Ordudan neden ayrılıyorlar?

TSK’dan son üç yılda kendi istekleriyle ayrılan profesyonel asker sayısı 20 binin üzerinde. Bunların 13 bin 751’i general, amiral, subay, astsubay. Sözleşmelerinin yenilenmesini istemeyen uzman erbaş sayısı ise 4 bin 967.
Askeri okullara başvurularda ise düşüş var. Astsubayların çoğunluğu da TSK Dayanışma Vakfı’na üye olmak istemiyor.
Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz’a yönelttiği soru önergesiyle rakamları ortaya çıkaran CHP Adana Milletvekili Ali Demirçalı’ya göre; bu tablonun nedeni darbe iddialarıyla ordunun itibarsızlaştırılması. Demirçalı, son bir yılda komuta kademesinde de çok sayıda istifa olduğunu söylüyor. Bu konuda da bir soru önergesi hazırlayan Demirçalı, şöyle diyor:
“Umarım cevabı gelir. Çünkü; ‘Son 5 yıl içerisinde TSK’dan firar eden subay sayısı’, ‘Son bir yılda istifa eden uzman erbaş sayısı’, ‘İstifaları araştırmak için yapılan çalışmalar’ konusundaki sorularım cevapsız kaldı.”
Orduda ciddi bir kopuş yaşandığını savunan Türkiye Emekli Astsubaylar Derneği (TEMAD) Başkanı Ahmet Keser’e göre de yetişmiş personel TSK’da kalmak istemiyor. Keser, nedenlerini şöyle sıralıyor:
“Mobing, ekonomik sorunlar, kast sistemi, mesleki tatminsizlik. Sistemde personeli tutacak neden kalmadı. 10 yıllık mecburi hizmeti bitiren ayrılıyor. Yani personel huzursuz, mutsuz ve aidiyetini yitiriyor, bunu da yaptığı uygulamalarla idareye yansıtıyor.”
Keser, son üç yılda ayrılanların sayısının 40 tugaydaki subay- astsubay sayısına eşdeğer olduğuna da dikkat çekiyor.

Balıklarımızı kimler nasıl yok ediyor?
Balıkçılar için av yasağı başladı. 1 Eylül’e kadar, trol ve gırgır ağlarıyla av yok. Tezgahta kültür balıkçılığı yöntemiyle üretilen çipura, levrek ve alabalığın yanı sıra ithal kalkan, barbun, orfoz gibi balıklar olacak. Ya da etiketler “olta balığı!” diye değişecek. Ucuz balık artık hayal.
Ya geride bıraktığımız sezon ucuz balık yedik mi? Hamsi dışında hayır. Çünkü aşırı ve bilinçsiz avcılık nedeniyle deniz bitti, balık kalmadı. O nedenle bir kaç aylık yasakla balıkların geri dönmesini, üstelik de ucuz olmasını beklemek alıklık...
‘balıkçılar. net’ profesyonel balıkçıların sanal dünyada buluştukları bir forum sitesi. Herkes doğrularını, yanlışlarını, hatalarını paylaşıyor. İşte “Türk balıkçısının özeleştirisidir “başlığı altında sıraladıkları:
- Gırgır ağının derinliği 90 kulaç. Denize çıkarken su ürünlerinden birisi gelip ölçüp imzalıyor. Ama adam 100 kulaç derinlikten balık tutuyor
- Orkinos avı izni alıp da, uskumru, kuzu, akya, trança avlayanlar neden engellenmiyor
- Mart-nisanda havyara giren kolyosu yakalayan gırgırcı, neden yasak uygulanmasını istemiyor
- Halk balık yemiyor diye söylenenler, 1200 kasa istavriti elekliyor 100 kasa alıp gerisini denize döküyor
- Marmara trole yasak sahaysa neden limanlarda trol ruhsatlı kayıklar var
- Trolcü ağ göz açıklığı örneğin 22 mm olucak deniyor evet 22 mm konuluyor ama iki torba iç içe çekiliyor
- Kalkan balığının paraketeyle avı yasak. Kooperatif başkanının kayığı dahil birçok kayıkta 6-7 numaralı iğneli paraketeler niye var
- Uskumru 2001’de 550 ton avlanırken 2012 yılında neden 50 tona düştü
- Dalış okulu kampı kurup akşamları tüp-fenerle dalıp balık vuranlara kim dur diyecek
- Yasak bölgelerde balık avı modası yaratan subayları kime şikayet edeceğiz?
- Nisan-mayıs-haziran döneminde yumurtlamak için derinden sığ sulara gelen anaç havyarlı bakoların avlanmasına neden izin veriliyor
- Mayıs-haziran ayında yumurta dökmek için kıyılayan Barbun, Tekir yakalanıp, yumurtasıyla tezgahta satılıyor.
- Karides balıkların birinci yemi. Diğer ülkelerdeki gibi sepetle avlanması gerektiğini kime anlatacağız
- Saroz Körfezi dünyada 2 tane olan meralarımızdan birisi diye övünüyoruz ve korumak adına Trol tamamen (korsanlar hariç - Gırgır (korsanlar hariç) kısmen avlanması yasak. Nasıl oluyor da böyle bir yerde Deniz Kuvvetleri tatbikatlarının yapılmasına izin veriliyor.
Ve sitenin yetkilisi profesyonel balıkçı Cumhur Gezer durumu şöyle özetliyor:
“Herkes kendisini ak sütten çıkmış kaşık zannediyor ama hiçbirimiz masum değiliz!”