Sina Koloğlu

CNN Türk ve NTV, Michael Jackson’un Staples Center’daki (L.A. Lakers maçlarının oynandığı salon) hüzünlü vedasını yayınladı. Tören bir şekilde, “siyahi tepki” gecesine döndü. İnsan hakları savunucusu Al Sharpton, Barack Obama bugün iktidara gelmişse bunun Michael Jackson sayesinde olduğunu söyledi. Kongre üyesi Sheila Jackson Lee töreni siyasi arenaya dönüştürdü.

Diana Ross niye gelmedi?
Michael Jackson konusunda uzman isimlerden biri kuşkusuz Ömer Karacan’dır. CNN Türk’te yorum yaptı canlı yayın sırasında. “Alelacele yapılmış gibi geldi” dedi tören için.
Diana Ross’un olmamasına ve sadece mesaj göndermesine anlam veremediğini söyledi. Belki de tüm katılanlar arasında Michael Jackson’a en yakın olan ve onu çok seven isimlerden birinin Diana Ross olduğunu belirten Karacan, bu durumu tuhaf karşıladığını dile getirdi. Michael Jackson’ın en önemli katkılarından birinin de siyahi müzisyenlere televizyonun önünü açması olduğunu söyledi Karacan.

Bu meslekte 25 yılı geçtim, hatta daha fazla da olabilir. Neyse yıllar o kadar da önemli değil. Bir iki gün ara verdim yazılara. O sırada hiç bakmadım bizim cenahtaki olaylara.
Sonra sitelere girdim, “kim, kime ne demiş” görmek amacıyla. “Yavuz Semerci, hasta yatağından cevap verdi” diye bir haber gördüm. Sonra Ahmet Hakan yine bıraktığım gibi millete cevap yetiştiriyor. Reha Muhtar’ın ikizlerinin annesi duygulu bir mektup yazmış, köşesine taşımış o da. Tuğçe Tatari arada bir oltaya takılıyor anlaşılan, Mazhar Alanson’a tazminat ödeyecekmiş. E, arada olur böyle tabii ki!

Bikini olayı
FOX TV’nin yaramaz çocuğu Ömür Varol’un bizlere kazandırdığı Pelin Suade, resmen Okan Bayülgen’i oltaya getirmiş. “Porno mu erotik mi?” diye garip bir tartışma var.
RTÜK üyesi olmuş Bayülgen! Ciddi ciddi takılıyorlar bu hanıma. Yeni keşfettiler anlaşılan! Ömür Varol kıs kıs gülüyordur. Bir de ciddi ciddi röportaj yapmışlar Pelin Hanım’la. Trajikomik bir hal var ortada. Bu da tabii ki Pelin

Bu meslekte 25 yılı geçtim, hatta daha fazla da olabilir. Neyse yıllar o kadar da önemli değil. Bir iki gün ara verdim yazılara. O sırada hiç bakmadım bizim cenahtaki olaylara.
Sonra sitelere girdim, “kim, kime ne demiş” görmek amacıyla. “Yavuz Semerci, hasta yatağından cevap verdi” diye bir haber gördüm. Sonra Ahmet Hakan yine bıraktığım gibi millete cevap yetiştiriyor. Reha Muhtar’ın ikizlerinin annesi duygulu bir mektup yazmış, köşesine taşımış o da. Tuğçe Tatari arada bir oltaya takılıyor anlaşılan, Mazhar Alanson’a tazminat ödeyecekmiş. E, arada olur böyle tabii ki!

Bikini olayı
FOX TV’nin yaramaz çocuğu Ömür Varol’un bizlere kazandırdığı Pelin Suade, resmen Okan Bayülgen’i oltaya getirmiş. “Porno mu erotik mi?” diye garip bir tartışma var.
RTÜK üyesi olmuş Bayülgen! Ciddi ciddi takılıyorlar bu hanıma. Yeni keşfettiler anlaşılan! Ömür Varol kıs kıs gülüyordur. Bir de ciddi ciddi röportaj yapmışlar Pelin Hanım’la. Trajikomik bir hal var ortada. Bu da tabii ki Pelin

Ferdi Özbeğen çalıyor bir Antalya gecesinde; “Baharı bekleyen kumrular gibi” diyor. Saba Tümer de kendinden geçmiş. “İlk aşkımdan mesaj” geldi diyor. Oldukça enteresan bir durum.
Kamuya mal olmak galiba böyle bir şey. Duygularını bizlerle paylaşmak. Ben kendi adıma çok sevindim. Çünkü o saatte ilk aşk mesaj atıyor. Bir de o kadar gelen mesaj arasından bu nasıl yakalanıyor?
Elektronik postanın konu köşesine “İlk aşkından mesaj” yazması lazım ki o kadar e-posta arasından sıyrılabilsin. Ya da belki öyle bir şey yoktu. Tümer,  şarkılardan sonra böyle bir senaryo düşünmüş de olabilir. Hayalinde “ilk aşkım mesaj atsa ne güzel olur?”u gerçeğe uyarlayıp o anda bu sözü etmiş de olabilir. Ama sonuçta bir ilk aşk var. Önemli olan da bu! 
Komik olabilir mi?
Yeşim Salkım NTV’nin “Yaz Gecesi Şovu”ndaydı. “Komik olmak istediğini” söyledi. Yani böyle bir rolde oynamayı. Yüzüne baktım. Komik olabileceğine dair en ufak bir belirti yok. Bana göre Salkım,

Ferdi Özbeğen çalıyor bir Antalya gecesinde; “Baharı bekleyen kumrular gibi” diyor. Saba Tümer de kendinden geçmiş. “İlk aşkımdan mesaj” geldi diyor. Oldukça enteresan bir durum.
Kamuya mal olmak galiba böyle bir şey. Duygularını bizlerle paylaşmak. Ben kendi adıma çok sevindim. Çünkü o saatte ilk aşk mesaj atıyor. Bir de o kadar gelen mesaj arasından bu nasıl yakalanıyor?
Elektronik postanın konu köşesine “İlk aşkından mesaj” yazması lazım ki o kadar e-posta arasından sıyrılabilsin. Ya da belki öyle bir şey yoktu. Tümer,  şarkılardan sonra böyle bir senaryo düşünmüş de olabilir. Hayalinde “ilk aşkım mesaj atsa ne güzel olur?”u gerçeğe uyarlayıp o anda bu sözü etmiş de olabilir. Ama sonuçta bir ilk aşk var. Önemli olan da bu! 
Komik olabilir mi?
Yeşim Salkım NTV’nin “Yaz Gecesi Şovu”ndaydı. “Komik olmak istediğini” söyledi. Yani böyle bir rolde oynamayı. Yüzüne baktım. Komik olabileceğine dair en ufak bir belirti yok. Bana göre Salkım,

Dizilerden tanıdığımız Kamil Güler, TRT’de bir program sunuyor; “Köşe Bucak Türkiye”. “Şehnaz Tango”, “Gümüş” oynadığı dizilerden bazıları. Son olarak bu kanalın “mat” dizisi “M.A.T.”ta oynadı. Piyasanın aranılan, yetenekli oyuncularından.
Sunduğu bir gezi programı. Sıkmamak ve izlettirmek için bu tarz yapımlarda, anlatıcıların rol yeteneği, espri kabiliyeti de artık ön plana çıkar oldu. Mesela İz TV’de “Wilco’nun Karavanı” bu tarzın en iyi örneklerinden biri. “Köyümüze turist gelmiş” havasını o kadar güzel veriyor ki... Güler de buradan yola çıkmış. Ama öyle bir yola çıkmış ki!
Müze kartını anlatmanın yolu!
Bafa Gölü’ne gitmiş. Müze girişinde bekçi bekliyor. Belli ki adama “Seni oyuncu yapacağız” demişler. Kamil kardeş soruyor; “Giriş ne kadar?”. Giriş 8 TL imiş. Güler “Ne kadar pahalı... Ama ben ödeme yapmayacağım” diye gülüyor. Çünkü onun bir müze kartı var. Ve soruyor

Dizilerden tanıdığımız Kamil Güler, TRT’de bir program sunuyor; “Köşe Bucak Türkiye”. “Şehnaz Tango”, “Gümüş” oynadığı dizilerden bazıları. Son olarak bu kanalın “mat” dizisi “M.A.T.”ta oynadı. Piyasanın aranılan, yetenekli oyuncularından.
Sunduğu bir gezi programı. Sıkmamak ve izlettirmek için bu tarz yapımlarda, anlatıcıların rol yeteneği, espri kabiliyeti de artık ön plana çıkar oldu. Mesela İz TV’de “Wilco’nun Karavanı” bu tarzın en iyi örneklerinden biri. “Köyümüze turist gelmiş” havasını o kadar güzel veriyor ki... Güler de buradan yola çıkmış. Ama öyle bir yola çıkmış ki!
Müze kartını anlatmanın yolu!
Bafa Gölü’ne gitmiş. Müze girişinde bekçi bekliyor. Belli ki adama “Seni oyuncu yapacağız” demişler. Kamil kardeş soruyor; “Giriş ne kadar?”. Giriş 8 TL imiş. Güler “Ne kadar pahalı... Ama ben ödeme yapmayacağım” diye gülüyor. Çünkü onun bir müze kartı var. Ve soruyor

Kanal D’nin bu seneki flaş programı finalini yaptı... “Çok Güzel Hareketler Bunlar” BKM’nin genç tiyatro kadrosuna hayal edemeyecekleri bir şöhret kazandırdı. Ama bir de bunun kalıcı olma olayı var. Bu ekip ne bileyim bir “Dostlar Tiyatrosu” değil. Bir şekilde derin esprileri yakalarken, onu orta karar zekâya taşıma arasında gidip geldi. Son olarak mesela, kırmızı nokta parodisi vardı.
Çocuk kumandayı alıyor. Bir yanda Alman erotik olayı, bir yanda haberler. Bunlar televizyon ekranına yansıyor. Ve haberciyle erotik kanal sunucusu halvet oluyor. Yani bakınca bu ayrıntı güzel yakalanmış. Ama sonra işte baba geliyor, anne geliyor, onların muhabbeti falan derken iş o renginden kopuyor. Burada geniş kitleye hitap sorunu var.
Bu arada bu ekibin yakaladığı cult bir tipleme var; Hatçe ile Kazım. İç donu ve dürbün gözlükleriyle Kazım ve bıyıklı eşinin muhabbeti. Mesela bu başka yerlere gidebilir, iyi yakalanmış bir olay. Ekibin seneye daha “sıra dışı” esprilerini ve daha nasıl diyeyim, “Leman” tadını bekliyorum!

Merkez basın ya da merkez kaç