10 Ekim 2011

Show TV ve Atv’de iki yeni dizi seyirciyle tanıştı. Yeri gelmişken, iki kanalın durumunu özetlemekte yarar var. “Dizi Atv’de izlenir” diyerek yola çıkan Atv, şu anda en çok dizi yayınlayan yerli kanal: 16 dizisi var. Show TV’nin yayınladığı dizi sayısı 8. Atv üç dizisini yayınını bitiriyor (Seni Bana Yazmışlar, Kurşun Bilal ve Reis). Bu devam edecek. Peki sırada kim var? İsim vermiyorum; ama tam 5 dizi daha sezonu görmez. Zaten yerine yenileri geliyor. Böyle bir sistem uyguluyorlar.
Okan Bayülgen çok doğru bir söz etti Kanaltürk’te katıldığı bir programda “Yapımcılar TV kanallarını satın alacak” diye. Sanırım buna örnek TV olabilir! Acun Ilıcalı programları kanalı resmen işgal etmiş durumda. Yani prime-time Acun Ilıcalı’yla rahatlıyor. Dizilere para daha az gidiyor. Yarışmalardan söz açılmışken bir not vereyim; Atv’nin tüm dizi çıkartmasına karşın en istikrarlı programı da yarışması ‘Kim Milyoner Olmak İster’. Gelelim iki kanalın yeni dizilerine:

BABA AYNI, EŞLE ÇOCUKLAR FARKLI
Halil Ergün ‘Yaprak Dökümü’yle aslında defteri kapatmıştı. Ama Show TV’deki ‘Gün Akşam Oldu’yla defter yeniden açıldı. Ali Rıza Bey aynı, hanımı ve çocukları değişmiş. Bir senarist tanıdığım

Yazının Devamı

10 DiZi DAHA GELiYOR

9 Ekim 2011

Takip etmek zor bu sezon dizileri. Borsa takip eder gibi... İnterpress Ajansı’nın bir toparlaması oldu. Eylül ayının son haftasından bu yana 11 kanalda 94 dizi yayınlanıyor. Ajansın tespitlerine göre
10 yeni dizi daha geliyor. ‘Huzurum Kalmadı’ (bugün TNT’de başlıyor), ‘Tozlu Yollar’, ‘Araf Zamanı’, ‘Affet Beni’, ‘Elde Var Hayat’, ‘Sır Kanunu’, ‘Tek Başımıza’, ‘Farklı Hayat’, ‘Taksici’, ‘Eve Düşen Yıldırım’, ‘Mor Menekşe’, ‘Bir Kadın Tanıdım’. Planlanan diziler de var; ‘Keşanlı Ali Destanı’, ‘İsyan Günlerinde Aşk’, ‘Kötü Yol’... Ertelenler var; ‘Defne’, ‘Gülbeyaz’. Bu liste eksik olabilir. Yani sayılar daha da yükselecek.

KANAL D’NİN YENİ DİZİSİ KODLAMAYA TAKILIR MI?
Hani cuma günü yazmıştım, dizilerin basın bültenlerine dikkat diye. Kanal D’nin yeni dizisi ‘Yıllar Sonra’nın başlayacağı haberi geldi. Aydan Şener (Yıllar sonra tekrar eski günlere diyelim), Tarık Tarcan ( Aynısı onun için de geçerli) başrollerde. Konuyu da yazmışlar, ayrıntıya girmeden bizi ilgilendiren bölümünü aktaracağım: Şahin Ulupınar inşaat mühendisi ve holding sahibi. Eşi Leyla, kızları Seda ve Aslı’yla refah içinde yaşıyorlar. “Ama Şahin Bey’in bir de - aynen metinden aktarıyorum - evi dışında

Yazının Devamı

DiZiLERDE KODLAMA GÜNLERi BAŞLIYOR

7 Ekim 2011

RTÜK’ün hazırladığı ‘Yayın Hizmeti Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik’ (hep böyle çetrefilli olurlar!), Resmi Gazete’de yayımlanıp yürürlüğe girecek. Akıllı işaretlerin (+7, +13) devri başlıyor. RTÜK Başkanı Davut Dursun da yönetmelik hakkında CNN Türk’te konuştu. Dursun’un açıklamalarının özeti şu; “Akıllı işaretlerin belirlenmesi yayın kurumlarının kendi kriterlerine bırakılmayacak. Özel bir bilgisayar programı aracılığıyla yapılacak. Veriler girilecek ve program, dizinin veya filmin hangi akıllı işareti kapsadığını belirleyecek.” İşte olay bu. Burada kodlayıcılar devreye giriyor yani. Otomatik bir kodlama formu dolduruluyor. Semboller belirleniyor. Şiddet, tecavüz sahnelerinin olduğu dizi ve filmler, +7’yi aldı mı, iş bitti. Artık yayın kurumlarının kriterleri tarih oluyor. İşi RTÜK ve kendi bilgisayarı(!) yapıyor. Bu damgayı alan program, yallah saat 23.00’e posta. Yayıncı bu durumda ya sahneyi tıraşlayacak ya da “Bu sahne illa olacak” diyorsa yeni saat diliminde yayını kabul edecek.

‘SENSİZ OLMAZ’IN SAATİ NEDEN DEĞİŞTİ
Somut bir örnek pazartesi günü yaşanıyor. Show TV’nin prime-time kuşağındaki, ‘Sensiz Olmaz’ dizisi (Son bölümü geçen hafta AB’de 7’nci, genel

Yazının Devamı