10.05.2025 - 16:17 | Son Güncellenme:
Güneş ışığı aslında beyaz görünür ama içinde tüm renkler saklıdır. Bu ışık, su damlasına girince farklı dalga boylarına ayrılır. Kırmızı ışığın dalga boyu uzun, mor ışığın ise kısadır. Her renk, damlacıkta farklı bir şekilde bükülür ve gökyüzünde yan yana sıralanır. Bu sıralı renkler, 'görünür spektrum' denen bir yelpaze oluşturur.
Kahverengi, aslında tek başına bir renk değildir. Kırmızı ve yeşilin bir araya gelmesiyle oluşur. Ancak gökkuşağında kırmızı ve yeşil yan yana değildir, bu yüzden karışıp kahverengi yapamazlar. Gökkuşağında sadece saf renkler yer alır. Mavi ve yeşil birbirine yakın olduğu için arada turkuaz gibi tonlar görebilirsiniz.
Siyah, ışığın hiç olmadığı durumdur. Gökkuşağı ise ışığın su damlalarında kırılmasıyla oluşur. Işık yoksa, gökkuşağı da olmaz. Bu yüzden siyah, gökkuşağında kendine yer bulamaz. Beyaz ise tam tersine tüm renklerin birleşimidir ama güneş ışığı damlacığa girince renkler ayrılır ve beyazlık gider. Peki, gri de mi yok?
Gri, siyah ve beyazın bir karışımı gibidir. Ama siyah ve beyaz gökkuşağında yoksa, gri nasıl olsun? Gri, gökkuşağının renkli dünyasında yer alamaz çünkü o, ışığın saf hallerinden biri değildir.
Gökkuşağı, ışığın dalga boylarına göre sıralanmış saf renklerden oluşur. Kahverengi gibi karışım renkler, siyah gibi ışığın yokluğu ya da gri gibi ara tonlar, bu özel ışık oyununda yer alamaz. İşte bu yüzden gökkuşağı, sadece kırmızıdan mora uzanan eşsiz renkleriyle bizi büyüle