Toplantıdan bir gün sonra TMSFden yapılan açıklamada, bankaların fona katkı şekillerinin Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından değiştirildiği duyuruldu. Yeni düzenlemeye göre, artık 50 milyar liranın üzerindeki mevduat garanti dışı olduğu için, bankalar bu bölüme ait fon payını ödemeyecekler. Yeni düzenlemeden en çok, az fakat büyük mevduat toplayan bankalar yararlanacak. Yeni düzenlemeyle bankacılık sisteminin maliyetlerinin azaltılması prensibi de uygulamaya konmuş bulunuyor. Bankalar, TMSFye toplam mevduatlarının on binde beşi kadar prim ödeyecekler (eski prim tüm mevduat üzerinden on binde iki buçuktu). Bu prime bankaların risk durumuna göre, ilave on binde beşe kadar ek prim ekleniyor. Prim oranlarının artmasına rağmen, 50 milyar liranın üzerindeki mevduat için prim ödenmeyeceğinden, bankaların toplam maliyeti düşmüş oluyor. Öte yandan, nispeten riskli bankalar da bilinmiş olacak. Çok çağdaş bir uygulama daha başlatılmış oldu.Finans Kulüpün toplantısında, Finans Kulüp Başkanı Tevfik Altınok ve Bankalar Birliği Başkanı Ersin Özince açılış konuşmalarını yaptı. Dünya uygulamalarını Dünya Bankasından Martin Kimmig anlattı. Ngai Kin, Singapurdaki
İşte diğerleri: İyi bir yönetici olmak istiyorsan, her şeyi olumlu yönden gör. Hedefleri belirle. Bir taraftan kendini eğitmekten geri kalma. Teknolojiyi takip et. Kurumun politikalarını iyi uygula.Bir eleştiri karşısında, hemen kendini korumaya geçme. Açık yürekli ol. Gerekirse, değiş. Eleştiri getireni hoş karşıla.Zamanını planla. Önceliklerini belirle. İşlerin bitirilmesi için gerçekçi süreler tanı. İş devrinden kaçınma.Telefonla arayanlara aynı gün içinde cevap ver. İzin almadan arayan kişiyi beklemeye alma. Bir misafirin varsa, telefona cevap verme. Telefonla konuşan kişiye, dışarıdan bir şeyler söylemeye kalkma. Arayanın sesini odadaki herkesin duyması istiyorsan, bunu arayana bildir. Konferans görüşme yapılıyorsa, herkesin kendisini tanıtmasına olanak tanı.Uluslararası iş yaparken "Romada Romalı gibi" davranmayı bil. Kendi gelenek ve davranış biçimlerinde ısrar etme. Gittiğin ülkenin geleneklerine saygı göster. Ülkenden gelirken küçük hediyeler getir. Davetleri kabul et. Yurtdışından gelen misafirinin otel odasına çiçek veya meyve gönder.Bir işten ayrılırken, kovulmuş olsan bile sakin ol. İş arkadaşlarınla iyi ayrıl. Patronunla köprüleri atma.Birisine kötü bir haber
İşte onlardan bazıları: Birisiyle tanıştıracağınız iş arkadaşınızı cinsiyetinden bahsetmeden ve mümkünse en iyi yaptığı işten bahsederek tanıştırın.El sıkışırken eliniz ne çok sert ne çok hafif olsun ve her el sıkıştığınız kişiye "memnun oldum", "sizinle tanışmak güzel" gibi bir şey söyleyin.Her görüşmeden önce konuşacağınız konuları hazırlayın. Hatta, "Bu trafikte nasıl zamanında gelebildiniz?" gibi konuşmaya başlangıç cümlelerini bile gözden geçirin.Dinlemeyi öğrenin. Gerekirse, dinlemenizin engellenmemesi için tedbirler alın. Örneğin, kapıyı ve telefonları kapatın. Vücut dilinize dikkat edin. Karşınızdakinin sözünü kesmeyin. İlginizi başka şeye vermeyin. Karşınızdaki hakkında önyargılı olmayın, onun söyledikleri hakkında sorular sorun. Size anlatılan şeylerin "diyorsunuz ki.." veya "anladığım kadarıyla" diye başlayarak bir özetini yapın.İş arkadaşlarınızla konuşurken nazik kelimeler seçin. Başarılarını içtenlikle tebrik edin. Dedikodu yapmayın. Her şeyden şikayetçi olan bir kişilik sergilemeyin. İş arkadaşlarınızın ve müşterilerinizin telefonlarına ve elektronik postalarına zamanında cevap verin.İş sırasındaki davranışlarda açık ve yardımsever olun. Bir konu üzerinde
Açıklananlar beni yalanlamıyor. Aksine doğruluyor. Maalesef, bütün dünya paraları ek güvenlik önlemleri alırken biz bunu sağlayamadık. Merkez Bankasının içinde ek bir güvenlik önlemi olarak, "emarjman" denilen ve büyük kupürlerin numara bazında takip edildiği bir sistem var. Bu sistemde her bir banknotun geri gelip gelmediği saptanabiliyor. Ama, bu işlemle sahte banknotlar ancak imha edileceği sırada belirlenebiliyor ve iş işten geçmiş oluyor. Öte yandan, uzun süredir bu sistem etkili biçimde çalıştırılamıyor. Banknot kağıdının sesi ve kalitesi ile ultraviyole ışık altında görülebilen renkli zerrecikler, bankalar için ek bir tedbir sayılabilir. Ama, banknot eskiyince bütün bu özellikler ve halka açıklanan diğer özellikler anlaşılmaz oluyor. Sonuç olarak, biz hala 10 - 12 yıl öncesinin teknolojisi ile banknotlarımızda güvenliği sağlamaya çalışıyoruz.Yeni Türk Lirası operasyonunu destekliyorum ve operasyonun başarılı olması için bu konuyu daha fazla deşmek istemiyorum. Şimdi, yapılması gereken şudur:a) Banknotlardan "Yeni" adı kaldırılıp sadece "Türk Lirası" adının kullanılmaya başlanacağı sırada, hem banknotların görünümü değiştirilmeli hem de güvenlik unsurları artırılmalıdır.b)
Shaw, kitabında, birçok tecrübeli kişinin söyleyişlerine de yer vermiş. Bunlardan bazıları şöyle: Başarılı bir seçim sonucunun arkasında her zaman, iyi planlanmış, detaylı bir çalışma vardır. (J. F. Kennedy)Kaybetmeye dayanabileceğinden fazlasına oynarsan, oyunu da kurallarını da öğrenirsin. (W. Churchill)Politikada sadakat, tecrübeden daha önemlidir. (B. Meulemans)İşinin yapılmasını istiyorsan, en meşgul adama sor. (Benjamin Franklin)Bir sürü adamı aynı problemi çözmek için görevlendirmekle ekip yaratamazsınız. (G. Weinberg)Küçük parçalara bölebildiğin takdirde, hiçbir işi yapmak zor değildir. (Henry Ford)En yüksek gökdelen bile topraktan başlanarak inşa edilir. (Çin atasözü)Siyasi sayılmayan olaylar, aslında en siyasi olanlardır. (B. Maulemans)Başa geçmek için de, baştayken de sadece sahip olduğum değil, ödünç alabildiğim beyinleri de kullandım. (Woodrow Wilson)Onları takip etmeliyim; ne de olsa onların lideriyim. (A. L. Rollin)İki kişi her zaman anlaşabiliyorsa, birisi fazlalık demektir. (W. Wrigley)Hayal, bilgiden önemlidir. (A. Einstein)Her politikacı, kazanmak için ihtiyacı olan paranın çok çalışma sayesinde geleceğini bilir. Tersi olmaz. (M. Sanger)Politikada "imkânsız"
Merkez Bankasının banknot basımından sorumlu ama bankanın dışından aktarılmış olduğu için işin teknik yönünden bihaber yardımcısı Şükrü Binay beni aramadı ama Hürriyet gazetesinin haberine göre bir konuşmasında yazımla ilgili şöyle konuşmuş: "Bunu söyleyen insan bundan 10 sene önce Merkez Bankası Başkanlığı yaptı. Merkez Bankası Başkanlığı yaparken Merkez Bankası para basmıyor muydu? Basıyordu. Kendisi hangi değişiklikleri yaptı? Daha sahtecilikle ilgili veri tabanını yeni oluşturuyoruz. Dünyanın en güvenlikli parası olarak ilan edilen euroda 2003 yılında sahte adedi 550.000 adet. Önemli olan, sahtekarlardan kaç adım öndesiniz? Yoksa, taklit edilemeyecek para yok"Bu söylem çok önemli. Çünkü, Merkez Bankası beni yalanlamıyor. Yeni Liranın dünyanın en kolay taklit edilebilecek olan parası olduğunu kabul ediyor. Daha sahtecilikle ilgili en son verileri bile oluşturamamışlar. Oysa, bu her altı ayda bir yapılmalıydı. Yeni Lirayla birlikte, kalpazanlara gün doğdu. YTLnin kolay taklit edilebilir olması nedeniyle, yabancı ülkelerdeki kalpazanlar da ülkemize akın edeceklerdir. Çünkü, bu güvenlik unsurlarıyla bu banknotlar rahatça taklit edilir. Hatta, aynısı bile basılabilir. Elindeki
Türkiyedeki seçim kampanyaları çok daha amatör ve el yordamıyla yapıldığı için, ABDdeki seçim kampanyalarını incelemekte fayda var. Önceki seçim kampanyalarını anlatan birkaç kitap okudum. Sloganların kararlaştırılması, medyanın doğru kullanılması, halka ulaşma metotları ve bunların zamanlaması gerçekten ilginç. Kampanyalar genellikle bir yıl öncesinden hazırlanıp seçim yaklaştıkça revize ediliyor. Son altı ay hemen hemen tamamen programlanmış durumda.Gördüğüm kadarıyla, ülkemizde önce Refah Partisi, sonra da aynı kadroları kullanarak AKP, profesyonel sayılabilecek, planlı bir seçim kampanyası yürüttü. Demokrat Partinin "Yeter söz milletin" sloganıyla yürüttüğü kampanya ve Süleyman Demirelin önce Adalet Partisi, sonra da Doğru Yol Partisi için yürüttüğü ilginç kampanyalar da var. Ama, bunların hiçbiri ABD seçim kampanyalarıyla kıyaslanabilecek boyutta ve profesyonellikte değil. Onlarda para çok diyebilirsiniz. Ama, inanın, para her şey değil. Zaten, bu kampanyalarda asıl olan gönüllüler ordusu.Bu seferki ABD seçim kampanyasında internet siteleri de ciddi biçimde kullanıldı. Sinema endüstrisi harekete geçirilip lehte ve aleyhte filmler yapıldı. Uluslararası güç odakları da devreye
İddialardan birincisi, Çukurovaya kredi sağlayacağını söyleyen yabancı petrol şirketi (Northway) temsilcilerinin, bundan önceki Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) üyeleriyle toplantılar yaptıkları hakkında. Northwayin sahibi ve ilgili kişileri BDDK kurul toplantısına bizzat çağrılıp kendilerinden kredi hakkında doğrudan bilgi alınmış ve kurul kredinin varlığına inanmış. Bu toplantılar sonrasında da, krediyi alabilecek şirketin Çukurova olabileceği sonucuna varılınca, eski BDDK Başkanı Çukurovayı arayıp krediyle ilgilenmesini bizzat istemiş.Şimdi öğrenmek istiyoruz: Northway temsilcilerinin kurulda bilgi verdiği doğru mudur?Türkiyenin en üst bürokratik organı sayılan bu kurul her önüne gelenle görüşmeyeceğine göre, Northwayle görüşmeyi öneren kimdir?Kurul ve Kurul Başkanı hangi sıfat ve cesaretle bu şirketi ve krediyi Çukurovaya önermiştir?Kredi sağlanamadığına ve hem Türkiye hem de Çukurova kredi kaybettiğine göre, eski BDDK Kurul Başkanı ve üyelerinin sorumluluğu yok mudur? * * *İddialardan ikincisi, Çukurova hisselerinde yapılan manipülasyonlarla ilgili Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından yapılan incelemelerin sonuçları hakkında. Bilindiği gibi, Çukurovanın