Batman kalleşliği ve ABD’nin ikiyüzlülüğü

6 Ekim 2018

Batman’da şehit düşen 8 aslanımızı daha kalbimize gömdük. Tarifsiz acı ve öfke içindeyiz! Ama bu kalleşliğin hesabının görüleceğinden de eminiz. Bu alçaklığı yapanlar bulunacak ve gereği misliyle ödetilecek... Nitekim siyasi ve askeri irade de bu konudaki kararlılığını çok net ortaya koydu... Tabii bu saldırı nedeniyle yine emin olduğumuz “Fırat’ın doğusuna müdahalenin kaçınılmazlığı ve saldırıya tepki gösteren ama o teröristleri silahlandıran ABD’nin ikiyüzlülüğü” gibi başka noktalar da var. Şöyle ki; TSK, bölücü terör örgütüne dönük yurt içi ve dışında amansız mücadele veriyor. Hedef, son teröristi etkisiz hale getirerek bu işi hepten bitirmek. Yani Mehmetçik artık sadece alan savunması, temizliği ya da kısa soluklu sınır ötesi operasyonlar değil, doğrudan bataklığı kurutmaya odaklı dış saha pres de yapıyor. Hem de gece-gündüz, yaz-kış, dağ-bayır demeden, her türlü tehdit ve tehlikeye karşı. Bu bağlamda da yakın zamanda etkisiz hale getirilen lider kadrodaki isimler ve binlerce teröristle PKK ciddi güç kaybına uğradı, dahası, dağa çıkışlar da azaldı. Hatta bu yüzden örgüt içi kavgalar ve infaz haberleri de geliyor. Dolayısıyla da örgütte bir sıkışma ya da çözülme söz konusu.

Yazının Devamı

Siyasette iki kere iki dört etmez

4 Ekim 2018

Siyasette eline kâğıdı kalemi ya da hesap makinesini alan herkes olası ittifaklar ve Mart 2019’daki yerel seçime dönük öngörülerde bulunuyor. Tabii hepsi de kazanmak üzerine... Ama bir o kadar da yanılgı olasılığıyla... Çünkü siyasette iki kere iki her zaman dört etmediği gibi üç, hatta 5 ettiği de oluyor. Hele de adayların doğrudan öne çıktığı yerel seçimlerde. Yani siz bazen iki partinin oylarını topladığınızda şu olur dersiniz ama öyle bir aday bulur ve sinerji yaratırsınız ki sandık ondan fazlasını doğurur. Ya da tam tersi bir adayla hesaplar altüst olabilir, beklediğiniz oyun çok altında kalabilirsiniz. Ki her ikisine dönük de geçmiş seçimlerde yaşanmış fazlasıyla örnek var. Dolayısıyla da bugünden AKP artı MHP budur veya CHP, İYİ Parti, HDP oylarının toplamı şudur, o nedenle de burada bu kaybeder, bu kazanır demek pek doğru değil. Evet, bunlar fikir vermek, dahası parti örgütlerini ve seçmeni etkilemek adına önemli ama yerel seçimlerin dinamiği daha çok artı bir oy getirecek adaylar üzerine kurgulu. Özellikle de İstanbul, Ankara başta olmak üzere büyükşehirlerde ve bıçak sırtı kaybedilen ya da kazanılan illerde. Zira doğru aday zaten ittifakları sandıkta sağlıyor. Şöyle ki;

Yazının Devamı

Merkel daha ne delil bekliyor?

1 Ekim 2018

Merkel’in “FETÖ’yü PKK gibi terör örgütü ilan etmemiz için daha çok kanıta ihtiyacımız var” sözlerine şaşırdık mı? Hayır. Çünkü Mart 2017’de de Alman gizli servisinin (BND) Başkanı, yine Merkel’in talimatıyla “Darbe girişiminin FETÖ tarafından yapıldığına ikna olmadıklarına” yönelik sıra dışı bir çıkış yapmıştı. Evet o zaman iki ülke arasındaki ilişkiler oldukça gergindi ve bu garip açıklama daha çok ona yorumlanmıştı ama bugünkü ilişkilerin sıcaklığına baktığımızda görüyoruz ki Merkel ilk kez FETÖ tanımını kullanma dışında hala aynı kafada. Tıpkı Pensilvanya’daki çıban başını koruyup kollayan ve Türkiye’nin ısrarlı taleplerine rağmen iade etmeyen ABD gibi... Dolayısıyla Almanya açısından da FETÖ’nün kullanım süresinin henüz dolmadığı çok açık. Hem de 15 Temmuz’daki hainliğin, alçaklığın tüm dünyanın gözleri önünde alenen yaşanmasına rağmen... Yani ABD gibi Almanya da çıkarları nedeniyle teröriste terörist diyemiyor, demiyor. Yoksa yeterli delil yok, ikna olmadık falan hepsi hikâye. Hukuki süreçle ilgili gelişmeleri dün Hava Kuvvetleri Komutanlığı eski Başsavcısı emekli Albay Ahmet Zeki Üçok’a sordum. Öncelikle söylediği şuydu:

“Delil vardı yoktu tartışmasından ziyade bu

Yazının Devamı

CIA’nın Türk ajan projesinin şifreleri

29 Eylül 2018

CIA’nın yeni stratejisini açıklayan Başkan Gina Haspel, ABD’ye rakip ulus devletlere karşı casusluk faaliyetlerine odaklanacaklarını, özellikle Arapça, Çince, Farsça ve Türkçe konuşan ajanlar çalıştıracaklarını söyledi. Meali net. Dünyanın dört bir köşesindeki tüm karışıklıklarda, kirli tezgâhlarda doğrudan parmağı olan CIA, özellikle Ortadoğu politikasında planladığı hedefe ulaşamadı, yani kendisi açısından işi beceremedi. Rusya Ortadoğu’ya, doğu Akdeniz’e yerleşti. Ortadoğu’da İran’ın gücü arttı. Türkiye’nin FETÖ’ye karşı yürüttüğü mücadele nedeniyle de “koca kulakta” ciddi tıkanıklıklar oldu. Dolayısıyla da CIA yeni bir arayış içinde. O da bölgeyi daha da fazla karıştırmak amacıyla öncelikle hedef ülkelerin insanlarından devşirilecek “proje ajan” takviyeleri üzerine kurgulu. Nasılını Genelkurmay İstihbarat Dairesi eski Başkanı Em. Korg. İsmail Hakkı Pekin anlatıyor:

“CIA’nın özelliği, sahada çalıştırdığı adamları sahadan alması. Örneğin, Afganistan’daki adamları almış, kendine entegre etmiş, ABD vatandaşı ve CIA ajanı yapmış. Diğer ülkeler için de aynı şekilde. Yani o ülkenin özelliklerini taşıyan, vatandaşı olan insanları alır, ABD vatandaşı yapar. Ve bunları ajan olarak

Yazının Devamı

Fırat’ın doğusuna operasyon seçenekleri?

27 Eylül 2018

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı harekâtları ve İdlib hamleleriyle hiçbir koşulda sınırının herhangi bir noktasında teröre izin vermeyeceğini çok net ortaya koyan Türkiye Fırat’ın doğusunu da temizleme konusunda kararlı. Bunu da defalarca deklare etti, ediyor. Tıpkı harekete geçmeden önce diğerlerinde yaptığı gibi. Yani bir kez daha uyarı aşamasında sabırlar tükenmek üzere, nitekim olası operasyona dönük sinyaller de geliyor. Tabii çok fazla soru işaretiyle de birlikte. Çünkü sorun bölgedeki PYD/PKK’lıları temizlemek değil, Türkiye’nin ısrarlı uyarılarına rağmen teröristlere hamilik yapan ABD’nin varlığı. Ki o ABD daha geçtiğimiz günlerde Trump’ın imzaladığı strateji belgesiyle Suriye’den çıkmayacağını, yani kalıcı olduğunu açıkladı. Menbiç için verdiği sözlere rağmen sürekli kıvırmalarıyla da bunu çok net ortaya koydu, koyuyor. Açıkçası, ABD’nin kendi elleriyle besleyip eğittiği ve silahlandırdığı, Fırat’ın doğusundaki PYD/PKK oluşumundan vazgeçmesi zor. Dahası, bölgedeki terörist yapılanmasında İngiltere ve Fransa’nın da parmağı var. Dolayısıyla da en kritik soru şu:

Türkiye Fırat’ın doğusuna ABD’ye rağmen operasyon yapar mı ya da nasıl yapar?

“Normal şartlarda yapamaz ama Türkiye böyle

Yazının Devamı

FETÖ’cüleri MİT paketliyor CIA, BND, MI6 koruyor

24 Eylül 2018

Fetullahçı Terör Örgütü’ne yönelik yürütülen soruşturmalar ile açılan davalar sebebiyle yurt dışına kaçan ve haklarında yakalama kararı olan çok sayıda kişi var. Bunların hepsi de Türkiye aleyhine faaliyetlere, onlara kucak açan ülkeler de hamiliğe devam ediyorlar. Hem de Türkiye tarafından ısrarla yinelenen iade edilme taleplerine rağmen. O nedenle de sınır ötesi operasyonlara odaklanan MİT bugüne kadar 18 ülkeden 100 civarında FETÖ’cüyü paketleyip Türkiye’ye getirdi. Dolayısıyla da firardaki tüm hainler korku ve panik içinde. Çünkü MİT FETÖ’cülerin yerini tespit ediyor, aylarca takibe alıyor ve dışarı bilgi sızmıyor. Yani TSK, Emniyet ve yargının yanı sıra FETÖ’cülerin en fazla sızdığı kurumlar arasında yer alan MİT’teki hainlerin temizlenmesiyle önceden bilgi uçurma ya da yanlış yönlendirmeyi önlemek açısından epey yol alınmış durumda. Epey diyoruz zira daha tam anlamıyla arınma sağlanmış değil. Nitekim daha birkaç gün önce MİT Sinyal İstihbarat Dairesi bünyesindeki 15 astsubayın FETÖ’yle bağlantısı saptandı. İşte bu noktada akla gelen soru da şu:

Dünyanın bir çok noktasındaki hainleri bulan, hatta Pensilvanya’daki elebaşının da ensesinde olan MİT, nasıl oluyor da darbe

Yazının Devamı

ABD FETÖ’yü resmen korumaya aldı...

22 Eylül 2018

Türkiye-ABD ilişkilerinde yaşanan gerilim doğrudan terör örgütleriyle bağlantılı. Daha doğrusu, ezeli dost ve müttefik(!) ABD’nin teröristlerle olan anlaşılmaz ilişkilerine odaklı. Yani lafa geldiğinde “teröre ve teröriste” karşı olduğunu söyleyen ABD samimi olsa sorunlar aşılacak. Ama ABD ne yapıyor? Hem PKK/PYD’ye hem de FETÖ’ye açıkça ve ısrarla kol kanat geriyor. Bunun son örneği de ABD Dışişleri Bakanlığı’nın her yıl yayımladığı Terörizm Ülkeler Raporu’nun 2017 versiyonundaki PKK’nın Suriye uzantısı YPG’nin terör örgütü sayılmaması ve Fetullah’ın da terörist başı değil, din adamı olduğu gibisinden skandal tespitler. Dahası, aynı raporda “Türkiye’nin terörle mücadele çabaları FETÖ’ye yönelik soruşturma sebebiyle etkilendi” ve “Türkiye’nin sıklıkla sağlam olmayan delillere dayanarak ‘FETÖ’ ya da terör bağlantılı oldukları iddiasıyla kasım ayından bu yana 150 bin kamu çalışanının görevine son verildi” şeklinde garip saptamalar da var. Yani Türkiye’nin ısrarlı iade talepleri ve girişimlerine sessiz kalan ABD, şimdi de FETÖ’ye karşı yürütülen mücadeleye kafayı takmış durumda. Utanmasa FETÖ, PKK adına suç işlemek ve casusluktan yargılanan rahip Brunson’ı salıverin dediği gibi, FETÖ’

Yazının Devamı

Türkiye İdlib’de oyunu bozdu

20 Eylül 2018

Soçi zirvesi ve kararları İdlib’e dönük, sadece Suriye rejimi ile Rusya’nın değil, ABD, İngiltere ve Fransa’nın da saldırı olasılığını kaldırdı. Yani ABD’nin Türkiye ile Rusya’, İran’ı karşı karşıya getirmek ve Astana sürecini bozmak, bunlar olurken de Türkiye’yi Fırat’ın doğusundaki PYD/PKK devletçiğine razı etmek tezgâhı da bozuldu. Dolayısıyla da ABD sözcülerinin “Suriye’de şiddeti azaltacak her samimi çabayı memnuniyetle karşılıyoruz. Umarız (İdlib’deki) çatışmasızlık kalıcı olur” şeklindeki açıklaması kulağa hoş gelse de inandırıcı değil. Aynen Menbiç’ten YPG’nin çıkarılmasına ilişkin süreç ve silahların toplanmasına dönük verdiği sözler gibi... Çünkü orada da ABD çözümden yanaymış görüntüsü verdi ancak bunlar sadece lafta kaldı...

Açıkçası, dememiz o ki; ABD her fırsatta şiddeti azaltacak samimi girişimleri desteklediğini söylüyor ya da o havayı veriyor ama aslında samimi olmayan bizzat kendisi. Niyesi de çok açık. Rusya’nın Suriye’deki üstünlüğünden rahatsız, hele de İdlib’de Türkiye ile Rusya’nın orta yolu bulması hiç işine gelmedi, gelmiyor. O nedenle de Suriye’de iç savaşın, kaosun bitmesini istemiyor. Kışkırttığı İsrail’in Lazkiye’ye yağdırdığı füzeler ve kazaen Suriye’

Yazının Devamı