Bugün, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin 65’inci kabul ediliş yıldönümü.
Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından 10 Aralık 1948’de kabul edilip, ilan edildi.
Ama aradan 65 yıl geçmesine rağmen hala pek çok konuda arpa boyu yol alınabilmiş değil.
İsterseniz gelin beyannamede yer alan maddelere bir kez daha göz atalım ve her maddeyi tek tek sorgulayarak, en temel hakların bile ne kadar göz ardı edildiğini anlamaya çalışalım!..
Olmazsa olmazlar!
İnsan hakları Evrensel Beyannamesi, insan onurunu, hak ve özgürlükleri, adalet ve barışı vazgeçilmez hale getirirken zorbalık ve baskıyı yok etmeyi amaçlıyor, iyi bir yaşam düzeyinin, erkeklerle kadınların hak eşitliğine olan inanç pekişirse, sağlanabileceğine vurgu yapıyor.
Keşke, ortaokula, liseye, üniversiteye başlayan her öğrenciye öncelikle bu metin okutulsa. İşte ancak o zaman, çok daha farklı bir dünya olurdu!
İşte o maddeler
Madde 1: Tüm insanlar özgür; onur ve haklar bakımından eşit doğar. Akıl ve vicdanla donatılmış olup birbirlerine karşı bir kardeşlik anlayışıyla davranır.
(Ne güzel yazılmış, keşke öyle bir dünya olabilseydik.)
M2: Herkes; ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasal ya da başka bir görüş, ulusal ve toplumsal köken, doğuş ya da benzeri başka bir statü gibi herhangi bir ayrım gözetilmeksizin bu bildirgede ileri sürülen tüm hak ve özgürlüklere sahiptir.
Ayrıca ister bağımsız olsun, ister vesayet altında ya da kendi kendini yönetmeyen bir ülke olsun, ister başka bir egemenlik sınırlaması altında bulunsun, bir kimsenin uyruğunda bulunduğu ülke ya da alanın siyasal, hukuksal ya da uluslararası statüsüne dayanarak hiçbir ayrım gözetilemez. (Bu beyannamenin altında hemen hemen tüm ülkelerin imzası var. Peki o zaman dünyadaki bu kaos niye?)
M3: Herkesin yaşama ve kişi özgürlüğü ve güvenliğine hakkı vardır.
(Peki bunu güvence altına alacaklar nerede?)
M4: Kimse, kölelik ya da kulluk altında tutulamaz; kölelik ve köle ticareti her türüyle yasaktır. (O dönemler çok geride kaldı demek tam bir kandırmaca. Çağdaş kölelik hala devam ediyor.)
M5: Hiç kimseye işkence ya da zalimce, insanlık dışı ya da onur kırıcı davranış ve ceza uygulanamaz. (Sanki bu kural, tam tersine işliyor. Korunanlar işkence görenler değil, yapanlar.)
M6: Herkesin, nerede olursa olsun yasa önünde bir kişi olarak tanınma hakkı vardır.
(Keşkeeeee.)
M7: Herkes yasa önünde eşittir ve ayrım gözetilmeksizin yasa tarafından eşit korunma hakkı vardır. Herkes, bu bildirgeye aykırı herhangi bir ayrımcılığa ve ayrım kışkırtıcılığına karşı eşit korunma hakkına sahiptir.
(Bu kurala inanlar var mı?..)
M8: Herkesin anayasa ya da yasayla tanınmış temel haklarını çiğneyen eylemlere karşı yetkili ulusal mahkemeler eliyle etkin bir yargı yoluna başvurma hakkı vardır.
(Hakların olması onun kullanılıyor olması anlamına geliyor mu?)
M9: Hiç kimse keyfi olarak yakalanamaz, tutuklanamaz ve sürgün edilemez.
(Bu maddeyi yazanlar, uygulanabilir olacağına inanıyorlar mıydı, çok merak ediyorum.)
M10: Herkesin, hak ve yükümlülükleri belirlenirken ve kendisine herhangi bir suç yüklenirken tam bir eşitlikle bağımsız ve yansız bir mahkeme tarafından hakça ve açık bir yargılanmaya hakkı vardır.
(Hukuk devleti, olmazsa olmazların başında geliyor. Bu konuda herkese çok önemli görevler düşüyor. Çünkü gün gelir herkese lazım olur.)
M11: 1. Kendisine bir suç yüklenen herkesin, savunması için gerekli olan tüm güvencelerin tanındığı bir açık yargılanmayla yasaya göre suçluluğu kanıtlanana değin suçsuz sayılma hakkı vardır.
2. Hiç kimse işlendiği sırada ulusal ya da uluslararası hukuka göre bir suç oluşturmayan herhangi bir eylem ya da kusurdan dolayı suçlu sayılamaz. Kimseye suçun işlendiği sırada uygulanabilecek olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.
(Kulağa ne kadar hoş geliyor değil mi? Keşke sadece o kadarıyla kalmasa...)
M12: Kimsenin özel yaşamı, ailesi, konutu ya da haberleşmesine keyfi olarak karışılamaz, şeref ve adına saldırılamaz. Herkesin, bu tür karışma ve saldırılara karşı yasa tarafından korunma hakkı vardır.
(Ne olur gülmeyin! Peki koruyacak olan kim? Asıl önemli olan o değil mi?)
M13: 1. Herkesin bir devletin sınırları içinde yer değiştirme ve oturma özgürlüğüne hakkı vardır.
2. Herkes, kendi ülkesi de dahil, herhangi bir ülkeden ayrılma ve ülkesine dönme hakkına sahiptir.
(Eminim ki bu maddeye de geç bunları diyen çok çıkacaktır...)
M14: 1. Herkesin, zulüm altında başka ülkelere sığınma ve sığınma olanaklarından yararlanma hakkı vardır.
2. Gerçekten siyasal nitelik taşımayan suçlardan ya da Birleşmiş Milletler’in amaç ve ilkelerine aykırı eylemlerden doğan kovuşturma durumunda bu haktan yararlanılamaz.
(Belki de en iyi yaptığımız görev bu. Kapımız herkese sonuna kadar açık.)
Özetin özeti: Doğruların kağı üzerinde kalmaması için çok daha büyük mücadeleler vermemiz gerekiyor...