‘Suikastçısının’ cenazesinde saf tuttu!

Ergenekon soruşturması çerçevesinde 7 Aralık’ta tutuklandıktan sonra serbest bırakılan, 19 Aralık’ta hakkındaki yakalama emrinin tebligatından sonra intihar eden Yarbay Ali Tatar için, dün Kocatepe Camii’nde askeri tören düzenlendi.
Törene, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit ile Genelkurmay İkinci Başkan Yardımcısı Orgeneral Bilgin Balanlı’nın yanı sıra, Genelkurmay karargâhı ile kuvvet komutanlıklarından çok sayıda general katıldı. Generallerin katılımı ile TSK’nın Tatar’a sahip çıktığı mesajı verildi.
Askerler, Yarbay Tatar’ın eşi Nilüfer, kızı Gökçen, annesi Satı Tatar ve kardeşlerine başsağlığı dileğinde bulundu. Oramiral Yiğit ile komutanlar da Tatar’ın naaşı önünde saf tutarak namaz kıldı.
Tatar’ın bayrağa sarılı naaşının cenaze aracına götürülüşü sırasında komutanlar ile merasim bölüğü selam durdu. Tatar’ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Hastaneye gitmek istemişti
Yarbay Ali Tatar’ın eşi Nilüfer Tatar, Kocatepe Camii avlusunda taziyeleri kabulü sırasında, Savcı Süleyman Pehlivan’a yönelik tepkilerini sürdürerek, “Hiçbirinde gerçek belge yok. Askeriyeye komplo kuruyorlar. Bana hesabını vereceksin. Süleyman Pehlivan, rahat uyudun mu? Sen kimin adamısın? Amerikanın mı, Fethullah’ın mı?” dedi.
Tatar’ın halasının oğlu Hasan Açık, olay günü Yarbay Tatar’ın, evine gelen savcı ve polislere, “bunalımda olduğunu, hastaneye gitmek istediğini” söylediğini, görevlilerin buna izin vermediğini öne sürdü. Yarbay Tatar’ın kız kardeşi Hürriyet Ünver de, “Kardeşimin madalyalarını kıskandılar. Gözyaşlarında boğulsunlar” diye konuştu.

Teğmenler tutuklanmıştı
Ergenekon soruşturması kapsamında temmuzda, dönemin Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Metin Ataç ile dönemin Donanma Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit’e yönelik suikast iddiaları nedeniyle Tatar ile birlikte dokuz teğmen tutuklanmıştı.

‘AİHM’ye kadar gideceğiz’
Yarbay Ali Tatar’ın ağabeyi NTV’ye yaptığı açıklamada, kendilerine direkt yapılmış bir savcılık tebligatı olmadığını belirterek, “Sabah birlikte hastaneye gitmeyi planlıyorduk. O ruh haliyle, hastaneye götürülüp, içeri alınmasının sıkıntı olacağını, yaşamının her şeyden önemli olduğunu düşündük. Tabipler, bu ruh haliyle giremez dediğinde kabul edecektik” dedi. Yasal yollardan haklarını arayacaklarını söyleyen ağabey Tatar, “AİHM’ye de gideriz. Devletin lojmanında oturan birinin kaçması söz konusu olamaz” dedi.