Yeni YÖK Başkanı muhafazakâr ODTÜ'lü

11 Aralık 2007

Diyalog Atayan makamın elbette bir bildiği vardır. Böylesine kritik bir dönemde, böylesine sürpriz bir ismi tercih etmesinin gerekçeleri, önümüzdeki günlerde çok daha iyi anlaşılacaktır. Yusuf Ziya Hoca, kucaklayıcı bir isim, öne çıkan en önemli özelliği bu. AKP camiasının ağır abilerinden biri olduğu da kesin. ODTÜ, Gürüz'den sonra ikinci YÖK Başkanı'nı çıkardı. İkisi de ODTÜ'de hocaydı. Ama ODTÜ'lülere sorarsanız, her ikisi de tipik ODTÜ'lü değil. Çünkü mezun değiller. Aradaki çeşnilerden. Zaten ODTÜ'yü ODTÜ yapan da bu. Her zaman çok farklı fikirleri de içinde barındırıyor. Eleştirmeyi seviyorlar. Takdir etmeyi de ihmal etmezler. İşte size, ODTÜ'lü yeni YÖK Başkanı'na yönelik, iki ODTÜ'lünün yorumu. İlki internetten. İkincisi Gürüz'den: "İdeolojik olarak zıt kutuplarda olmamıza rağmen, ideolojinin, insan ilişkilerinin samimiyet ekseninde hiçbir öneminin olmadığını göstermiş kişidir kendisi. Üstün yetenekli bir akademisyen olması bir tarafa, gerçek bir eğitmendir aynı zamanda. Namusuna, doğruluğuna, tatlısert üslubuna ve zekâsına hayran olmamak mümkün değildir, eğer ideolojik saplantılarınızın körleştirmediği gözleriniz varsa elbette... Böyle adamlar lazım bu ülkeye; sağcısı ve

Yazının Devamı

Galatasaray'da veliaht belli

9 Aralık 2007

Diyalog Rektörlük seçiminde yaşanan kriz, her haliyle kendisini hissettiriyordu. İnan Kıraç, 30 yıla yakın süredir sürdürdüğü başkanlığı noktalamanın zamanı geldiğini bir kez daha hissettirdi. Üzerinden büyük bir yük kalkmış olmanın rahatlığı içindeydi. Son yıllarda belki de ilk kez gözleri dolmadı. Ağlamadı. Sohbetlerin ana konusu İnan Bey'in görevi bırakıp bırakmayacağı, bırakması halinde, bu göreve kimin geleceğiydi. Çok farklı isimler telaffuz ediliyordu. Ama hiçbirinin İnan Bey'den boşalacak koltuğu doldurmayacağı da özellikle ifade ediliyordu. Ortak tavır, İnan Bey'in kurucu şeref başkanı olarak kalması, yerine ise daha genç birinin gelmesi yönündeydi. Ama bu isim kim olacaktı? En merak edilen konu da oydu. Ben öğrendim. O gece oradaydı. Ama henüz açıklanma safhasına gelinmediği için biraz daha beklenmesinde yarar olduğu söylendi. Hazirandaki pilav gününde açıklanacakmış. Koltuğunu dolduracağına yönelik referanslar, fazlasıyla ciddiye alınır isimlerdi. Şunun şurasında ne kaldı, biraz daha bekleriz.Bu arada, Galatasaray Üniversitesi'nde rektörlük koltuğuna kimin oturacağı ise henüz netlik kazanmadı. Çankaya'nın önümüzdeki hafta bu konuda karar vermesi bekleniyor...

Yazının Devamı

Teziç, hayal kırıklığı mı yarattı?

8 Aralık 2007

Diyalog Yeni başkanın da normal koşullarda pazartesi günü göreve başlaması gerekiyor. Çünkü, Teziç'in görev süresinin bugün sona ereceği aylar, hatta yıllar öncesinden belliydi. TBMM'den gelen yasaları jet hızıyla onaylayan Çankaya, bakalım bu konuda nasıl bir performans sergileyecek? Umarız yeni başkan en kısa sürede koltuğuna oturur ve yine umarız YÖK'ü, tartışmaların odağı haline getirmekten çok, üniversitelerimizi dünya sıralamasında çok daha üst sıralara çıkarır. YÖK Başkanı Teziç, dün görevine veda etti. Bugün de görev süresi resmen sona eriyor. Başbakan Erdoğan ve arkadaşları, YÖK'ü ve üniversiteleri, hep işlerini iyi yapamamakla ve dünyanın en iyi 500 üniversitesi arasına bir üniversite sokamamakla suçlamıyor muydu! İşte ellerine fırsat geçti. Çalışkan bir YÖK başkanı atayarak üniversiteleri zıplatıp, değil ilk 500'e ilk 100'e de sokabilirler...Yeni YÖK başkanının eşi de türbanlı olacak mı diye merak edenlere Ankara kulislerinde hayır olmayacak garantisi verenler var."Yeni başkanın eşi kesinlikle türbanlı olmayacak. Çünkü yeni başkan kadın olacak" diyorlar. Peki kadın başkan türbanlı olabilir mi? "O da bugün için mümkün değil" değerlendirmesi yapılıyor. Şunun şurasında bir

Yazının Devamı

'YÖK'te Teziç'le kaybedilen 4 yıl'

7 Aralık 2007

Diyalog Peki sadece o mu bu görüşte? Hayır. Bu görüşe katılanların sayısı o kadar çok ki, sıralamaya kalksak, değil bu köşe, gazetenin tümü yetmez. Aksini düşünenler yok mu? Elbette var. Ama kaç kişi?Kocaeli Üniversitesi'nde önceki gece Genç Bakış'ta, YÖK'ü ve üniversiteleri konuştuk. Konuklarımız, Üniversitelerarası Kurul (ÜAK) Başkanı Mustafa Akaydın, YÖK Üyesi Engin Ataç ve YÖK mağduru İÜ eski Rektörü Kemal Alemdaroğlu'ydu. Bir ara YÖK Başkan Vekili İsa Eşme de telefonla yayına bağlandı.Öncesiyle, sonrasıyla enteresan bir programdı. Eriş, telefonların kilitlenmesi nedeniyle, yayına bağlanamayınca, YÖK Başkan Vekili'nin sözlerine ancak dün sabah cevap verebildi.Eşme, Alemdaroğlu'na yanıt vermek için bağlandı. Ama söylediği her söz, anında yalanlandı. Alemdaroğlu, canlı yayında, Eşme'nin söylediklerinin doğru olmadığını söyledi. Eriş ve eski YÖK Başkanı Gürüz de dün yalanladı. Eşme, Yürütme Kurulu'nda tam gün çalışacak üye sıkıntısı olduğu için genel kurulun yürütme kurulu gibi çalıştığını ve daha verimli olduğunu söylemişti. Eriş'in söylemleri ise tam tersi. Kendisinin ve bazı üyelerin yürütme kurulunda tam gün çalışmaya aday olduklarını ama Teziç'in bunu hiç gündeme bile

Yazının Devamı

Cumhurbaşkanı kafa karıştırır mı?

5 Aralık 2007

Diyalog Bir cumhurbaşkanı bu duruma düşmemeliydi. Artık yaptığı her konuşmadan sonra, acaba şöyle mi demek istemişti, yoksa böyle mi diye açıklama beklenirse, bunun kabahatlisi medya değil kendisi olacaktır.Gül'ün uçakta gazetecilere sözünü ettiği "Eşi kara çarşaflıdır" şeklindeki bilgi notu, tam anlamıyla faili meçhul oldu. YÖK, bu yöndeki suçlamaları şiddetle reddetti. Çankaya da zaten biz onları kastetmemiştik açıklaması yaptı. Peki o halde Cumhurbaşkanı'nın önüne giden bu bilgi notunu o dosyaya kim iliştirdi? Asıl sorulması ya da bulunması gereken kişi ya da kurum o. Her şeyden önce artık tartışmalı hale gelen, böylesi bir bilgi notu var mı, yok mu? Ona bakmak gerekir. Cumhurbaşkanı açıkladığına göre, belli ki var.Peki o zaman kim ya da kimler hazırladı?İşte bu noktada, biraz geriye gitmek gerekiyor. Osmangazi Üniversitesi'nde seçimler, 5 Temmuz'da gerçekleşti. YÖK de Çankaya'ya üç kişilik listeyi 11 Temmuz'da gönderdi. O dönem de Cumhurbaşkanı koltuğunda Sezer oturuyordu. Sezer, atamayı kendisinin yapmasının doğru olmadığını belirterek bu görevi yeni cumhurbaşkanına bıraktı. Ama bu arada dosya önüne gelmiş ve yine bu arada herhangi bir kurum ya da kişi tarafından yapılmış bir

Yazının Devamı

Kazadan sonra o gece yaşananlar

4 Aralık 2007

Diyalog Prof. Dr. Ömer Yavaş, Ankara Üniversitesi Fizik Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi. Isparta'daki çalıştayın da proje yürütücüsü. Kazada yitirdiğimiz bilim insanlarını, ailelerinden sonra belki de en yakından tanıyan bir isim. Kaza sonrasında morgda yaşanları anlatan çok duygusal bir mektup aldım. Projedeki diğer bilim insanlarına gönderilmiş. Bunu sizlerle paylaşmak istiyorum:"Değerli Arkadaşlar, Bu listeye çok mesaj yazdım. Aynı şeylere sevindik, aynı şeylere üzüldük. Bir gün mesaj yazmadan önce listeden bazı hocalarımızı çıkararak mesaj yazmaya başlayacağım aklıma bile gelmezdi. Kaybımız ve acımız gerçekten tarif edilir gibi değil... Buna yürek dayanmaz. Baksanıza Engin hocamız torunuyla oturmuş ne güzel gülümsüyor. (Dünkü Hürriyet). Onlar ülkemizin bilim şehitleri oldular. Projemizin şehitleri oldular. Başta aileleri olmak üzere, sizlere, projemiz üyelerine, arkadaşlarına, meslektaşlarına ve milletimize başsağlığı diliyorum. Olay o kadar yeni sayılır ki hocalarımızın ikisini, gençlerimizin birini toprağa bile vermedik. 2007 viraj yılıydı. Çalıştay öncesi yazdığım uzun mesajda, savrulmadığımızı yazmıştım. Ancak bilemedim çalıştay gecesi yanlış rotaya girenin ve savrulanın

Yazının Devamı

Evet, onlar bilim şehidi

2 Aralık 2007

Diyalog Kazada yaşamını yitiren 6 bilim insanı için gazeteler dün "Onlar bilim şehitlerimiz" diye başlık attılar. Ne kadar da doğru. Keşke bu bir avuç bilim insanının verdiği mücadeleden, böylesi acı bir haberden sonra haberdar olmasaydık.Türkiye'de ilk defa kurulacak olan Türk Hızlandırıcı Merkezi'nin Teknik Tasarım ve Test Laboratuvarları projesi üzerinde çalışıyorlardı. Isparta'ya da bu amaçla gidiyorlardı.Türkiye'de bol miktarda bulunan toryum'la ilgili olarak internette dolaşan senaryoları pek çoğunuz okumuştur. Geleceğin enerji kaynağı olarak gösteriliyor. Prof. Dr. Engin Arık, daha önce verdiği röportajlarda, Türkiye'nin sahip olduğu toryum rezervinin enerji üretimi açısından, 120 trilyon dolarlık petrole eşdeğer olduğunu söylemişti. Rakamları abartılı bulanlar çok oldu. Farklı senaryo yazanlar da. Nitekim, kazadan hemen sonra, Enerji Bakanı Güler'e yöneltilen sorulardan biri de bu yöndeydi. Çünkü toryum gibi bor'a yönelik pek çok bilimsel araştırmaya destek verenlerin en başında o geliyordu.Bu konuda, her ne kadar resmi kaza sonuçları açıklansa da senaryo üretimi devam edecek. Ama ben bugün gazetelerde okuduğunuz kaza haberinin dışında, farklı noktalara dikkat çekmek

Yazının Devamı

YÖK Başkanı kim olacak?

1 Aralık 2007

Diyalog YÖK Başkanlığı için adı geçenlerden muhtemelen bazılarının hiç haberi yok. Onlar adına ya başkaları girişimde bulunuyor ya da yakıştırmalar yapılıyor. Ama kesin olarak bilinen bir şey var ki her ne kadar çok tartışmalı bir koltuk olsa da hiç kimsenin hayır diyemeyeceği bir makam.Peki bu konuda nasıl bir strateji izlenecek? AKP'ye yakın ve AKP'nin beklentilerini karşılayacak bir isim mi gelecek, yoksa üniversitelerin üzerinde anlaşacağı bir isim üzerinde mi anlaşılacak? Gelen sinyaller her iki konunun da ciddiye alındığı yönünde. Zaten tartışılan isimlere bakıldığında, "Ben atadım, oldu" mantığından çok, kamuoyu ve üniversitelerin de karşı çıkmayacağı bir isim arayışının hâkim olduğu dikkat çekiyor.AKP için olmazsa olmazların en başında türban ve katsayılar geliyor. Çankaya'nın, AKP'nin bu konudaki duyarlılığını ciddiye alacağı da kesin. Ama Çankaya'nın üniversitelerde rahatsızlık yaratacak bir atamadan uzak durduğunu da özellikle biliyoruz. Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Prof. Dr. Mustafa İsen'in üniversite kökenli olması ve iktidarın olduğu kadar akademik çevrelerin duyarlılığını da yakından bilmesi, yapılacak atamanın titizliği konusunda önemli bir ipucu niteliğinde.

Yazının Devamı